Kırklareli Ziraat Odası Başkanı Hasan Çetin geçtiğimiz gün belirlenen mısır taban fiyatlarının ardından gazetemiz muhabirlerine bazı açıklamalarda bulundu. Çetin çiftçimizin durumunun yaşanan kuraklıktan dolayı çok da iyi olmadığını, mısırın bu üretimde daha sıkıntılı bir hal aldığını ifade etti. Uzun zamandır bu kadar kurak bir dönem geçirilmediğini belirten Çetin yaptığı açıklamada, "Çiftçimizin kuraklıkla baş etme ihtimali yok. Ama bunu Kayalı Barajı ile Kırklareli Barajı'nın sulama kapsamında kalan üreticiler için söyleyemeyiz. Onları bu açıklamanın kısmen dışında tutmalıyız. Onun haricinde kırsal alanda kalan çiftçimiz bu sezon çok zor bir dönem yaşadı.
Çok uzun yıllardır hiçbir sezon bu sezon gibi uzun süre yağış almadığımız bir dönem görmedik diyebiliriz. Mevsim kurak geçti diye üreticimizin de bu mesleği bırakacağını söyleyemeyiz" dedi.
"Milletvekillerimizden borç ertelemesi için yardım bekliyoruz"
Hasan Çetin kuraklıktan dolayı Kırklarelili çiftçilerin üretim konusunda sıkıntılar yaşadığını, bu yüzden dolayı da borçlarını ödemelerinde zorlandıklarını belirtti. Çetin daha öncelerden de yapılmış olan "Borç Erteleme"nin 60 ilde uygulandığını fakat bu uygulamanın Kırklareli'nde yapılmadığını dile getirerek, "Biz isterdik ki, bölge milletvekillerimiz Kırklareli için de böyle bir uygulama yapılması için destek versin, ısrarla kuraklıktan dolayı çiftçimizin yaşadığı sıkıntılardan kurtulmaları için bir çare aransın, borç ertelemesi için hareket edilsin. Borç Ertelemesi Türkiye genelinde 60 ili kapsadı. Maalesef yanı başımızda Edirne bundan faydalanırken Kırklareli bu kuraklıktan dolayı Borç Ertelemesi'nden faydalanamıyor. Bu durumda biz Edirne kadar toprak bakımından çok zengin değiliz, ama ben isterdim ki Kırklareli de bu Borç Ertelemesi sistemine dahil edilsin. Benim gibi diğer sivil toplum kuruluşlarındaki arkadaşlar da Kırklareli'nin Borç Ertelemesi için değerlendirilmesini istiyordu ama olmadı. Biz gerekli müracaatları yaptık. Tarım İl Müdürlüğü ve gerekli yerlere ulaştık ama bizim il bazında edinilen verilerimiz bu kriterlere uymadığı için Borç Ertelemesi'nden faydalanamadık. Çiftçimizin genel durumu zaten yeterince iyi değil. Sadece Kırklareli'nde de değil, Trakya genelinde de topraklarımızın el değiştireceğini düşünüyoruz" dedi.
"Sistem geçtiğimiz senelerde de uygulanmıştı"
Çetin borç erteleme sistemi hakkında da kısa bir bilgilendirme yaparak, "Borç Ertelemesi 1 yıllık bir erteleme. Geçmiş yıllarda bunu yaşadık. Yani çiftçilerimizin Ziraat Bankası'ndan, Tarım Kredilerden yapmış oldukları alışverişlerin 1 yıl süre ile faizsiz olarak ertelenmesi söz konusu. Bu sistem böyle yapılıyor ama şimdiki borç ertelemesi de bu şekilde yapılıyordur mutlaka. Geçmiş olan borçlar dondurulur, 1 yıl vade ile faizsiz olarak ertelenir. Geçmişteki bu uygulama ayrıca vatandaşa alışveriş imkanı da sağlıyordu. Yani sizin borcunuz orda bir yıl faizsiz olarak erteleniyor ve tekrar yeni bir alışveriş sağlanıyordu" dedi.
Kırklareli Ziraat Odası Başkanı Hasan Çetin Edirne'nin Borç Erteleme sistemine girerken Kırklareli'nin bu sistemden dışarıda bırakılması hakkında "Biz çok mu yağış aldık, çok mu iyi bir dönem geçirdik" açıklamasında bulundu. Çetin, "İl geneline baktığımızda, Kırklareli merkez ilçeyi, Kofçaz bölgemizi ayrı tutarsak verimlilik açısından iyi bir buğday sezonu yaşandı. Ama bu, Tekirdağ'da da yaşandı, Edirne'de de yaşandı" dedi.
"Barajlarımızın kapalı sisteme geçmesi gerekiyor"
Hasan Çetin çeşitli yerlerden Kırklareli'nin durumunun da çok iyi olmadığının belirtildiğini, fakat bu sistemin değerlendirilmediğini belirterek, "Ben tekrar üzerine basarak söylüyorum. İktidar milletvekillerimiz olsun, muhalefet milletvekillerimiz olsun yardım bekliyorum bu konularda. Kayalı Barajı ve Kırklareli Barajı'nın ivedilikle kapalı sisteme geçmesi gerekiyor. Bunu her ortamda, her platformda açıklıyorum. Çünkü bu, Kırklareli'nin ihtiyacı. Boşa giden suları gördükçe yüreğim sızlıyor. Hem topraklarımız vahşi sulamadan kurtulacak. Hem sulama alanlarımız 3 katına çıkacak. Hem de Kırklareli'ndeki verimlilik artacak. Belki insanlarımız o zaman sürekli mısıra yönelmeyecekler. Topraklarını bu kadar yıpratmayacaklar. Zaten ayçiçeği bizim vazgeçilmezimiz. Eğer sulama alanlarımızı 3 katına çıkarırsak ayçiçeği ekim alanlarımız daha da artar. Bu bakımdan ısrarla bu iki barajımızın kapalı sisteme geçip sulama alanlarının genişletilmesinden yanayız" diye açıkladı.
"Hayvancılıkta da dönem dönem aynı filmi seyrediyoruz"
Kırklareli Ziraat Odası Başkanı Hasan Çetin yem fiyatları konusuna da değindi. Hayvancılıkta her sene benzeri olayların yaşandığını ve yem fiyatlarında artışlar olduğunu belirten Çetin, "Bir dönem bakıyorsunuz, hayvancılık güzel prim yapıyor, insanlar hemen hayvancılığa yöneliyorlar, kredi çekiyorlar, ondan sonra da 6 bin TL'ye aldıkları hayvanlar bir yıl sonra bir bakmışsınız 3,5 bin TL'ye düşmüş. Yem fiyatları sürekli artış gösteriyor, süt fiyatları da henüz düşmemiş olsa da gözle görülür bir artış göstermeyip halen 80 kuruşta devam ediyor" açıklamasını yaptı.
"Kooperatifleşmemiz gerekiyor"
Çetin açıklamalarında hayvancılıkta da Kırklareli'nin bazı sorunlar yaşadığını ifade etti. Çetin, "Bölgemizde çok sayıda büyükbaş çiftlik bulunuyor. Bunlara sağlanan krediler bizim yerli üreticimize de sağlansa aynı şeyi bizim yerli üreticilerimiz de yapar. Burada sanki bizim biraz birleşmekten korktuğumuz ortaya çıkıyor. Birleşerek, bir araya gelerek bu sayıları çoğaltabiliriz. Bu da kooperatifleşmekten geçiyor aslında. Bizim açımızdan en doğru iş ortak bir çalışmayı devam ettirmektir. Yoksa yarın öbür gün o elimizde olan 3 - 5 ineği de göremeyeceğiz. En sonunda gidip o çiftliklerde "Marabalık" yapacağız. Pek de güzel parlak günler beklemiyor ilimizi denildiği gibi. Toprak kalmıyor elimizde. Avrupa'da baktığımız zaman bizde 500 - 1000 adet hayvanın bakıldığı büyük çiftlikler yok. Şuna inanıyorum ve inancımdan da hiçbir zaman vazgeçmeyeceğim. Hayvancılıkta ülkeyi kurtaracak olan aile işletmecilikleridir" dedi.
"Fiyatta düşüş mısırı çok etkiliyor"
Kırklareli'nde uzun süreli kuraklık yaşanmasından dolayı çiftçilerin zor zaman geçirdiğini belirten Hasan Çetin, Mısır üreticisinin verilen fiyatlardan çok da memnun olmadığını belirtti. "Bazı mısır üreticisi arkadaşlarım bana mısır için verilen fiyatlardan memnun olmadıklarını söylediler. Ben mısır üreticisi değilim fakat arkadaşlar geçen yılda ürünlerini 600 TL'ya sattıklarını, bu yıl da aynı fiyattan ürün verdiklerini belirtti. Baktığımız zaman, mısır fiyatları ile buğday fiyatlarını karşılaştırdığımız zaman verilen fiyatların normal olduğunu söyleyebilirim. Mısır için belirli bir rutubet oranı isteniyor.
Sizden 13 rutubet ile mısır isteniyor. Mısırınız 13 rutubet olursa bu 600 TL'dan hesaplanıyor. Ama şimdi verilen mısırlar 20 - 25 rutubet oranında olunca, her derecede 8 - 9 TL düştüğünü düşünürsek 10 derece aşağı düştüğünde 80 - 90 TL bir fiyat düşüşü olacak. Bu doğru yapılan bir iş değil. Firmalar da, özel sektör de bu konuya biraz dikkat etmeliler" dedi. Mısır fiyatlarının buğdayla kıyaslandığında normal olmasına rağmen düşüşün durumu etkilediğini belirten Çetin, mısırın çok zor şartlarda üretildiğini belirtti.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol