DAYKO Kirklareli Temsilcisi Göksal Çidem, " Dupnisa'dan beyaz mermer suyu akmasini istemiyoruz"
DAYKO (Dogayi Koruma Vakfi) Kirklareli Il Temsilcisi Göksal Çidem, Dupnisa Magarasi'nin yani basindaki mermer ocaginin faaliyete girmesi ile magaranin yer alti nehrini olusturan derenin tehlikeye girecegi söyledi.
Bununla ilgili olarak Kirklareli Çevre ve Åzehircilik Il Müdürlügü'ne dilekçe de verdiklerini belirten Çidem, magaraya 690 metre uzaklikta olan mermer ocaginin isletilmesi için müracaat yapildigini ve bu ocagin açilmasi sonucu Dupnisa Magarasi'nin ekosistem olarak ciddi yaralar alabilecegini dile getirdi. Magara ve çevresindeki dere vadisinin mutlak korunmasi gerektigini de sözlerine ekleyen Çidem, ayrica tehlike arz eden bu arazinin Sit Alani ilan edilmesi için de mücadele edeceklerini dile getirdi.
Çidem'in Kirklareli Çevre ve Åzehircilik Il Müdürlügü'ne verdigi dilekçede sunlar kaydedildi; "Yerel basinda "Dupnisa Magarasi'nin kuru kismina yaklasik 600 metre uzaklikta bir mermer ocagina izin verildigini, söz konusu ocagin Çevre ve Åzehircilik Il Müdürlügü'nden "ÇED raporu gerekli degildir" onayi verildigi haberi yer almistir. Magaraya oldukça yakin bir bölgede isletmeye açilmasi planlanan mermer ocagi, orman alani katlederek asirlardir temiz akan derelerin suyunu ve bu suyla yasamini sürdüren canlilardan ve Bölge turizmine binlerce ziyaretçisi ile katki saglayan magaradan daha degerlidir. Yildiz daglarinda sayilari her geçen gün artan tas ve mermer ocaklari maden niteligi kazandirilarak ormani,tarimi,suyu kisacasi dogal yasami yok etmektedir. Bu alanlardaki isletmelerin, ÇED-Çevre Etki Degerlendirme sürecinin disinda birakarak dogal ve yasam alanlari geri dönüsümü imkansiz yikimlara yol açtigi ve açacagi asikardir. Yasa geregi açilan maden ocaklarinda maden çikartma islemi tamamlandiktan sonra ilk haline getirilmesi zorunlulugu gibi yaklasimlar,doganin eski halini almasini saglayacak yaklasimlar olamaz. Buna ragmen yasal zorunluluk oldugu halde,yok edilerek içi bosaltilmis alanlar,tahrip edildigi biçimiyle birakilip doga adeta öldürülmektedir. Binlerce yildan günümüze gelen dogal varliklarimiz magaranin gelecek nesillere bozulmadan aktarilmasi için mevcut koruma alaninin magaranin gelecek nesillere bozulmadan aktarilmasi için mevcut koruma alaninin magaranin tamamini ve bunun yani sira magara çevresinde bulunan vadilerdeki dereleri de kapsayacak sekilde genisletilmesi hususunda bilgi ve geregini arz ederim"
Söz konusu dilekçe ile ilgili olarak Kirklareli Çevre ve Åzehircilik Il Müdürlügü'nden henüz bir açiklama gelmemesine ragmen, mermer ocaginin isletilmesine izin verilmemesi bekleniyor. Sadece Dupnisa Magarasi degil tüm Istrancalar'in korunmasi için çaba gösterdiklerini söyleyen DAYKO Il Temsilcisi Göksal Çidem "Istrancalar Kirklareli'nde mutlak ve mutlak korunmasi gereken yerlerin basinda geliyor. Neden korunmali dersek de sadece Istrancalar'a sadece doga ve yesillik açisindan bakmamamiz gerekir. Istranca, tüm Trakya'nin, Istanbul dahil hepsinin su kaynagi. Yer alti su kaynaklarinin besleme alani burasi. Istranca Daglari'nin en büyük özelligi, ormanda gördügümüz agaçlarin altinda 50 cm'lik bir ölü toprak var. Bunu bir sünger gibi düsünün. Yani sünger tutuyor, altlarindaki çatlaklardan süzülerek buradaki bosluklara doluyor. O yüzden de Ergene Havzasi'na kadar besleniyor. DAYKO olarak bizim en çok durdugumuz konu; Istranca Daglari ve Ergene Havzasi. Dupnisa'nin yani basinda açilabilecek bu mermer ocagi magara içinden geçen suya karisabilir. Biz magaradan beyaz mermer suyu aksin istemiyoruz" diye konustu.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol