DAĞBAŞINDA KALAN FRANSIZ'IN KUTLADIĞI CUMHURİYET

Fransa'da teröristlerin kuşatıldığı Cuma günü Fransız Hükümeti İç İşleri Bakanı bir konuşma yaptı. Bakan konuşmasında kuşatma hareketinde Fransa Cumhuriyetini öne çıkararak, halkın Cumhuriyete olan güvenin devam ettiğini, Fransız halkına güven vermek zorunda olduklarını halk cumhuriyete güven verdikçe Fransa'nın güçlü kalacağını söyledi.
ATATÜRK'ün çevresi yazarlarından Falih Rıfkı Atay bir kitabında Fransız yurttaşlarının Fransa Cumhuriyetine bağlılıklarını belirtme bağlamında ''BİR FRANSIZ DAĞDA TEK BAŞINA DA OLSA FRANSA CUMHURİYETİNİ KUTLAR'' diye yazmıştır.
''Tek başına dağ başında cumhuriyeti kutlamak nasıl bir şeydir? Herhalde sıradan bir kutlama, kuru bir cumhuriyet sevgisi, çıplak bir cumhuriyet düşüncesi değildir. Tek başına kutlama bir cumhuriyetin ne olduğunu bilme, Fransa'nın cumhuriyete nasıl kavuştuğu bilgi ve bilincinde olmakla ilgilidir. Fransız Cumhuriyeti 1789 Fransa İhtilal'i ile gelmiştir. İhtilal yapan halkın ve aydınların cumhuriyeti düşündüğü, duyumsadığı anlaşılmaktadır. Kraliçenin halka ''EKMEK BULAMIYORSANIZ PASTA YİYİN'' üstüne Cumhuriyet istemişlerdir. Bundan dolayı Fransa'da Cumhuriyet Halkın Cumhuriyetidir. Ve bu nedenle Fransa'yı yönetenler güçlerini büyüklerinden değil, Fransız Cumhuriyetinin büyüklüğünden almaktadırlar. TÜRKİYE Cumhuriyeti de bir devrim cumhuriyeti, bir halk cumhuriyetidir. Atatürk ve ANADOLU İHTİLALİ ile gelmiştir. Böyle olunca Türkiye Cumhuriyeti halkın Cumhuriyeti olmaktadır, cumhuriyet beklentisine bir yanıt olarak ortaya çıkmıştır. Bizim cumhuriyetimiz şunun bunun kahramanlığı ile değil halkla bütünleşmiş, bir ruh ve bilince dönüşmüş ulusal birliğin, beraberliğin ve kısaca TÜRK KAHRAMANLIĞI İLE TÜRK KÜLTÜRÜ vardır. Bu nedenle cumhuriyetin temelinde Türk kültürü ve kahramanlığı yazılıdır. Biz halk ve ulus olarak bunu biliyor muyuz? Bunun bilgisi ve bilinci içersinde miyiz? Bizim cumhuriyetimiz ete kemiğe bürünmüş olarak doğmuştur. Yani ulusun hayatında faaliyet alanlarında, zihniyet ve düşüncesinde yenilikler, değişiklikler yaparak halkın, devletin yaşamında yer almıştır. Türkiye Cumhuriyeti bu vasfı ile halkın ve kimsesizlerin cumhuriyetidir. Cumhuriyetin doğduğu şartlar, tarihsel nedenler dolayısıyla dayandığı tek güç halkın kendisidir. Halk cumhuriyetin sahibidir. Cumhuriyetin yetişmiş ve yetişecek kuşakları cumhuriyeti böyle anlayıp bilgilenmeli, bilinçlenmelidir. Fakat her şeyden önce Türkiye Cumhuriyetini bu nitelikleri, bu özellikleri ile öğretecek olan cumhuriyetin ''SİLAHSIZ ORDUSU ÖĞRETMENLERDİR.'' Öğretmenler laik Cumhuriyeti koruyacak kollayacak kuşakları yetiştirmek gibi ulusal vazifenin insanıdır. Öğretmenler bunun bilgi ve bilinci içersinde olmalıdır. Tarihi bir gerçeği bilmiş ve unutmuş olmayalım büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü ulusun öğretmenleri olarak hayata veda etmişlerdir.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol