Türkiye, Cumhurbaskanligi seçimine odaklanmis görünüyor. Bunu kimseler ve kesimler demokrasinin dogal sonucu olarak görüyorlar. "Demokrasiler de Cumhurbaskanligi için de mücadele yapilir" diyorlar.
Ancak Türkiye'de Cumhurbaskanini halk seçmedigi halde mücadelenin içine halkin girmis olmasi, olaya bir baska anlam kazandirmis bulunmaktadir. Çankaya'yi ele geçirmek isteyen ZIHNIYET â?~in olayi TABAN ile ilintili hale getirmis olmasi ve sivillesmis eski askerlerin seçim üzerine yüksek dozda konusmaya baslamis olmalari Çankaya'ya yeni boyut kazandirmistir. Iktidar ise, "Çankaya'ya çikmaz isek tabani kaybederiz" demeye baslamistir. Demek oluyorki iktidarin tabani için de Çankaya önemli dir. Olay halkin önüne böyle konulunca diger kesimlerin tabanlari da hereketlenmis, meydanlara çikmis, seslerini yükseltmeye baslamis bulunmaktadirlar.
Bu defa Çankaya Olayi niçin bu kadar, halki da içine alacak hale gelmistir? Taban ile tavanin bir seçimde bulusmasinin nedeni ne olaki ..? Bu sorularin yanitlarinin verilmesi gerekir.
Fransiz basini Türkiye'de Cumhurbaskanligi makami ile mekanini LAIKLIÄzIN KALESI olarak nitelendirmistir. Bazi dis basin da Türkiye'de Cumhurbaskanligi seçiminin Atatürk'ün Mirasi üzerine yogunlastirildigini yazmistir.
Bu tespit ve degerlendirmelerden anlasiliyorki dünya Türkiye'de bu seferki Cumhurbaskanligi seçimini muhafazakârlar ile ilercilerin Laik Cumhuriyet'in son kalesi üzerine mücadelesi biçiminde görmektedir. Çankaya, sag uçtaki muhafazakârlarin eline geçerse Karsi Devrim sürecinde hem Çankaya hem de Laik Cumhuriyet'te önemli gedikler açilmis olacaktir. Dis basinda bu endise görülmektedir.
Bir kere sunu kabul etmek lazimdir. Atatürk'ün Mirasi irtica ile baslayan baslayan çok partili hayatta hep yara alarak, surasindan burasindan çekistirilerek bugüne gelmistir. Darbeler, ihtilaller, müdahaleler hep bu yaralarin kapatilmasi, hiç degilse tedavisi, önlenmesi için yapilmistir. Her seferinde ATATÜRK ve ATATÜRKÇÜLÜK adina çikilmistir. Fakat bugün görülmüstür ki Karsi Devrim Çankaya'ya dayanmistir. Tabii bizim, daha dogrusu Prof. Dr. Çetin Yetkin gibi bir takim siyaset bilimcilerin Karsi Devrim diye söyledikleri hareket ATATÜRKÇÜ ÇIZGI den sapmalardir. Bu sapmalar öyle hale gelmistirki AYDINLANMA SÜRECI'nin sonunda Türkiye karanlaga, irticanin pençesine düsmüstür. Bize göre bu sefer Çankaya'yi geçmisten daha önemli kilan budur. Gerçi geçmiste Süleyman Demirel Turgut Özal Çankaya'ya Türkiye'nin muhafazakarligini tasimislardir ama onlarin dayandigi TABAN bugünkü iktidarin tabani kadar Uçta bir Muhafazakâr kesim degildi. Türkiye'nin aydinligini, aydinlatmacilarini bu kadar korkutmuyordu. Çünkü bunlarin arkalarinda Laik Rejim baglaminda korkutucu ve sert söylemler yoktu. Gerçi türbanin meclise girmesi girisimi olmustur ama Çankaya'ya çikmasinin da bir gün mümkün olacagi düsünülmemistir. Simdi ise bu endise vardir.
Sunu düsünüp görmemiz lazimdir. Bu seçmen kitlesi ve demokrasi anlayisi, Türkiye'yi geleneksel yönetim biçimi böyle giderse simdi degilse bile önümüzde ki süreçte Laikligin Son Kalesi dedigimiz Çankaya düsmeye namzettir. Bu gidisle önümüzdeki süreçte halk buna da alisacak, alistirilacaktir. Bundan hiç kuskunuz olmasin, Özal, "Sana alisamiyoruz" diyenlere, "Alisirsiniz alisirsiniz". demistir! Alismadik mi? Amerika'da oturan Türkiyeli bir din adami "Korkutmadan, zamana yayarak" demiyor mu? Iste o süreç isliyor ve bunu herkes bilerek görerek seyrediyor.
Türkiye'de demokrasiyi LAIK ZEMIN'e oturtmak elbet kolay degildir. Hiçbir Islam ülkesinde olmayani Türkiye Atatürk Devrimi ile yapmistir ve yapmaya devam etmektedir. Muhafazakar, gelenekçi kesim içinde yer alan bir takim asiri uçlarin Atatürk Düsmanligi bundan ileri gelmektedir. Bunlarin bir gün Çankaya'ya çikabilecekleri düsünülmektedir. Elbet bu gerçeklesirse Atatürk'ün Mirasi tümden bitmis olacaktir. Böyle bir ihtimal düsünüldügü için endise, telas bundandir. Onikiye bes kala Türkiye'yi irticanin elinden kurtarmak mümkün olurmu bilmiyorum. Dilerimki sagcisi da solcusu da, ilercisi ve gericisi de sag duyulu hareket eder, Türkiye daha fazla bir Rejim Bunalimi'na düsmüs olmaz.
Görelim Mevla Neyler / Neylerse Güzel Eyler..
nazifkaracam@gazetetrakya.com
NE ARAMIŞTINIZ ?
ÇOK OKUNANLAR
-
Uçmakdere hafta sonu yamaç paraşütü tutkunlarını ağırlıyor
04 May 2025 -
31. Kırklareli Uluslararası Kakava Festivali Başlıyor
14 May 2025 -
Umutlu Yarınlar Anaokulu'nda 23 Nisan Coşkusu
23 Nis 2025 -
Tekirdağ YEDAM tanıtıldı
05 May 2025 -
Tekirdağ'da üreticiler buğdayda rekolte kaybı yaşamamak için yağış bekliyor
06 May 2025 -
Meriç Nehri'ndeki kürek yarışları Edirne'nin turizmine katkı sağlıyor
04 May 2025
ÇOK YORUMLANANLAR
-
Tekirdağ'da uyuşturucuyla yakalanan 11 şüpheli gözaltına alındı
17 May 2025 -
Kırklareli'nde öğrencilere yönelik "taş denge sanatı" etkinliği düzenlendi
19 Nis 2025 -
Kırklareli Valisi Turan, Misinli Mezardere-1 sondaj kulesinde incelemede bulundu
19 Nis 2025 -
Trakya'da zirai dondan etkilenen alanlarda hasar tespit çalışmaları sürüyor
19 Nis 2025 -
Edirne'de lise öğrencileri ağrı hissi yoksunluğu hastalarına akıllı eldiven tasarladı
19 Nis 2025 -
Keşan'da yüzlerce fidan toprakla buluşturuldu
19 Nis 2025
Son Yorumlar
- Küçük insanlar kişileri, Normal insanlar olayları, Büyük insanlar fikirleri tartışırlar: gayet güzel komposizyon ödevim vardı çok yardımcı oldu sağolun...
- KIRKLARELİ'NİN SU KAYNAKLARI ÜZERİNE: https://plusone.google.com/_/+1/confirm?hl=en&url=https%3A%2F%2Fwww.gazetetrakya.com%2FHahttp://www....
- KIRKLARELİ'NİN SU KAYNAKLARI ÜZERİNE: https://plusone.google.com/_/+1/confirm?hl=en&url=https%3A%2F%2Fwww.gazetetrakya.com%2FHahttp://www....
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol