Gazetemizin 12 Kasim 2010 tarihindeki baskisinda manset haber olarak yayimlanan iddialarin yankilari sürüyor. Kirklareli'de taekwondo sporunu önemli noktalara tasiyan ve yetistirdigi sporculardan birçogunu, Türkiye ve Avrupa sampiyonalarinda dereceye sokan eski milli antrenör Yasar Cihangir hakkindaki iddialar, spor kamuoyunu karistirdi. Iddialarin hedefindeki isim Yasar Cihangir de suskunlugunu bozdu ve milli taekwondocu Fulya Yildizdal'in velisi Ahmet Yildizdal'in açiklamalarina yanit verdi. Cihangir, "Bunlara iddia degil tamamen iftiradir" dedi.
12.11.2010 tarihinde Milli taekwondocu Fulya Yildizdal'in babasi Ahmet Yildizdal'in zehir zemberek iddialarina eski taekwondo antrenörü Yasar Cihangir'den cevap geldi. Kendisiyle görüstügüm Cihangir, bazi sporcularin önünü kesip, bazilarina menfaat sagladigi yönündeki iddialar hakkinda su açiklamayi yapti: " Ben onca emek harcayarak yetistirdigim sporcumun önünü niye keseyim. Onlarin basarisi benim basarimdir. Sporcularimdan bu güne kadar bes kurus menfaat talep etmedim. En ufak hediye almadim. Buna iddia sahibi olan kisi de dahildir. Antreman disiplinine ve kurallarina uymayarak salondan uzaklastirilan birkaç velinin serzenisi ve hayal aleminde yasayarak senaryolar üreten ve imzalarini aldigi 3-5 kisiyle bana iftira atmaya çalisanlarin çamurlaridir. Ayrica iddia sahibinin imzalarini aldigini iddia ettigi su anda aktif spor içerisinde olmayan kisilerden aldigi imzalardir.
Ben hiçbir sporcuma küfür edecek kadar cahil biri degilim. Zaten öyle olmus olsa salonda izleyici olarak bulunan veliler buna müdahale ederdi. Her antrenmanda 30- 40 sporcu bulunuyor. Bunlara söz geçirmek ve disipline etmek adina sert davranmisimdir. Ama iddia edildigi gibi küfür ve hakaret asla olmamistir. Yasar Cihangir olarak hiçbir sporcuma ayricalik tanimadim. Prensiplerimden taviz vermedim. GSGM tarafindan benden olimpiyatlara hazirlamak ve maddi yardim yapilacak bir sporcu ismi istendi. Bende salonumda bulunan milli olmus bes sporcunun içinden bana iftira atan sahsin kizi Fulya Yildizdal'in ismimi vererek 2012 olimpiyatlarina kadar maas almasina önayak olup yardimci olarak menfaat sagladim. Ama sahsima degil, bana asilsiz iftiralar atan kisinin kizina. 21.07.2007 tarihinde gazetenize vermis oldugum beyanatta Fulya Yildizdal'in babasinin asgari ücretle çalistigini, üç kardes olduklarini, yardima muhtaç olduklarini söyleyerek kamuoyundan bunlara yardim edilmesini destek olunmasini istemistim. Karsiliginda bu çirkin iftiralari bulmusum. "
Cihangir Maçlara giderken sporcu velilerinden toplanan paralar ve belediye yardimi iddialari için de turnuvalara giderken 2007 yilina kadar hiçbir veliden para talep edilmedigini, ücretlerin Gençlik Spor Il Müdürlügü tarafindan karsilandigini söyledi. 2007 yilinda Cihangir taekwondo kulübü kurulduktan sonra 16 resmi maça gidildigini ifade eden Cihangir, bunlarin 5 tanesine GSIM tarafindan hiç para ödenmedigini, geri kalan 11 maça da ödenen paranin masraflarin ancak yarisini karsilayabildigini kaydetti. Bu yüzden velilerden para toplansa da bu paralarin nerelere harcandiginin kayitlarda oldugunu belirten Cihangir, gidilen yerlerde de devletin kurumlarinda, misafirhanelerde kalarak en az harcamayi yaptiklarini ve maçlar sürecinde harcanan paralarin hesabi yapilarak kalan paralarin da velilere iade edildigini söyledi.
Cihangir belediye yardimi hakkinda da Encümen karariyla Belediye'den üç defa mazot alindigini bu mazotun da 2008-2010 yillari arasinda on alti karsilasmanin bazilarinda kullandiklarini, bu mazotunda sporculara maç basina 15-20 lira katki sagladigini belirtti.
90-100 sporcudan aidat alindigi, sporcularin kullandigi malzemelerinde kendilerine pahali satildigi konusundaki iddialar hakkinda da Cihangir " Aidat alinan üye sayisi 32 kisidir. Iki ya da üç kardes olan sporculardan da 30 degil 20 lira aidat aldik. Muhtaç ve fakir 8-10 ögrenciden de aidat alinmamistir" diyerek, iddia sahibi Yildizdal'dan da iki kizi da sporcu oldugu için 20 lira aidat aldiklarini ifade etti. Salonda 90-100 sporcu olmadigini da söyleyen Cihangir. Lisansli 75 sporculari oldugunu, bu sayiya tayin nedeniyle giden ve sporu birakanlarin da dahil oldugunu söyledi. Elbiselerin pahali satilmasinin da dogru olmadigini söyleyen Cihangir "Sporcu elbisesi 50 liraya satilmamistir. 15 liradan satin alinmis, üzerine kargo ücreti konarak 30 liradan sporculara satilmistir. Kusak sinavlari da üç ay degil, dört ayda bir yapilmistir. Iddialarin sahibi Ahmet Yildizdal kulübümüzün Denetim Kurulu Üyesidir. Hesaplari bütün detaylariyla inceleyip 20.05.2010 tarihindeki genel kurulda imzalayip beni ibra etmistir" dedi.
15-18 Kasim 2007 tarihinde Konya'da yapilan Kulüpler arasi Türkiye sampiyonasinda Yasar Cihangir'in gece geç saatte otelden çikip otele döndügünde ise 600 lira kaybetmis oldugu ve bu parayi sporculardan tahsil ettigi hakkindaki iddiaya da Cihangir su cevabi verdi: " Adi geçen maçta sporcularimla otelde degil, Konya Kara Yollari misafirhanesinde kaldik. 600 lira kaybettigim dogrudur. Geç saatte misafirhaneden ayrildigima gelince, o gece Taekwondo Federasyon Baskani Metin Åzahin'in Devlet Konuk evinde verdigi yemege kulüp idarecisi Åzadi Uysal'la birlikte gittik. Yemekli toplanti uzayinca misafirhaneye geç döndük. Bu kaybettigim 600 lirayi sporculardan istedigim tamamen yalan beyandir. Abdurrahim Ergin, Buket Bircan, Umut Durgut, Nazmi Bil, Murat Aslan, Çiçek Cihangir, Nurefsan Åzakar, Muharrem Namlitepe ve Mertkan Köseogullari adli sporcular Konya'daki turnuvaya katilmis sporcular olup, kendilerinden kaybedilen paranin istenmedigine dair imzalari bulunmaktadir"
Kalp rahatsizligi nedeniyle askerligini yapmadigi, kalp hastasi olan bir insanin taekvon-do gibi agir bir sporu nasil yaptigi ve diplomasinin bile saibeli oldugu seklindeki iddiaya da Cihangir'in yapmis oldugu açiklama: " 1974 yili Kasim ayinda askere gittim. Besbuçuk aylik askerken kalp rahatsizligi geçirdim. Ana damarlarimin birinde tikaniklik oldugu doktor raporu ile sabitti. Rahatsizligim sebebiyle terhis edildim. Daha sonra Cerrahpasa Tip Fakültesi'nde gördügüm üç aylik tedavi ile sagligima kavustum. Spor yapmamda bir engel olmadigi raporu düzenlendi. Normal hayatima döndüm.
Diploma konusunda da, 1992 yilinda Aksaray'da açilan kursa katilabilmek için siyah kusak almis olmak ve 1. Dan sahibi olmak sarti araniyordu. Siyah kusak sahibi ve 1 dan sahibi olmasa da aktif olarak antrenörlük yaptigini belgeleyenlerde bu kariyer aranmaksizin kursa katilabiliyordu. Bende aktif olarak bu isi yaptigimi belgeleyen evrakla kursa katildim. Kursta basarili oldum ve diplomami aldim. Siyah kusagim ve dan'im olmadigi dogrudur. Almaya gerek duymadim. Çünkü bunlar manevi etiketten baska bir sey degildir, hiçbir degeri yoktur. Sadece taekvon-do içinde olanlari kendilerine unvan yakistirmak için aldiklari bir payedir. Dan alinmasi da mecburi degildir. Olmamasi da spor yapmaya engel degildir. Eger gerekli görseydim veya mecburiyet olsaydi seve seve alirdim. Ben Türkiye Taekvon-do Federasyonu Dan Sinav Komisyonu üyesiyim. Istanbul'da yapilan dan sinavlarinda defalarca sinav komisyon baskanligi yaptim. Benim dan alabilmek için ögrettigim hareketleri yapan ögrencilerim dan aliyor. Baskani oldugum sinavdan ben dan alamiyorum. Bu çocukça iddialara cevap vermek inanin agrima gidiyor"
Cihangir, kulüp demirbaslari ve laptop bilgisayar konusunda da sunlari söyledi: "Ekli tutanaktaki demirbas malzemeler antrenör Savas Ergin'e teslim edilmis olup, ayrica 60 takim taekvon-do kiyafeti ile 40 çift ayakkabi satin alinarak velilerin gözü önünde sporculara dagitilmistir. Kulübümüze ait 2 yillik bilgisayar, monitör ve yazici 25.09.2010 tarih ve 41 nolu yönetim kurulu karariyla satisi kararlastirilmis ve Sabri Çakar'a satilmistir. Elde edilen meblag kulüp gelir defterine 01567 nolu dernek gelirleri alindi makbuzu ile kayit edilmistir. Hakkimdaki, iddialar asilsizdir. Hepsi iftiradan ibarettir"
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol