DIPTEKILER-SIRTTAKILER

Diptekiler kimlerdi?
Dibe düsenler yani.
Yani, dibe inenler.
Tabandakiler degil ha!
Hatta, zemindekiler de degil.
Temeldekiler hiç degil. Tabanda, zeminde, temelde olmak bir islev tutarliligi gerektirir.
Ve, bu sorumlulugu getirir tabanda, zeminde hatta temelde olmak.
Burada diptekiler alabildigine dibe itilenlerdir.
Dipte kullanilanlar.
Üstüne basilanlar.
Üstüne basilarak birilerinin yükselmesine olanak saglayanlar, yukaridalasmasina alet olanlar.

Neden, "Sirttakiler"?
Çünkü onlar yüksekte degiller.
Onlar her ne kadar "tepe"deyseler de, zirvede degiller.
Zirve baska seydir çünkü.
Zirvede olanlar baskalariydi.
Atatürk, zirvedeydi.
Aziz Nesin, dalinin ve insanlik onurunun zirvesindeydi.
Yilmaz Güney, yaptigi isin zirvesindeydi.
Bakar miyiz, kaç Atatürk çikti ortaya?
Bu toplum kaç Atatürk sunabildi yeryüzüne?
Birakalim Atatürk'ü tarihteki onurlu noktasina.
Gerçekten, kaç Aziz Nesin yapilandirabildi su toplum.
Yazarlari hep çekindi bir seylerden.
Çizerleri hep çok ölçülü davranmak zorunda duyumsadi kendilerini.
Günümüzde Atatürk'ü bile birileri neredeyse küfürlerle, lânetlerle yok etmeye çabalarken.
Ha keza Aziz Nesin'i.
Bir iki gün sonra 2 Temmuz.
2 Temmuz deyince aklima Pir Sultan geliyor.
Pir Sultan deyince.
Olumsuzluklara direnç.
Seyh Bedrettin geliyor aklima.
Serez çarsisinda asilisi.
Iste, onlardi zirvedekiler.
Bizde ne hikmetse su seçim denen orta oyunu hep diptekilerle sirttakiler arasinda geçmistir.
Bizde demokrasi izlencesi, diptekilerle sirttakiler arasinda dönenen bir körebe oyunudur.
Böyle geldi, böylece de gidecek.
Seçime yarim buçuk kaldiginda göstermelik süslemeler çogaldi.
Sirttakiler, diptekilere bir seyler söylemeye çalisiyor.
Diptekiler bunu yiyecekler.
Devletin ve yandaslarin olanaklariyla diptekilerin önüne bir seyler konuyor.
Devletin ve yandaslarin olanaklariyla sasaali samatalar olusturuluyor.
Yandaslar giderayak besleniyor.
Yandaslar beslendikçe çarki çevirenler de semiriyor, semizliyor.
Seçime yarim buçuk kaldiginda.
Diptekiler de saniyor ki, kara kasimiza kara gözümüze hürmet.
Keser döner sap döner.
Ama, hiç sanmam yanlis hesap Bagdat'tan dönsün.
Bu yanlis hesap hep ortaya çikar da.
Bir türlü saglamasi yapilmaz.
Hesabin bir yerlerden hep saglamasi yapilir.
Ne hikmetse sonucu hep dogru gösterilmeye çalisilir.
Sonuç ne kadar hata verse de.
Birilerine dogru diye kanitlanmaya çalisilir.
Bu bir ortaoyunudur, kendine özgü.
Diptekilerle sirttakiler rollerini bir türlü degismezler.
Herkes rolünden hosnut.
Buyrun izlenceye.


Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol