Bu sene yangınlar şarkılarda kalsın; Anız yakma, izmarit atma..

Mevsim normallerinin üzerinde seyir eden hava sıcaklıkları, kuru otların ve anızların bulunduğu alanlarda ciddi tehlikelere sebep oluyor. Özellikle izmarit, cam parçaları atılması sonucu yüksek sıcaklıkların etkisi oldukça büyük olabiliyor.

Lüleburgaz ve Babaeski ilçesinde meydana gelen yangınlarda, büyük emekler sonucu söndürülen yangınlarda can kaybının olmaması yüzleri güldürdü. İki ilçede birçok yerde meydana gelen yangınlara kısa sürede müdahale edilmesine rağmen zorlukla söndürüldü. Soğutma çalışmalarının da yapıldığı alanlarda büyük zararlar meydana geldi. Babaeski’de otoyola yakın mesafede meydana gelen yangın, trafik güvenliğini etkileyecek noktaya kadar ilerledi.
Farklı noktalarda meydana gelen yangınlara hızlı bir şekilde müdahale edilirken, çevre ilçelerden de destek ekipleri yangın söndürme işlemleri için desteğe geldi. İtfaiye ekiplerine, AFAD ve Orman İşletme Müdürlüğüne ait arazözler de destek verdi. Çiftçilerin de traktörleriyle yangın söndürme işlemlerine destek verdiği çalışmalar sonucu büyük bir facianın önüne geçilmiş oldu.
Sıcak havanın etkisiyle düşük nemin yangını söndürmeyi zorlaştırması, ekiplerin işini oldukça zorlaştırdı. Ayrıca yangının meydana geldiği alanlarda kuru otlar ve hasat sonrası kuru sapların bulunması bir diğer zorluk sebebiydi.
Cam ve izmarit atmayın
Hasattan sonra anız yakmanın, yollarda seyahat edenlerin cam, izmarit gibi yangına sebebiyet verecek maddeleri çevreye atmasının etkisi kuru otların bulunduğu alanlarda büyük riskler doğuruyor. Bir anlık dikkatsizliğin, ansızın başlayan ve hızlıca büyüyen yangınlara sebebiyet vermesi durumun kontrol altına alınmasını çok güçleştiriyor.
Bütün bir yıllık emeğin bir anda hiç olmasına sebep olabilecek yangınlar diğer yandan küresel ısınmanın bu denli yüksek olduğu süreçte doğal dengeyi de olumsuz etkiliyor. Toprakta bulunan canlıların ad sonu anlamına gelen yangınlara karşı, hep birlikte duyarlı olunması çağrısı yapan kurumlar özelikle anız yakımı, izmarit ve cam gibi maddelerin atılmaması gerektiğini dile getiriyor.
Soruşturma başlatıldı
Yangınların çıkma sebebinin bilmediği ifade edildi. Söndürme ve soğutma çalışmalarının ardından yangınların meydana gelme sebeplerinin öğrenilmesi için soruşturma başlatıldı. Olaylar ile ilgili kurumların gerekli çalışmaları dikkatle yürütüleceği bildirildi.
Anız yakmak geleceği yakmaktır
Anız, toprak içinde kalan bitki kökü, nadasa bırakılmaksızın ekilen tarla, mısır sapı, biçilmeden toprakta kalan saplar, tarla sınırındaki otlar, biçilen ekinin tarlada kalan sapına verilen addır. Hububat hasadından sonra, kısa sürede toprak hazırlığını tamamlamak, toprak işlemede kolaylık sağlamak, hastalık ve zararlılarla mücadele edilmesi, yabancı ot kontrolü, bitki artıklarını en ucuz maliyetle ortadan kaldırmak, hasat sonrası artıkların ekonomik bir değer taşımadığı düşünceleri ile çoğu zaman bir alışkanlık haline geldiği için yasak olduğu halde, anız yakma olaylarıyla karşılaşılmaktadır.
Anızın yakılması orman yangınları, telefon ve enerji iletim hatlarının yanması, sis oluşumu nedeniyle çeşitli trafik kazalarına yol açması, hasat edilmemiş komşu tarlalara yangın sıçraması, yakın köylerdeki hayvan barınaklarının ve yerleşim birimlerinin yanması gibi birçok riskleri ortaya çıkarmaktadır. Anız yakma sonucunda çıkan yangınlar, her yıl milyarlarca liralık maddi zararlara neden olmaktadır.
Anız yakmanın zararları sadece bunlarla sınırlı değildir. Anız yakmanın sayısız zararlarından bazıları şunlardır: Anız yangınları toprak içerisindeki faydalı canlıların ve topraktaki organik maddenin yanarak yok olmasına neden olur. Toprak organik maddesi yok edildiğinden, toprak verimliliği azalır, canlılarının beslenme ortamı yok edilir. Anız yakılan toprakta bitkilere yarayışlı besin maddeleri azalmakta ve zamanla toprağın verimliliği düşmektedir. Verimli tarım topraklarımız zamanla verimsiz çorak topraklar haline gelmektedir. Anız yakılması su ve rüzgâr erozyonunu artırmakta, bu nedenle toprağın en değerli üst katmanları rüzgâr ve su ile taşınarak yok olmaktadır. Anız yakma sonucunda doğal denge bozularak zararlı böcekler ve hastalıklar çoğalmaktadır.
Anız yangınlarına engel olmak amacıyla; biçerdöverle hububat hasadı, toprak yüzeyine yakın yapılmalıdır, böylece kalan sap miktarı az olacağı için çürümesi ve mikroorganizmalar tarafından parçalanması daha kolay olacaktır. Hububat hasadı yapıldıktan sonra biçerdöverin arkasında bıraktığı sap samandan oluşan namlular balya makinesi ile balyalanarak hayvan yemi olarak veya ahırlarda altlık olarak kullanılabilir veya sanayide kâğıt ve karton yapımında kullanılabilir. Namlu denilen bu sap ve saman tarladan uzaklaştırıldıktan sonra geriye kalan anız sap parçalayıcı makineler ile parçalanarak toprağa karıştırılmalıdır.
Bu şekilde bir toprak işleme ile anızın toprağa karıştırılması toprağa birçok fayda sağlar ve anız yakmanın doğuracağı zararlar da önlenir. Toprak işlemesiz tarım yapılarak tohum doğrudan anıza ekilebilir.
2872 Sayılı Çevre Kanunu kapsamında, anız yakanlara idari para cezası verilmektedir. Ayrıca anız yakma fiilinin orman ve sulak alanlara bitişik yerler ile meskun mahallerde işlenmesi durumunda ise bu ceza beş kat arttırılmaktadır. (T.Ö.Tamtürk)