Saglik-Sen Kirklareli Åzubesi'nin 1. Olagan Genel Kurulu yapildi. Mevcut Åzube Baskani Osman Uzun'un hazirladigi tek liste ile gidilen seçimlerde Uzun, "Bundan sonraki hedefimiz ilimizde Saglik Sen'i yetkiye tasimaktir" dedi.
Memur Sen'e bagli Saglik ve Sosyal Hizmet Çalisanlari Sendikasi (Saglik-Sen) Kirklareli Åzubesi 1'nci Olagan Genel Kurulu Akkuskaya Otel'de Cumartesi günü yapildi. Sendikanin ilk Olagan Genel Kuruluna; Saglik Sen Genel Baskan Yardimcisi Mevzuat ve Toplu Sözlesme Sekreteri Mustafa Kulluk, Memur Sen Il Baskani Selahattin Karanfil, Memur Sen'e bagli sendikalarin Tekirdag, Edirne, Istanbul ve Kirklareli Åzube Baskanlari, Kirklareli Devlet Hastanesi Bashekimi Ceylan Yoldas ve Lüleburgaz Devlet Hastanesi Bashekimi Yusuf Erbilen, Tekirdag Devlet Hastanesi Müdürü Ridvan Yavuz, AK Parti Il Baskani Emin Tunç, Merkez Ilçe Baskani Hamit Orakçi, Il Kadin Kollari Baskani Hazel Yolgiden, sendika üyesi saglik çalisanlari katildi. Divan Baskanligini Genel Merkez Teskilat Sekreteri Murat Özdemir'in yaptigi Genel Kurul'da Katip Üyeliklere Kirklareli Halk Sagligi Müdürlügü'nde görevli Orhan Uslan, Tekirdag Åzube Baskani Yunus Dogan ve Edirne Åzube Baskani Erhan Turan getirildi.
Divan'in olusturulmasinin ardindan konusan Divan Baskani Genel Merkez Teskilat Sekreteri Murat Özdemir, "Gerçekten burada imkânsizi basaran bir teskilat ve gecesini gündüzüne katan, üyelerinin sikintilari ile dertlenen bir teskilati ve semeresini bugün burada görecegiz insallah. Åzahsim ve Genel merkezimiz adina burada olanlara tesekkür ediyorum" dedi. Özdemir'in konusmasinin ardindan gündeme geçilerek saygi durusunda bulunuldu. Istiklal Marsi'nin okunmasinin ardindan sendikanin tanitim videosunun gösterimi yapildi.
Divan tarafindan Olagan Genel Kurula gönderilen telgraflarin okunmasinin ardindan Saglik Sen Kirklareli Åzube Baskani Osman Uzun bir konusma yapti.
Saglik-Sen'i Kirklareli'nde yetkili sendika yapacagiz
Uzun, konusmasinda Saglik Sen ve Memur Sen ailesi adina Olagan Genel Kurul'a katilanlara tesekkür ederek, mutluluk duydugunu ifade etti. Saglik-Sen camiasi olarak bir hizmet yarisinda olduklarini söyleyen Uzun, "Önemli olan bu hizmet gönüllülerinin içinde yer almak, bu yapiya bir tas koyabilmektir. Saglik-Sen kuruldugu günden beri ilkeli, kararli mücadelesi ve dik durusuyla her geçen gün büyümeye devam etmektedir.
2009 yilinda yönetim olarak göreve basladigimizda 25 üye ile yola çiktik. 2010 yilinda 183, 2011 yilinda 415 üye ile sube olma sayisina ulastik. Bu yil Mart ayi itibariyle 600 üye sayisina emin adimlarla ilerlemekteyiz. Bu noktaya ulasirken bizlere destek veren genel merkezimize, tüm üyelerimize, temsilcilerimize ve yönetim kurulumuzdaki arkadaslarima tesekkür ederim. Bundan sonraki hedefimiz ilimizde Saglik Sen'i yetkiye tasimaktir.
Bununla birlikte bir sivil toplum kurulusu olarak ülkemizin tüm sorunlarinin çözümüne katkida bulunmak ve çagdas demokratik bir hukuk devleti olmak için üzerimize düsen tüm sorumlulugu almaya devam edecegiz" diye konustu.
Yeri geldigi zaman sokaga inmesini de biliriz
Osman Uzun'un konusmasinin ardindan söz alan Memur - Sen Kirklareli Il Baskani Selahattin Karanfil, 600 bine yaklasan üyesi ile Memur - Sen'in Türkiye'nin en büyük sivil toplum teskilati oldugunu belirtti. Türkiye'de 11 sendikanin su anda 7'sinde yetkili olduklarini anlatan karanfil, kalan 4 sendika içinde yetkiyi alma mücadelesini sürdürdüklerini kaydetti. Türkiye'yi dünya ölçeginde olmasi gereken yere tasiyacaklarini ifade eden Karanfil,
"Ülkemiz hizli bir degisimi, hizli bir gelisim yasiyor. Bu hafta içerisinde iki kanun yürürlüge girdi. Bu kanunlarin yürürlüge girmesinde Memur- Sen'in büyük katkisi büyük emegi vardir. Bunlardan biri 4+4+4 modeli yani Egitimde Yeni Yapilanma Yasasi bir digeri de Toplu Sözlesme Yasasi. Yeni Egitim Yapilanmasi modeli 18'nci Milli Egitim Åzurasi'nda Egitim-Bir Sen'in önerisi ile gündeme gelmis, tartisilmis ve bugünde yasalasmistir. Toplu sözlesme yasasi 12 Eylül Referandumunda Memur Sen'in "Evet" mücadelesi ile gündeme gelmis ve bugün yasalasmistir. Åzimdi Toplu Sözlesme Masasina 12 Eylül Referandumuna "hayir" diyenlerde oturmak istiyor. Bu yasa çikmissa Memur-Sen'in büyük mücadelesi ile çikmistir. Bu sunu gösteriyor ki Memur-Sen'in yaptigi çalisma hedefini buluyor. Biz sendikaciligi sokak sendikaciligi, sokaga hapis eden, sokakta baska bir sey tanimayan degil biz sendikaciligi hükümetlerin, toplumlarin önünü açan, hükümetlere ve toplumlara proje sunan sendikaciligi yapiyoruz. Yeri geldigi zaman Memur Sen sokaga inmesini de bilen bir sendikadir. Buradan Hükümete sesleniyor, Toplu Sözlesme Masasi'nda memurlara ve memur emeklilerine bir motivasyon, bir tesvik yapin ve bu kesimin mali ve sosyal haklarina sahip çikin diyor ve istiyoruz. Ve bunun da mücadelesini masada verecegiz" seklinde konustu.
Türk tarihinde ilk kez kamu görevlilerine toplu sözlesme hakki tanindi
Açilis konusmalari bölümünde daha sonra söz alan AK Parti Kirklareli Il Baskani Emin Tunç, Türkiye'de sendikaciligin tarihi ve geldigi nokta üzerine açiklamalarda bulundu. 1995 yilinda saglanan Anayasal Sendika hakkinin DYP, SHP, CHP koalisyonu döneminde gerçeklestirildigini, bu hakkin kullanimi ise 2001 yilinda DSP-MHP-ANAP koalisyonu tarafindan halen yürürlükte olan 4688 Sayili Kamu Görevlileri Sendikalari Kanunu ile saglanabildigini kaydeden Tunç, Kanunun uygulanmasi sirasinda 8'i AK Parti döneminde olmak üzere yapilan toplam 9 görüsmede elde edilen kazanimlarin hiçte küçümsenmeyecek düzeyde ve ölçüde oldugunu söyleme gerektigini vurguladi. Tunç saglanan kazanimlara örnekler vererek söyle konustu;
"Örnegin tasarrufun tesviki fonunda biriken paranin nemalari ile birlikte hak sahiplerine ödenmesi, konut edindirme yardimi hesaplarinda biriken paranin hak sahiplerine ödenmesi, 1991 yilindan sonra göreve baslayan devlet memurlarina ilave derece verilmesi ve disiplin cezalarinin affedilmesi, aile ve çocuk yardimi ödemelerinin arttirilmasi, sendikali kamu çalisanlarina toplu sözlesme primi ödenmesi, kamu görevlilerinin izin sürelerinin arttirilmasi, 216 bin isçinin kadroya geçirilmesi, 4 B'li 200 bin sözlesmeli personelin kadroya geçirilmesi sayilabilir.
Sonuç olarak demokratik toplumlar çogulcu ve örgütlü toplumlardir. Sendikalarin örgütlenmesini kolaylastirmak ve farkli talepleri kurumsallastiran sistem içerisinde güçlendirmek demokratik sistemi güçlendirmek demektir. Demokrasi genellikle halkin yönetimi olarak tanimlanir hal bu ki demokrasi özgür halkin yönetimidir. Özgürlük temel degerdir bu yüzden halkin özgürce örgütlenip özgürce taleplerini dile getirmesi esastir. Sendikalarda tam bunun varlik sarti ve ürünüdür. Siyasal ve Anayasal tarihimizin en önemli kilometre tasi 12 Eylül 2010 Referandumu dur. Sendikal haklarin güçlendirilerek demokratik toplumun olusturulmasini modernize eden 12 Eylül 2010 tarihli Anayasa Degisikligi Referandumu gerçekten önemlidir. Yapilan bu degisikliklerle Türk tarihinde ilk kez kamu görevlilerine toplu sözlesme hakki tanindi."
Sorumlulugumuz tüm insanliga
Saglik-Sen'in 1'nci Olagan Genel Kurulu'nda son olarak Saglik Sen Genel Baskan Yardimcisi, Mevzuat ve Toplu Sözlesme Genel Sekreteri Mustafa Kulluk'un bir konusma yapti. Kulluk, konusmasinda su ifadelere yer verdi;
"12 Eylül 2010 tarihinde ülkemiz ve sendikacilik için çok önemli bir süreç yasadik. 12 Eylül 2010'da gerçeklesen referandumla ülkemizde askerin, yarginin iktidari sona erdi ancak su 18 aylik süreçte müsahede ettik bürokrasinin iktidari halen devam etmekte. 18 ay önce millet tarafindan kamu görevlilerine verilen toplu sözlesme hakki bürokratik iktidarin etkisi ile meclis tarafindan gasp edildi. Åzükür 11 Nisan 2012 tarihinde nihayet Resmi Gazete'de yayinlanabildi ve biliyorsunuz Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir yila memurlar maas zammi alamadan girdi. 2001 yilinda 4688 sayili Kamu Sendikalari Kanunu çikmisti. Bu kanun sendikalara yari dernek statüsünde imkân taniyan bir kanundu ve yaklasik 10 yildir bu kanunla sendikacilik yapmaya gayret sarf ettik. Haziran seçimlerinden sonra Çalisma Bakani Faruk çelik Baskanliginda olusan heyet Konfederasyonlar ile toplanti yapti. Bizimde yüzde 90 oraninda Konfederasyon olarak mutabakata vardigimiz bir taslak hazirladi. Bakanlar kurulunda bu taslak degisime ugradi ve sendikalarin olmazsa olmazlarindan hizmet kolu toplu sözlesmesinin yer almadigi bir taslakla karsilastik. Bu süreçte bu taslagi kabul etmemiz mümkün degildi. Zira üye varsa sendika var sendika varsa konfederasyon var.
Sadece konfederasyonlari muhatap alip sendikalari hiçe sayan bir yasayi kabul edemezdik. Nitekim kamu sendikaciligina yakisir ve ülkemizin demokratik anlayisina yakisir bir kanun çikmasi için mücadele verdik. Nisan ayinda resmi gazetede yayinlanan yasa ile yüzde 80-yüzde 90 kabul edebilecegimiz bir tasari ortaya çikti. Bugün Resmi Gazete'de yayinlanan sendikacilik adina kabul edebilecegimiz bir yasa. Yasanin çikarilmasinda emegi geçen Çalisma Bakanimiz Faruk çelik, Eski Genel baskanimiza ve Plan Bütçe Komisyonuna tesekkürlerimi sunuyorum.
Bir yasa için 3-4 aylik bir gecikmeyi gögüsledik. Sirada toplu sözlesme var. Çalisma Bakani dün açikladi 30 Nisan'a kadar taleplerimizi alip 30 Nisan'da toplu sözlesmeye gidiyoruz. 400 bin saglik ve sosyal hizmet çalisaninin hak ettigi haklara hak ettigi yasam kalitesine kavusabilmesi için toplu sözlesme masasinda elimizden gelen gayreti gösterecegiz. Toplu sözlesme masasinda üyelerimizden aldigimiz emaneti en iyi sekilde savunacagiz. Bizim sorumlulugumuz 400 bin saglik çalisanina, sorumlulugumuz 70 milyon insana, sorumlulugumuz tüm insanliga. Bu sorumluluk çerçevesinde mücadelemize devam edecegiz."
Konusmalar, Dilek ve Temenniler bölümlerinin ardindan seçimler geçildi. Saglik-Sen Åzube Baskani Osman Uzun'un hazirladigi tek liste ile gidilen seçimlerde Yönetim Kurulu; Osman Uzun, Zeki Dal, Yücel Ergin, Haldun Ulu, Ercan Yetis, Yusuf Özcan ve Metin Gündüz'den olusurken yeni yönetim yapacagi toplantinin ardindan görev dagilimi yapacak.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol