ÇARPICI BIR BILGI VE DÜSÜNDÜRDÜKLERI

Bilgiyi büyük ihtimalle bir kaç yil önce dosyalarim arasina koymusumdur. Geçmiste neler kaldigini arastirirken gazete haberi elime geçti. Bu haberdeki bilgiyi sizinle paylasmanin yararli olacagini düsündüm. Biliyorsunuz islam'da cami dindarlarin, inanan insanlarin belli zamanlarda toplandiklari yerlerdendir. Yahudi Havra'da, Hiristiyan Kilise'de, Müslüman Cami'de ibadet eder.
Peygamberlerin ve dinlerin ortaya çiktigindan beri insanlar kendilerine ibadet yeri bulmuslardir. Bundan sonra da bulacaklardir. inançli insan bunu bastan beri yapmistir ve bundan sonra da yapmaya devam edecektir. insan için buna ihtiyaç vardir. HiristiyanliIgin 350 yila yakin yasak oldugu zamanlarda bile insanlar magaralarda, daglarda, bozkirlarda, oyma kayalar içerisinde ibadet yolunu bulmuslardir.
Müslümanlikta Cami Dindarligi ve cami olmasi önde gelir. Bizim insanimiz camiye geleni gelmeyenden, gelemeyenden daha fazla inançli kabul eder. Özellikle Cuma günleri camiye gelmek daha anlamli bulunur. Çünkü o gün Peygamberin ümmeti camilerde bilgilenme imkani bulmaktadir. Cuma günleri bilgilenmek bir gelenek olmustur. Bu nedenle imamin elinde bir Hutbe bulunmasi ya da kendisinin bilgi sahibi olmasi esastir. Yillar önce Ankara'da Diyanet isleri Baskanligina ugrayip aldigim çesitli din kitaplari hala kütüphanemdedir. Müslümanlikta okumak bir buyruktur, bir emirdir. sunu bunu yapmiyorsak hiç degilse "Oku", Ayetinin geregini yerine getirmeyi bilgiyi paylasmak suretiyle bir sevabin içinde bulunmak gerektigini düsünüyorum.
Osmanli Devleti bir Sülale devleti oldugu kadar, ayni zamanda Teokrat bir devletti. Halife padisahlarin hiçbiri Hacca gitmemis olsalar bile bu böyleydi. Ama Osmanli, Müslümanligi yaymada, nereye gittiyse din ile devleti birlikte oraya götürmede büyük rol oynamistir. Her gittigi yere cami yapmistir. Mesela 1350'li yillarda Anadolu yakasindan Trakya (Rumeli) yakasina geçen Osmanlilar fetihten 34 yil sonra ilk camiyi 1384 yilinda Kirklareli'nde kurmuslardir. Fakat buna ragmen 1920 yilinda Osmanli Devleti fiilen ve huken son buldugu zaman Osmanli topraklarinda cami sayisi bugünkü kadar degildi. Bir bilgiye göre Osmanlinin egemen oldugu yerlerde cami sayisi 19-20 bin dolayindaydi. Cumhuriyet Döneminde ise cami sayisi 80 binin üzerine çikmistir. Birkaç yil önce Diyanet isleri Baskanliginin Gazi Üniversitesine yaptirdigi bir arastirmaya göre bu sayi 76 bin 85 idi. Bu arastirma ortaya bazi çarpici bilgileri de önümüze koymustur.
Söz konusu arastirmaya göre Türkiye'de, yani arastirmanin yapildigi yillarda 76 bin 85 caminin 71 bin 85'i yil boyu, 1424'ü belli mevsimlerde, 2 bin 919'u ise sadece Ramazan ayinda ibadete açiktir. Türkiye'deki camilerin 1494'ü ise tamamen ibadete kapali bulunmaktadir. Bu camilerin cemaat sayisi ortalama olarak Cuma namazlarinda 7, bayram namazlarinda ise 6 olarak tespit edilmistir. Bundan bir süre önce ise sayin Basbakan 7 bin caminin imami olmadigini söylemistir. Saniyorum geçen zaman içersinde Türkiye'de imamsiz cami kalmamistir. Bu iktidarin öncelikli islerinin basinda bu gelmektedir. Ancak öte yadan bugün Tasimali Egitim gerekçesiyle 30 binin üstünde köyün okulu kapali, ögretmeni yoktur. Basbakan bu gerçegi söylememektedir. Oysa ileri ülkelerdeki egitim anlayisinda, egitim isteminde tasimali egitim diye bir sey yoktur. Bizdeki sey göstermeliktir, aldatmaca bir hizmettir.
1923 yilinda Cumhuriyeti kuranlarin ilk hedefi caminin yanina okulu koymak, imanin yanina ögretmeni göndermekti. Bu politikaya çok partili hayata geçinceye kadar büyük özen gösterilmistir. Ancak sonraki zamanlarda ve bugün ikibariyle ülkede hem okul, dersane hem de ögretmen açigi meydana gelmistir. Milli Egitim Bakanligi sözlesmeli ögretmen ile durumu idare etmeye çalismaktadir. Dünyanin hiçbir yerinde sözlesmeli ögretmen diye bir sey yoktur. Okullarinda ögretmen yetistirirsin, okula tayin edersin, vakti geldiginde emekli edersin. Sözlesmeli ögretmen emekli olduktan sonra bir yerde çalisan ögretmendir. Ögretmenlikte aslolan meslektir. Ögretmenlik mesleginden olmayani sen sinifa sokarsan senin gelecegin karanliktir. Kim kimi aldatiyor. Hadi canim sende. Bu halkin çocuklarini egitimsiz, bil-
NOT Bu yazi önemine binaen Tekirdag Yeni inan Gazetesinden alinti yapilmistir.
nazifkaracam@gazetetrakya.com