Çagin gerçeklerine yakin olalim

TEMA Lüleburgaz Gönüllüsü Hakan Dedeoglu, son zamanlarda gündemi mesgul eden Lüleburgaz’daki çöp sorununa yönelik olarak bir basin açiklamasi yayimladi. TEMA Lüleburgaz Gönüllüsü Hakan Dedeoglu, son zamanlarda gündemi mesgul eden Lüleburgaz’daki çöp sorununa yönelik olarak bir basin açiklamasi yayimladi. “Kentimizin soyadi kültür ise adi çöp olmasin” basligiyla yayimlanan yazida, Lüleburgaz'in çöp sorununa ve çöplük yerinin seçimine iliskin birtakim tartismalarin gündeme tasindigini anlatan Dedeoglu; “Sorunlarin, toplumun daha genis kesimleri tarafindan sahiplenilmeye baslandigini görmekten her seyden önce bir vatandas olarak mutluluk duymaktayim. Çünkü Lüleburgaz'in çagdas, yenilikten yana, güzeli ve iyiyi taniyan, sessizce tarafini seçen insanlari yillardir çöp sorunuyla içiçe yasamak zorunda kalmistir” diye konustu.

Çöp sorununun 1970'lerden bu yana yerelde uygulanan yanlis politikalar sonucu ortaya çikan çevre sorunlarindan yalnizca bir tanesi oldugunun unutulmamasi gerektigini ifade eden Hakan Dedeoglu, Lüleburgaz'da çöp sorunundan ziyade çöplük sorunu oldugunu belirterek söyle devam etti:

Kent Konseyi önemli bir araç “Çünkü çöplük yerinin seçimi gelecek nesilleri de kapsayan bir karardir. Çöplük sorunu, Istanbul’un amaç disi büyümesi süreci ve göç olgusuyla birlikte kentimizde halk sagligi açisindan risk yaratmaktadir. Geçmiste Ergene'nin yani basina sanayi mahallesini konduran, sanayi isletmelerinin su kaynaklarinin içine yapilmasina müsade eden zihniyetin bu kez yanlisa düsmemesi, düsmesine engel olunmasi vatandaslik borcu olarak görülmelidir. Çöplük konusunda aslolan mücadelesini verdigimiz diger tüm meselelerde savundugum gibi kamu çikarinin gözetilmesidir. Bu ise ancak çogulcu bir mantikla, halkin süreçlere katilimiyla mümkün olabilir. Bu noktada Kent Konseyi çogulcu mantigin isletilmesi için önemli bir araç olarak görülmelidir.”

Plana uygun çözümler üretilmeli Lüleburgaz’da yillardir var olan çöplügün, ‘vahsi depolama’ yöntemiyle saglikli bir görüntü vermedigine vurgu yapan Dedeoglu; “Çok yakin bir tarihte de aksi bir gelisme mümkün görünmemektedir. Bu nedenle su kaynaklarinin uzaginda, teknolojik imkanlari üst düzeyde bir ‘düzenli depolama’ alanina acilen ihtiyaç duymaktayiz. Bu sorunun çözümü, Ergene Nehri'nin kurtarilmasindan ayri düsünülemez ve bu nedenle bu konuda da Ergene Havzasi Çevre Düzeni Plani'na uygun çözümlerin masaya yatirilmasi gerekmektedir” ifadesinde bulundu.

Bu ve benzeri konularda yöneticilerin yapilan ‘dogru’ planlara samimi bir sekilde sahip çikmalarina ve toplumu ilgilendiren konularda pragmatik yaklasimlardan kaçinmalarina ihtiyaç duyuldugunu söyleyen Hakan Dedeoglu sözü söyle açti:

Halkla iddialasmayin, sürece katin “Çöplük yerini seçerken de planlara samimiyetle sahip çikmak çöp sorununu çözüm yoluna sokmak demek olacaktir. Böylece çöpün ne sekilde degerlendirilecegi konusunda ve geri dönüsümle ilgili olarak ileriye dogru adim atmak imkani da dogacaktir. Çünkü yer seçimiyle çöpün degerlendirilmesi birbiriyle yakindan ilgili iki seçimdir. Sonuç olarak, TEMA Vakfi'nin, bölgemizde ve Lüleburgaz özelinde sessiz sedasiz onaylanan planlara iliskin tavri açilan davalardan ve gerçeklestirilen eylemden bellidir. Bu tavri ve destegi Eskitasli Köyü muhtarimiz basta olmak üzere halkimiz da çok iyi bilmektedir. Bu noktada yöneticilerden beklentimiz, halki yakindan ilgilendiren konularda onunla iddialasmak yerine halkin sürece katilimini mümkün kilmalari ve alacaklari kararlarda dürüst olmalaridir. Demokratik kitle örgütlerinin tüm dünyada oldugu sekilde gelismeleri yakindan izlemesinin anlami budur. Çagin gerçekleri de buna isaret etmektedir.”