Sevgili kardeslerim,
Biz Müslüman insanlariz. Amentü diye baslayan sözlerimiz içerisinde Peygamberlere de inanmak mecburiyetimiz de (zorunlulugumuz) var. Yoksa iman etmis olmayiz.
Son Peygamber Hazret Muhammed'e inandigimiz gibi, bu gün kissasini (hikâyesini) anlatmaya çalisacagim Eyyup Peygambere ve digerlerine de inanmaliyiz.
Kur'an-i Kerimde isimleri sayilan 28 Peygamber vardir. Peygamberlerin gerçek sayisini ise sadece Allah bilir.
Ancak bütün islerimizi, son Peygamber Hazreti Muhammed'in yaptiklarina bakarak düzenleriz. "Onun yapin dediklerini yapar, yapmayin dediklerini yapmayiz"
Diger Peygamber gibi Eyyup Peygamber de Müslüman'di. Insanlarin tek Allah'in varliga inanmalarina ve onun emirlerine uymalarini istemekteydi.
Eyyup (a.s- Aleyhisselam) Suriye ve Ürdün arasinda bir bölgede oturmaktaydi. Ama kendisinin 13 erkek evladi (çocugu), binlerce koyunu, inekleri, bunlarin bakicilari ve onlarin aileleri gibi çok büyük bir canli toplulugunu yaninda barindirmaktaydi. Yani çok varlikli ve zengin bir insandi.
Bu varligini yoksullar, fakirler, dul ve yetimlere bol bol dagitir, oradan gelip geçen bütün insanlari misafir (konuk) olarak agirlar, onlara yedirir, içirirdi.
ZORLULARA KARÅzI SABIR
Sevgili kardeslerim,
Allah, insanlari acilar, zorluklarla imtihan (sinav) eder. Çünkü insanlara bütün iyilik ve kolayliklari Allah verdigi gibi aci ve zorluklari da yine o verir. Yeter ki insan bu zorluklari Allah'in kendine verdigini bilsin ve o zorluklar karsisinda yilmasin, o zorluga dirensin, yani sabretsin. Iste Allah, insanin bu inanis ve davranisina büyük ödüller vermekte ve onu "altindan irmaklar akan cennetlerine sokmaktadir"
Peygamberler ise Allah'in seçkin kullari olup onlarin karsilastiklari zorluklar bizden kat kat daha fazla olmaktadir.
Bir gün gelir ve Eyyup (a.s) in bütün serveti (mal varligi) yok olur. Evi yikilir, içinde bulunan esi ve ogullari ölürler.
Bir gün de gelir kendisi dayanilmaz acilarla hastalanir. Yalniz basina yemek yiyemez, tuvaletini yapamaz, baska insanlarin yardimina muhtaç olur. Hastaliktan dolayi bir kötü koku yaymaya baslar, köylüler onu köyün disina atar. Yaninda sadece esi vardir ve bir gelir esi de onu terk eder.
Fakat o bu belalari (zorluklari) sabirla karsilar ve Allah'a hamd (sükür) etmeye devem eder ve der ki; "Onlar zaten Allah'a aitti. Bize emanet olarak vermisti. O, onlari ister biz de birakir isterse geri alir. Ben annemden çiplak olarak dogdum. Ölünce çiplak olara topraga gömülecegim. Çiplak olarak da mahserde (ölümden sonra dirilecek olacak olan insanlarin toplanacagi meydan) hasr olacagim (hesap verecegim)"
ZORLUKTAN SONRA GELEN FERAHLIK
"Her zorluktan sonra bir ferahlik vardir" sözü Eyyup Peygamber için de geçerli oldu ve bir Allah kendisine; "Ey… Eyyup… Dualarini ve sükürlerini kabul ettim. Senden aldiklarim fazlasini sana geri verecegim" buyurdu ve ona; "Ayaginla yere vur. Yerden senin için içilecek ve yikanilacak bir soguk su çikaracagim" dedi.
Eyup (a.s) o sudan yikandi. Vücudunun disinda ki hastaliklar iyilesti. O sudan içti, içinde ki hastaliklar geçti. Allah ona güzel elbiseler verdi, eskisinden daha güzel ve yakisikli bir insan oldu.
Hanimi, Eyyup (a.s) yalniz birakmis olmaktan dolayin pisman olmustu ve "Eger kocam açliktan öldüyse veya bir yirtici hayvan parçalamissa ben kendimi affetmeyecegim" dedi ve kocasinin yanina gitti.
Bir de ne görsün… Karsisinda genç ve yakisikli bir insan duruyor. Önce onun Eyyup (a.s) olduguna inanamadi. Biraz konusunca onun kocasi oldugunu anladi ve kendisinden özür diledi. Ancak esi Eyyup Peygamberi terk edince o esinin kendisini terk etmesinden dolayi yemin etmis ve kendisine yüz sopa vuracagini söylemisti. Allah, o yemin hakkinda da kendilerine kolaylik gösterdi ve Kur'an-i Kerim Sad suresi 44. ayette; "Eline bir demet bugday sapi al ve onunla ona vur. Böylece yeminin yerine getir" buyurdu.
Eyyup Peygamber bu güzellikler içinde doksan yil daha yasadigi rivayet edilmektedir (söylenmektedir)
Sevgili kardeslerim,
Hepimize bir takim degisik zorluklar, acilar ve üzüntüler gelebilir. Bilmeliyiz ki bize bu zorluklari gönderen Allah'tir. Onun gönderdigi bu zorluklara karsi sabretmeliyiz ve zorlugun kaldirilmasini sadece O'ndan istemeliyiz.
Zorluklar karsisinda o zorluga yenilmek, intihar etmek (kendini öldürmek) veya bu zorluklari kendine verdigi için Allah'a bühtan etmek (sitem etmek) bizde yoktur.
Bu konuda en güzel örnek Eyyup Peygamberin davranisidir.
Birbirimize duamiz; "Allah sana, Eyyup Peygamber sabri versin…" olmalidir.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol