Uzunköprü’nün ciğerleri olarak bilinen, tarihi ve kültürel belleğinde önemli bir yeri olan Bülbül Koruluğunun ‘Özel Ağaçlandırma’ adı altına talan edilmesine karşı Uzunköprü Halkı yekvücut oldu. Uzunköprü Kent Konseyi gerçekleştirdiği basın açıklamasında, konu ile ilgili olarak bu zamana değin ilçede faaliyet gösteren siyasi parti ve STK’lar ile yaptıkları görüşmelerde AK Parti haricindeki diğer tüm bileşenlerin alanın tamamının orman olarak kalmasından yana olduğunu ifade etti. Alandaki biyolojik ve canlı yaşamı ile ilgili geniş kapsamlı bir rapor hazırlayacağını ifade eden Konsey, sürece yönelik etkili bir itiraz mekanizması işleteceklerini vurguladı.
Bülbül Koruluğunda orman vasfını yitirdiği düşünülen alanların ‘Özel Ağaçlandırma’ adı altında işletilmek üzere devrinin yapılacağının ortaya çıkması ile birlikte Uzunköprü ayağa kalktı. Uzunköprü’de yediden yetmişe herkesi bir araya getiren ‘özel talanın’ iptali için Uzunköprü Kent Konseyi girişimlerini hızlandırdı. İlçede faaliyet gösteren STK ve siyasi partileri ile bir araya gelerek düşüncelerini paylaşan ve fikir alışverişinde bulunan Konsey, dün de yerel basın mensupları ile bir araya geldi. Konsey adına açıklamalarda bulunan Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Mehmet Akbal, bu zamana değin yapılan görüşmeler kapsamında AK Parti haricinde diğer tüm oluşumların alanın tamamının orman olarak kalması yönünde görüş bildirdiğini ifade etti. AK Parti’nin orman vasfını kaybeden alanların mevzuata uygun şekilde işletilmesinin ekonomiye katkı sağlayacağını ifade ettiğini kaydeden Akbal, “Bülbül Koruluğunun tamamının orman olarak kalması yönünde tüm girişimlerimiz devam ediyor. Alanın bitki, biyolojik, kuş ve diğer canlılar bakımından ne denli zengin bir yer olduğunu belgeler ile ortaya koyacağız. Evvela başta Uzunköprü Kaymakamlığı olmak üzere ilgili mercilere kapsamlı bir rapor ile itiraz sürecini başlatacağız. Bu süreçte tüm Uzunköprü halkının yanımızda olduğunu görmek ve doğasına sahip çıktığını hissetmek mücadelemiz için büyük cesaret sağladı” dedi.
“ALANDA YER ALAN ENDER AĞAÇ TÜRLERİ VE YAŞAYAN CANLILAR İÇİN BÜYÜK TEHLİKE VAR”
Bülbül Koruluğunun flora bakımından birçok çalışmaya konu olduğunu ifade eden Kent Konseyi Başkanı Dr. Mehmet Akbal, Prof.Dr. Faik Yaltırık ve Doç. Dr. Güler Dalgıç’ın 'Trakya’nın anıtsal ve korunması gereken ağaçları' kitabında, Bülbül Korusu’nda, ağaç formunda katran bölgeye özgü ardıçları ve çeşitli türde meşe ağaçlarını da bulundurduğunu ortaya koyan çalışmayı da hatırlattı. Dr. Akbal bölgenin ayrıca canlı türleri bakımında da büyük bir yelpazeye sahip olduğunu belirterek, “Semender, Guguk Kuşu, Yılan ve diğer sürüngenler, hasancık diğer adıyla yediuyur gibi nesli tehlike altında olan canlılar da Bülbül Korsunda yaşamını sürdürmeye gayret gösteriyor" dedi.
2006 YILINDA DA ‘ÖZEL AĞAÇLANDIRMA’ STATÜSÜ İLE BÜLBÜL KORULUĞUNDAN TAHSİS EDİLEN BİN DEKARLIK ALANDAN İSTENİLEN VERİM ALINAMADIĞI GİBİ İLGİLİ ALANDA DOĞAL YAŞAM YOK OLMUŞTU
Bülbül Korluğundan 2006 yılında ‘özel ağaçlandırma’ statüsü ile işletilmek üzere tahsis edilen bin dekarlık alanın getirdiği gelir ve doğal yaşama olan etkisi ise halen tartışılıyor. Öyle ki 2006 yılında Dallık alanı olarak tabir elden bölgeye girişte sol kısımda yer alan 650 dekarlık alan orman vasfını kaybettiği iddiası ile ‘özel ağaçlandırma’ statüsüne alınmış ve alan tesviye edilerek ceviz türevi ağaçlar ekilmişti. O günden bugüne ilgili alanda doğal yaşam tamamen yok olduğu gibi ekilen ağaçların gelir getirmediği de vatandaşlar tarafından muhataplarına hatırlatılan bir diğer unsur. O dönemde yapılan tesviye çalışmaları ile Bülbül Koruluğunda yaşayan birçok sürüngen, kuş ve diğer canlıların yaşam alanı daralmıştı. Günümüzde yapılacak olan yeni ‘özel ağaçlandırma’ çalışmaları ile birlikte bölgedeki canlıların yaşam alanları daha da daralacak, hatta bazı türlerin bölgeyi terk etmesi dahi olası gözükmekte…
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol