"DEDEN OSMANLI DEVLETINI SEN CUMHURIYETI BATIRDIN"

Günümüzün basinindan tartisma konusu simdi budur. Cumhuriyet, benim yazi yazdigim, muhabirligini yaptigim bir gazetedir. Cumhuriyette 1960'li yillara dogru muhabir olmustum. O zaman Yurt Haberler Servisi Sefimiz meshur roman yazari Yasar Kemal'di. Yasar Kemal, Türkiye'de o yillarda yeni yeni isim yapmaya baslamisti. O zaman Genel Yayin Müdürümüz Edirneli Cevat Fehmi Baskut idi. Nail Güreli, Mehmet Ali Birand, Güngör Gönültas, Vasfiye Özkoçak Cumhuriyetin Flas habercileri idi. Ben Kirklareli, bugün Hürriyet Gazetesinde Köse Yazarligi yapan Yalçin Bayer Çorlu muhabirleri idik. Yalçin daha sonra Cumhuriyet'in Haber Merkezi'nde çalismaya basladi. 1960'li yillarda bana Cumhuriyet'ten gelen yazilarin altinda Vecdi Kizildemir'in adi vardi. 1960 yilinda gazetenin sahibi ve Basyazari Nadir Nadi'ye yazdigim memleketin genel durumu ile ilgili uzun bir mektubumu kendi kösesinde "BIR HALK AYDINI'NIN AÄzZINDAN" basligi ile yayimlamasi üzerine ben Cumhuriyet'e daha fazla gider, orada daha fazla taninir oldum. Tabii ben de Cumhuriyet'te çalisanlari tanimaya, onlarla dostluklar kurmaya baslamistim. Mesela Mehmet Barlas'i, daha sonra Dis Politika yazari rahmetli Ergun Balci'yi, Oktay Akbal'i, Sükran Soner'i, Genel Yayin Müdürü Oktay Kurtböke'yi, Sami Karaören'i, D Grubu ressamlarindan Elif Naci'yi, ressam Agop Arad'i, gazete patronlarindan Emine Usakligil'i ve Nadir Nadi'yi orada tanidim. Nadir Nadi ile arada bir görüsmeye baslamistim. Genel Yayin Müdür rahmetli Oktay Kurtböke, Sükran Soner, Ergun Balci, Yalçin Bayer, Agop Arad daha sik görüstügüm Cumhuriyet çalisanlari idi. Bu siralar Hasan Cemal'i de yazi islerinde görmeye baslamistim. Hasan Cemal'in genç bir Genel Yayin Müdürü olarak Cumhuriyet'te saygin bir yeri vardi. Tarihi bir aileden geliyordu. Dedesi meshur ittihatçi ve 1910'lu yillardan sonra Osmanli Devlet'nde isim yapmis meshur Enver Pasa'dan, Talat Pasa'dan sonra gelen CEMAL PASA idi. Hasan Cemal'in ikinci ismi de dedesinden gelmektedir. Bu nedenle Hasan Cemal'in ayri bir havasi ve ismi vardi. Sakin, sessiz, kibar bir insan olarak dikkati çekiyordu. Ilhan Selçuk, Ugur Mumcu daha sonra gazeteye girmislerdi. Cumhuriyet, Türkiye'nin her zaman saygin bir gazetesi olmustur. Ismet Inönü'nün damadi gazeteci yazar Metin Toker bir yazisinda, "evde dikkatimi çekmisti, Pembe Kösk'e sabahleyin erkenden gazeteler geldiginde Ismet Pasa ilk önce gazeteler içinden Cumhuriyet'i eline alir bakardi" der. Bunun nedenini sordugumda ise, "CUMHURIYET DOÄzRU YAZAR DA ONUN IÇIN ÖNCE ONA BAKIYORUM" yanitini söyler. Sunu görmüs, sezmis ve sasmisimdir ki Türk Basininda ayak oyunlari, çekememezlik çoktur. Hasan Cemal'in "Cumhuriyeti Çok Sevmistim" kitabinda anlattiklari da budur. "Iç Çekisme", "Iç Savas" tabir edilen olay gazeteci esnafin kendi arasinda yasadiklari çekismelerdi. Ben kitabi henüz daha edinmis degilim. Ancak Hasan Cemal'in 13 yil süren bir suskunluktan sonra bu Iç Çekismeleri kitaplastirmasi, birlikte çalistigi bazi gazeteci yazar arkadaslarini birtakim sifatlarla karalamasi dogru bir davranis olmamistir. Özellikle Cumhuriyet'e bu saldiriyi Dogan Grubu yayin organlari ile yapmasi yanlis olmustur. Buna göre Hasan Cemal'in bu hareketi Hasan Cemal'i yaralamistir. Dedesi Cemal Pasa için tarih nasil "Osmanli Devleti'ni batiranlardan" demisse basin tarihi de Hasan Cemal için, "cumhuriyet'i yerin dibine batiran eski bir çasilani" olarak yazacaktir. Cumhuriyetin kadrolu bir çalisani degildim ama Hasan Cemal de benim Genel Yayin Müdürüm'dü. Yanlisina ragmen ona olan saygim eksilmemistir. Çünkü, Türk basininda böyle disa vuran Iç Kavgalar çok olmustur. Bir süre sonra bu da unutulacaktir.
nazifkaracam@gazetetrakya.com