8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Kırklareli'nin önde gelen kurum temsilcileri birer kutlama mesajı yayımladılar.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla bir mesaj yayımlayan Kırklareli Valisi Mustafa Yaman, mesajında şunları kaydetti; "8 Mart Dünya Kadınlar Günü tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kadınların daha huzurlu ve güvenli yaşama özlemleri ile eşitlik isteklerini dile getirdikleri bir gün olarak kutlanmaktadır.
Kadının ihmal edildiği bir toplumun varlığını sağlıklı bir şekilde sürdürmesi mümkün değildir. Toplum ve Ülke olarak hak ettiğimiz etkin ve saygın konumun kazanmamız da emeği, alın teri, katkısı ve duası bulunan kadınlarımız asırlardır günümüzü tel tel örmekte, geleceğimizi nakşetmektedirler.
Tarih boyunca Türk kadını sosyal ve kültürel hayatımızın odağında yer almış, zaman zaman yönetimlerde de etkili olmuştur. Cumhuriyetimizin kurulmasıyla birlikte, kadınlarımız gelişmiş ülkelerin kadınlarının sahip olduğu tüm hak ve hürriyetlere ulaşmışlardır.
Evinde anne, işyerinde çalışan, toplumda saygın bir fert olan cefakar kadınlarımızın ülkemizin toplumsal birliği ve dirliği için hayati rolleri olduğu ortadadır.
Eğitim seviyesi gittikçe yükselen kadınlarımız sosyal ve ekonomik hayatta vazgeçilmez bir rol üstlenmekte, sahip oldukları hakları da en iyi biçimde kullanarak ülkemizin gelişmesine büyük katkı sağlamaktadırlar.
Bu düşüncelerle her türlü ayrımcılığın sona erdiği, kadınların kültürel, ekonomik ve siyasi hayatta hak ettikleri yeri aldığı bir dünya temennisiyle; başta şehit ve gazi anneleri, eşleri olmak üzere bütün kadınların 'Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyorum."
Gürşan; "Kadınlarımız, toplumsal ve ekonomik yaşamdaki gelişmelerin en temel öğesidir"
AK Parti Kırklareli Milletvekili Av. Şenol Gürşan ise mesajında şunları söyledi; "Huzurlu ve mutlu bir aile yapısının oluşturulmasında, güçlü bir toplumsal yapının kurulmasında her zaman en önemli rolü oynamış bulunan kadınlarımız, toplumun temel taşı, bizim baş tacımızdır. Toplumun temeli aile, ailenin temeli ise kadındır.
Ülkemizin gelişmesine ve çağdaşlaşmasına büyük katkıda bulunan kadınlarımız, toplumsal ve ekonomik yaşamdaki gelişmelerin en temel öğesidir.
İktidara geldiğimiz 2002 yılından bu yana kadınlarımıza büyük önem verilmiş,kadınlarımızın siyasete aktif katılımlarının sağlanması, kadın istihdamının önündeki engellerin kaldırılması ve kadınlarımızın şiddetten korunması için gerekli yasal düzenlemeler gerçekleştirilmiştir.
Bireylerin ve sağlıklı nesillerin yetiştirilmesinde birinci dereceden etkin olduğu için, kadının her sorunuyla öncelikli olarak ilgilenilmesi gerektiği açıktır. Biz de AK Parti iktidarı olarak yarınlarımızın mimarı kadınlarımızı senenin sadece bir gününde değil her gününde hatırlayarak onlara gereken hassasiyeti gösteriyoruz.
Bu inançla; ülkemizin ve tüm dünya kadınlarının 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü içtenlikle kutluyor, saygı ve sevgilerimi sunuyorum."
Gündoğdu'dan 8 Mart mesajı
CHP Kırklareli İl Başkanı Vecdi Gündoğdu ise mesajında şunları söyledi;
"Bugün, tarih boyunca hak ve özgürlükleri başta olmak üzere emeği için verdiği mücadeleleri ciltler dolusu kitaplara sığmayan emekçi kadınların günüdür.
Bundan 156 yıl önce 8 Mart 1857 yılında Amerikan'ın New York kentinde başta on altı saatlik çalışma süresi ve düşük ücretler olmak üzere, çalışma şartlarının iyileştirilmesi için verdikleri kanla ve gözyaşıyla sona eren şanlı mücadelenin, yıldönümüdür. O gün yürüyüşe geçen kadın işçilere yapılan saldırı sonucu,118 kadın ölmüş, yüzlercesi yaralanmış, bir o kadarı da tutuklanmıştır.
Biz CHP olarak; 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nün, kadınların, eşitlik, bağımsızlık, özgürlük, politik ve ekonomik haksızlıkların giderilmesi, cinsel ayrımcılığın sona erdirilmesi, kadınlara uygulanan her türlü şiddetin önlenmesi, saygın yaşam ve insan onuruna yaraşır çalışma koşullarının sağlanması yolunda verdikleri mücadelenin simgesi olduğuna inanıyoruz.
Kadınların üretime ve yönetime katılma imkânına kavuştukları her ülkede, toplumsal gelişme çabalarında etkin ve çok önemli roller üstlendiğine tanık oluyoruz. CHP, hiçbir ülkenin kadınların emeği ve katkısı olmadan sağlıklı bir şekilde gelişmesinin, kalkınmasının, demokratikleşmesinin mümkün olmadığını savunan ve bu doğrultuda çalışmalar yürüten bir partidir.
Kadınımıza değer vermek geleceğe yapılan en büyük yatırımdır!
Unutulmaması gerekir ki; kadın 'haklarıyla' kadındır. Hakları hiçe sayılan kadın, kadınlık bilinci ve erdemi çürümüş bir toplumsal yozlaşmayı beraberinde getirir.
Kadınlarımızın taleplerinin, isteklerinin özünde emek ve eşitlik vardır. Elbette bu anatomik, fizyolojik ya da duygusal bir eşitlik değildir. Söz konusu eşitlik, hayata katılma, kendini gerçekleştirme ve geliştirme; üretme ve üretimin sonuçlarından hak ettiği payı alma anlamında fırsat eşitliğidir.
İnanıyor ve biliyoruz ki, kadınlarımızın hayata daha fazla katılmaları kadın zarafeti ile şekillenen bir sosyal hayata, daha aydınlık bir geleceğe ulaşmamızın yegane koşuludur.
CHP olarak,elde ettiği hakları sonuna kadar koruyup, geliştireceği inancıyla, tüm kadınların bu anlamlı gününü kutluyor, 156 yıl önce verdikleri emek mücadelesi ile bugünümüze ışık tutan kahraman kadın işçileri şükranla anıyor, kadınlarımızı kendi hak ve hakikatleri uğruna mücadeleye, erkek emekçileri de bu mücadeleyi desteklemeye çağırıyoruz.
Girgin 8 Mart Dünya Emekçi
Kadınlar Günü'nü kutladı
Eğitim-İş Kırklareli Şube Başkanı Hayri Girgin 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü kutlayarak, "Üyelerinin çoğunluğunu kadınların oluşturduğu Eğitim-İş, kadınların karşılaştıkları zorlukları dile getirmeye, onların sözcülüğünü yapmaya; birlikte yaşanılır ve daha eşit bir dünya kuruluncaya dek devam edecektir" dedi.
Girgin açıklamasında şunları kaydetti: 8 Mart 1857 yılında New York'ta tekstil sektöründe çalışan yüzlerce kadın düşük ücretlerine, uzun çalışma saatlerine ve insanlık dışı çalışma koşullarını protesto etmek için greve gitti. Greve müdahale edilmesi sonucu 129 kadın işçi yanarak öldü. 1910 yılında 2. Enternasyonal Kadın Konferansı'nda, 17 Mart 1970 yılında ise Birleşmiş Milletler tarafından 8 Mart "Dünya Emekçi Kadınlar Günü" olarak ilan edilmiştir.
Ancak aradan geçen 150 yıla rağmen günümüzde sömürü çarkları en fazla kadın emeği üzerinden dönüyor. Güvencesizleştirme, kayıt dışı çalıştırma uygulamaları, en fazla kadın emekçileri etkiliyor. Kadınlar sadece emek süreçlerinde, fabrikalarda, atölyelerde, dersliklerde, tarlalarda eşitsizliğe, sömürüye, şiddete maruz kalmıyor. Ayrımcılık ve şiddet her yerde. Her yıl ülkemizde ve dünyada binlerce kadın öldürülüyor, tecavüze uğruyor, taciz ediliyor, dövülüyor.
Ülkemizde, kadına yönelik şiddet, kadın emeği sömürüsü, kadın bedeni sömürüsü, kadın yoksulluğu, kadın işsizliği, çocuk gelinler ve okula gönderilmeyen kız çocukları, tacizciyi, tecavüzcüyü, saldırganı koruyup kollayan hukuk sistemi, kadının özgürleşmesi önünde en büyük engeller olarak durmaktadır.
Kadınlarımız çalışma hayatında en dezavantajlı kesimlerden birini oluşturuyor. Sayısal verilere baktığımızda, 2012 yılında, kayıt dışı çalışan kadınların sayısı önceki yıla göre 132 bin kişi, işsiz kadın sayısı ise 110 bin kişi artış göstermiştir.
AKP Hükümeti ise kadınların çalışmalarını teşvik etmek yerine engellemeye çalışmaktadır. Bu niyetleri resmi rakamlarla da ortaya çıkmaktadır. Yeni işsizlerin çoğunluğunu yüksekokul mezunu kadınlar oluşturmaktadır. En az 3 çocuk diyen Başbakan kadınları eve hapsetmek istemekte, artan işsizlik içinse hiçbir şey yapmamaktadır.
Kadınların siyasetteki yeri de istenilen düzeyde değildir. Evin mutfağı gibi siyasi partilerin mutfakları da kadın için sonuna kadar açıktır. Ancak, karar alma mekanizmalarında kadınlara hala yer yok. Atatürk'ün 79 yıl önce seçme ve seçilme hakkına kavuşturduğu kadınlarımız, TBMM'de yüzde 14.26, yerelde ise ancak yüzde 1.1 oranında temsil edilebiliyor. Sistem, onlara bir vitrin malzemesi gibi davranmaya devam ediyor.
Erkek egemen toplumun fiziki ve psikolojik şiddeti ile de karşı karşıya olan kadınlarımız, dayaktan, aşağılanmaya, istismardan tecavüze, ensestten tacize her türlü ağır saldırının hedefindedir. Son yıllarda kadın cinayetleri yüzde 1400, cinsel taciz ve tecavüz yüzde 38, cinsel istismar yüzde 53 oranında artmıştır. Kadın cinayetleri katliam boyutuna ulaşmışken, devlet çıkardığı onca yasaya rağmen kadınların can güvenliğini sağlamada yetersiz kalıyor. Kadınların da erkekler gibi güven içinde, korkmadan, ürkmeden, acı çekmeden, insanca yaşamaya hakkı vardır. Acı çekmek, tacize uğramak, öldürülmek kadınların kaderi olmamalıdır.
Gerici anlayışlar kız çocuklarının okula gitmesini ziyan sayıyor. Onlar, çocuk yaşında evliliğe ya da çocuk işçiliğine zorlanıyor. Böylece, aydınlanmanın olanakları yerine bu çocuklar gericiliğin karanlık mahzenlerine itilmiş oluyorlar. Siyasi iktidar, kız çocukların eğitimi konusunda yeterli çabayı göstermediği gibi kız çocuklarının okuldan uzaklaşmasına neden olacak 12 yıllık kesintili zorunlu eğitimi hayata geçirmiştir. Kız çocuklarının özgürleşmesi önüne artık unuttuğumuz yeni engeller çıkarılmıştır. Üyelerinin çoğunluğunu kadınların oluşturduğu Eğitim-İş, kadınların karşılaştıkları zorlukları dile getirmeye, onların sözcülüğünü yapmaya; birlikte yaşanılır ve daha eşit bir dünya kuruluncaya dek devam edecektir. Yeryüzüne barışı, çağdaşlığı, inceliği ve sayısız güzelliği kadınların getireceğine inanarak 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü kutluyoruz.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol