Danıştay, Trakya Üniversitesi ve Çevre Bakanlığı'nca 11 Kasım 1999 tarihinde imzalanarak 13 Temmuz 2004 tarihinde onaylanan 'Ergene Havzası Çevre Düzeni Planı'nı değiştiren İstanbul Metropoliten Planlama Merkezi tarafından yapılarak 24 Ağustos 2008 tarihinde aynı bakanlık tarafından onaylanan 1/100.000 ölçekli Trakya Alt Bölgesi Ergene Havzası Revizyon Çevre Düzeni Planı ile söz konusu planda 1 Temmuz 2010 tarihinde yapılan revizyonlara karşı açılan davada yürütmenin durdurulmasını kararlaştırdı. Danıştay Altıncı Dairesi, 1/100.000 ölçekli Trakya Alt Bölgesi Ergene Havzası Revizyon Çevre Düzeni planı, plan karar ve notları ile bu planda 1 Temmuz 2010 tarihinde yapılan değişikliklerin planlama esasları, şehircilik ilkeleri ve kamu yararına aykırı olduğuna oybirliğiyle karar verdi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı hakkında Danıştay'a dava açan Trakya Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Osman İnci'nin Vekili Av. Coşkun Molla, Danıştay'ın bu kararıyla Trakya topraklarının tümünün sularıyla, havasıyla çok değerli ve çok özel olduğunun altının çizildiğini belirterek, böylelikle revizyon planlarının tümden uygulanabilirliğinin kalmadığını da göstermiş olduğunu kaydetti.
Av. Coşkun Molla, eski Rektör Osman İnci tarafından 24 Ağustos 2009 günü onaylanan 1/100.000 ölçekli Trakya Alt Bölgesi Ergene Havzası Revizyon Çevre Düzeni Planı, plan karar ve notlarının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na dava açılmıştı. Danıştay Altıncı Dairesi tarafından 26 maddede verilen yürütmenin durdurulması kararıyla Trakya'nın doğasının korunmasının daha önemli olduğunun tescil edilmiş olduğunu belirterek, Trakya Üniversitesi'nin 2004 yılı planına sadık kalınması gerektiğinin de bu kararla belirtilmiş olduğunu kaydetti. Av. Molla, şunları söyledi: "Söz konusu revizyon planları Trakya'da bin'in üzerine kurulmuş bulunan sanayilere bir nevi af getirmekte idi. Danıştay Altıncı Dairesi bu itirazımızı kabul etti ve af niteliğindeki revizyon planlarının buna ilişkin hükümlerin yürütülmesini durdurmasını kararlaştırdı. Bin'in üzerindeki kaçak sanayiye getirilen affı bir nevi ortadan kaldırmış oldu. Bu çok önemli bir kazanım.
Danıştay'ın bu kararıyla Trakya topraklarının tümünün çok değerli ve çok özel olduğu, gerek suları, gerekse toprağıyla, gerekse havasıyla çok özel olduğunun altı çizilmiş oldu. Korunmasının daha önemli olduğu tescil edilmiş oldu. Sürdürülebilirlik ilkesi gereğince revizyon planlarının ilkelerine kesinlikle uymadığı ortaya konulmuş durumda. 26 önemli madde hakkında yürütmenin durdurulması kararının verilmiş olması aslında revizyon planlarının tümden uygulanabilirliğinin kalmadığının bir göstergesidir.
Bu şekilde değerlendirildiğinde Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ'da belediye ve özel idareler tarafından hazırlanan 1/25.000 planlarının dayanak ve uygulanabilirliklerinin de kalmadığını göstermektedir. TOB ve TAB'ların kesinlikle gerekli yasal düzenlemeye uyulmadığı gibi bölgeye büyük zarar getireceği, arazi kullanımı konusunda büyük olumsuzluk yaratacağı ortaya konulmuş bulunmaktadır.
Bu iptal kararında aslında bizim bile ne kadar kıymetli topraklarda oturduğumuzu gördükleri, Trakya bölgesinde bugüne kadar yapılanların bir cinayet olarak değerlendirdiklerini düşünüyorum.
Bugüne kadar Trakya'da yapılan sanayi yatırımlarının kaçak olduğu ve bu kaçağın bundan sonra büyümemesi şeklinde bir görüş var. Buna paralel olarak, Trakya'da sürdürülebilir kalkınma için öncelikle mevcut olan kirleticilerin kontrol altına alınması lazım deniyor. Trakya'daki mevcut madenlerin değerli olmadığı için kullanılamayacağı, termik santrallerin Trakya'da kurulmaması gerektiği şeklinde mesajlar bulunuyor. Yeni maden talepleri konusunun kesinlikle Trakya'da düşünülmemesi gerektiği belirtiliyor.
Her ne kadar tüm plan yerine 26 madde hakkında yürütmeyi durdurma kararı verilmiş olsa da, bu maddeler planın vizyonuna ilişkin önemli maddeler olduğu için revizyon planlarının uygulanabilirliliği kalmamıştır. Bu revizyon planlarına göre 3 il'de hazırlanan 1/25.000'lik planların uygulanabilirliğini ortadan kaldırmış oluyor.
1/100.000'lik planla ile uyum amaçlı olarak hazırlandığı iddia edilen revizyon planlarının İstanbul 1/100.000 planının iptal edilmiş olması nedeniyle zaten uyumu gerektirecek bir plan kalmamış oluyor. Nihayet yargı da Trakya'da çevre cinayetleri, kötü uygulamaların durdurulması gerektiğine kanaat getirmiş bulunuyor."
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol