Kirklareli Ülkü Ocaklari Il Baskani Muhammed Akin Yalçin, yaptigi basin açiklamasinda, atalarimizi unutmamamiz ve degerlerimizi korumamiz gerektigini belirterek, bu memleketin bir kefesinde canlarini ortaya koyan ülkücülerin bulundugunu önemle hatirlatti.
Yalçin açiklamasinda sunlari kaydetti; “Bu memlekette ezan dinmez diyen, bayrak inmez diyen, sehit ölmez diyen birilerinin oldugunu hiç kimse aklindan çikarmasin. Yüzyillardir Türklere besiklik yapmis olan bu topraklarin nasil kazanildigini bütün tarih fazlasiyla bilmektedir, en karanlik anlarda bile safagi görebilen bir Milet oldugumuzu düsmanlarimiz bile dudaklari uçuklayarak yasadiklarini yillar sonra televizyon kanallarinda insanlarla paylasmaktadir. Simdi bir düsünelim, herkesin yillar sonra bile dudaklarini uçuklatarak düsmani olan bir milleti anlatmasini. Gözlerini kirpmadan kendilerini merminin önüne atan yigitleri bir düsünelim. Önce vatan, millet, sonra ana ve yar diyen, cepheye giderken analarinin kina yakip gönderdigi Mehmetçikleri bir düsünelim. Parmagimizin bir ucuna igne dokunsa caninizin nasil yandigini herkes kendinden bilir. Bu insanlar dakikalar sonra dünyaya gözlerini kapatacaklarini bilerek kendileriyle önce ben gidecegim diye yarisan insanlardi. Neydi bu insanlari gözünü kirpmadan bu askla silahlarin mermilerin önüne sürükleyen. Biz parmagimizin ucuna bile dayanamazken, onlarin gözlerini bile kirpmadan canlarini feda etmelerini saglayan ne olabilirdi. Candan aziz bilip vatani olmayan bir Türk'ün dünyada yeri olmadigini düsünerek yüzyillarca dünyayi yöneten bir milletin evlatlari olarak çaglar açip çaglar kapatan bir milletin torunlari olarak ilayi Kelimetullah Allah'in adaletini dünyaya yaymanin mücadelesini veren nefislerini ve dünya malini her zaman ikinci planda tutan hepsi birer alim olan padisahlarini düsünerek bu vatanin üzerinde yasamayi bizlere nasip etmislerdir.
Herkes bunlari okurken bizim atalarimiz deyip koltuklari kabarabilir. Iste biz böylesine dünyaya iz birakmis bir milletin evlatlariyiz deyip övünebiliriz. Biz bir birey olarak bir yönetici olarak gelecek olan nesillere ne birakiyoruz bir de bunu düsünelim. Menfaatin çikarlarin yüzlerce kat arttigi bir ortamda herkesin yerini kaybetmemek için koltugundan olmamak için baskalarina nasil çamur attigini. Üç kurus için insanlarin hayatlariyla oynandigi insanlarin toplumun lider olarak gördügü “agam pasam” dedigi insanlarin halki nasil sömürdügünü görmek hiç de zor degil.
Böylesine karmasik bir dönemde herkesin bir birey olarak öncelikle kendinden emin yazimin basinda belirttigim gibi gözünü kirpmadan “Ben bu vatanin evladiyim. Fatihin, Yavuzun torunuyum” deyip bu memleketi daha iyi yerlere tasiyacak ülkü sahibi idealist evlatlar yetistirip, bize emanet edilen bu aziz topraklari biz de gelecek olan evlatlarimiza daha iyi yerlere getirerek birakmaliyiz. Kendini insanlara sevimli göstererek “ben sizi yönetirim” diyen siyaset anlayisindan bize böylesine zorluklarla mücadelelerle kazanilarak emanet edilen topraklarda “nasil üç kurus fazlasini alirim?” diyenlerle devletten bir parça koparmayi marifet sayanlarla, bu memleketin hak ettigi yere hiçbir zaman gelemeyecegini aklimizdan çikartmayalim.
Milletin gözünde nasil görünürse görünsün bu memleketin bir kefesinde canlarini ortaya koyan ülkücülerin oldugunu kimse unutmasin. Hiç kimsede yapamayacagi isin altina imza atmasin. Basbug Alparslan Türkes'in de dedigi gibi; “Bu memleket lider münevver milletler seviyesine kendinden emin ülkü sahibi geçmisini bilerek gelecegine yön verebilen gençler sayesinde düzelecektir” demistir. Insanoglu gelip geçici oldugunu hiçbir zaman aklindan çikarmamalidir. Insanlar gelip geçici ama bu topraklar baki kalacaktir. Aldigimiz bu emaneti canimiz pahasina gözeterek gelecek nesillere teslim etmek her Türk evladinin boynunun borcudur.
Ülkücüler bunu geçmiste gözlerini kirpmadan yapmis bundan sonrada vatani ugruna canlarini ortaya koyacak kisilik ve karaktere sahip ülkü sahibi neferlerdir. Bu vatanin üzerinde yasayan herkesin kardes oldugunu hiçbir zaman unutmayalim.”
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol