TEMA Vakfi'nin Lüleburgaz Ilçe Temsilcisi Hakan Dedeoglu, "Trakya'da ki 1. sinif tarim topraklari amaç disi kullanilmamali ve kaderine terk edilmemelidir." dedi.
Hakan Dedeoglu, TEMA Vakfi Bürosunda, yaptigi açiklamada, "Ergene Havzasini temizlemek demek, "Atik Kanali" Projesini hayata geçirmek demek oldugunu belirtti.
Dedeoglu, bir zamanlar Trakya'da verimli topraklarin can damari olan ergene nehrinin, artik kirliliginin hat safhaya ulastigini belirterek, sunlari kaydetti; "Bir çevreci olarak çok üzülüyorum, Ergeneden sanki zehir akiyor. Yataktan akan su özellikle yaz aylarinda nehir suyu degil, yeraltindan çekilen sulardir. Kirletildikten sonra havzaya birakilmaktadir.
Bu konuda ki keyfiyete kesinlikle son verilmelidir. Dünyamizda ki Küresel isinma sorunu sonucunda, su konusunda ülkemizde de önemli sorunlar yasanacaktir. Önümüzdeki yillarda içilebilir temiz su konusu çok önemli bir sorun olarak karsimiza çikacagina göre, bizler bu konuda simdiden dogru projeler üretmek zorundayiz. Bölgemizdeki gelismelere baktigimizda tarim disi sanayilesmenin önü kesilmeli, bölge sularimiz daha fazla israf edilmemelidir. Içme suyu özelligindeki suyumuzun kiymeti bilinmeli bu konuda planli hareket edilerek, özellikle sanayinin hoyratça kullanmasina son verilmelidir.
Trakya da sulu tarim konusu desteklenerek tarim topraklarimizin hakki verilmelidir. (Damlama sistemine uygun olarak) Saray, Çerkezköy, Çorlu, Muratli, Lüleburgaz arasinda kalan havzada yeraltindan çekilerek her gün ortalama 5 milyon/m3 su kullanilmaktadir. Bu konuda da yetkililerin alacagi kararlar sonucunda özellikle sanayide kullanilan sularin 5 defa aritilmasi halinde, günlük su tüketimi 1/5 oranina düsecektir. (5mil.yerine 1milyon metreküp) Yine, yetkililerin ifadesine göre bölgede 10 yillik içme suyumuz kaldi demislerdi, eger aritma konusu önerdigim sekilde yapilirsa kullanim süremiz 50 yil olur. Gelismis ülkelerde 17 kez arittiklari suyu bahçe sulamasi için kullandiklarini biliyoruz. Bu noktada sunu mutlaka söylemek zorundayim.
Bizler, yani Trakya'da oturanlar bugüne kadar topraklarimiza gereken önemi veremedik koruyamadik. Bu konuda özellikle siyasiler, aydinlarimiz, muhtarlar ve tarim temelli yurttaslarimiz hepimiz suçluyuz. Su konusunda; yöneten ve yönetilenler sunu çok iyi bilmeliyiz. Su bittiginde hayat biter, hiçbir seyin önemi kalmaz. Yat, kat ve diger degerli sanilan varliklarin hiçbir önemi olamaz. Bu nedenle simdiden tedbir almali, geç kalmadan geregi yapilmalidir.
Trakya rant'a ve göç'e kurban edilmemelidir. Sürekli oyuna geldik, getirildik. Trakya da en kisa sürede "sulu tarima" geçilmeli ve "hayvancilik" desteklenerek gelistirilmelidir. Söylediklerim bilinmeyen seyler degildir, ancak biran önce baslanarak gerçeklestirilmesi gereken konulardir. Devlet tavrini dogrudan yana, topraktan yana, halktan yana koymalidir. Aksi takdir de geri dönülemez noktalara gidiyoruz. Bugüne kadar hükümetler her istediklerini kisisel menfaatleri yönünde yapmis ya da yapilmasina göz yummustur. Buna son verilmesi gerekir. Aniz yanginlari, önemli bir sorun.
Otlarin ve anizlarin yakilmasi; Ekolojik dengenin bozulmasina, bitki ve hayvan türlerinin tehlikeye düsürülmesine, dogal zenginliklerin tahribine ve özellikle verimli tarim topraklarinin kaybina, ayrica hava kirliligine neden oluyor. Aniz yakilmamasi konusunda yasaklar var, etkisi mutlaka vardir. Ama toprak ana dedigimiz varligin milyonlarca mikroorganizmadan olusan canli varlik oldugunu bilimsel olarak ögretmeliyiz. Aksi takdirde insanoglundan tanimadigi bilmedigi seye sahip çikmasi onu savunmasi ve korumasi beklenmemelidir. Trakya da sivil toplum örgütleri, yillardir bölge sorunlariyla ilgili birçok eylem ve faaliyetler yapmakta en azindan yurttaslik görevlerini yerine getirmeye çalismaktadirlar. Ayni seyi, yöneten taraf için söyleyebilmek mümkün degildir.
Yönetimden sorumlu hükümetlerin bu konuda yeterli projeler üretemedigini gözlemliyoruz. Çözüm konusunda mutlaka samimi olunmalidir. Özellikle; Illerde ki çevre, saglik ve benzeri yetkilerde ki müdürlüklerin dogal varliklarimiz konusunda dürüst ve hukuka uygun davranmalari kesinlikle denetlenmelidir."
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol