Kırklareli İl merkezinde sayıları 80’i geçen büyük marketler, ucuz ürünlerinin yanına bir de kampanyalarını ekleyince, uzun yıllardan beri ilimizde bir kültür haline gelen halk pazarlarını oldukça zor durumda bırakıyor.
Pazaryerlerine yakınlığı ile dikkat çeken bazı büyük marketler, özellikle ilimizde halk pazarlarının kurulduğu Çarşamba ve Cumartesi günleri manav reyonlarında halk günü adıyla yaptıkları büyük indirimlerle, sebze, meyve ve kuru bakliyat satan pazarcı esnafını satışlarını durma noktasına getiriyor.
Konu hakkında gazetemiz muhabirlerine açıklamalarda buluna Kırklareli Seyyar Pazarcılar Odası Başkanı Resul Yıldırım, bu sorunun Türkiye genelinde kanayan bir yara olduğunu ve pazarcı esnafının, meyve, sebze ve kuru bakliyat konusunda büyük bir mücadele verdiğini belirterek, "Esnafın mücadelesini adı ayakta durabilme mücadelesidir. Marketler ülke çapında işletmeler olduğundan meyve ve sebze gibi ürünlerin ülke genelindeki şubelere dağıtımını kolayca sağlayabiliyor. Fiyatlarını da işletmenin büyüklüğüne göre belirliyorlar. Bir de bulundukları illerdeki halk pazarlarına denk gelen günlerde büyük indirimler yapıyorlar. İlimizde de bu durum Çarşamba ve Cumartesi günleri yaşanıyor" dedi.
"Çarşambaya özel, Cumartesiye özel mantığı son derece yanlış"
Büyük marketlerin bu halk pazarının kurulduğu günlerdeki indirim tutumlarını eleştiren Yıldırım, bunların pazarcı esnafının satışlarına doğrudan olumsuz olarak yansıdığını ifade ederek, "Çarşambaya özel, Cumartesiye özel mantığı son derece yanlış bir mantık. Büyük marketlerin amacı halka hizmet etmekse, bu halk günlerini haftanın tüm günleri yapsınlar. Her günü halk günü yapıp bir fiyat belirlesinler. Çarşambaya özel denildiği zaman, bu halk pazarıyla bir rekabet ortamı oluşuyormuş havası ortaya çıkıyor. Ortaya çıkan durum gerçekten sıkıntılı bir durum. Çarşambaya Özel veya Cumartesiye özel ibareleri için burada mülki amir konumundaki belediyenin, marketlerdeki yetkili kişileri uyarması lazım." diye konuştu.
"Büyük marketler şehir içinde
mantar gibi türemeye başladılar"
Büyük marketlerin oluşturdukları zincirleme işletmeler sayesinde kolayca piyasaya girdiklerini belirten Yıldırım bu marketlerin şehrin dışında kurulması gerektiği ifade ederek şunları söyledi: " büyük marketler kurulurken bunlar için şehir dışına gelecek şekilde bir mesafe belirlenmeli. Ama ne yazık ki büyük marketler artık mantar gibi türemeye başladılar. Mahallelerin köşelerine kadar yerleştiler. Bizim bakkal ama diye tabir ettiğimiz noktalara kadar ulaşmaya başladılar. Bir de yaptıkları kampanyalar sayesinde küçük esnafları ve pazarcı esnaflarını eritiyorlar. Bu durumun önüne geçebilmek için ruhsatlandırma konusunda düzenlemeler yapılmalıdır."
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol