CHP Kirklareli Milletvekili Turgut Dibek, Parti olarak tutuklu milletvekilleri Mehmet Haberal ve Mustafa Balbay'in halktan aldigi vekâleti yerine getirebilmeleri için Meclis'te yemin ederek göreve baslamalarini istediklerini belirterek, "Biz yargilanmasinlar demiyoruz. Bunlar için af çiksin da demiyoruz. Istedigimiz Anayasamizin, yasalarin ve imzalamis oldugumuz uluslararasi sözlesmelerin geregi olarak tutuklu vekillerin halkimizdan almis olduklari vekâlet görevini yerine getirmeleri için yemin edip göreve baslamasidir" dedi.
Tutuklu milletvekilleri Mehmet Haberal ve Mustafa Balbay'in serbest birakilmamasi nedeniyle durumu protesto ederek Meclis'in 24'ncü Yasama Dönemi'ne basladigi günden itibaren 16 gün boyunca yemin etmeyen CHP'li milletvekilleri, AK Parti ile yapilan görüsmeler sonrasi imza altina alinan mutabakat metni ile yemin ederek görevlerine basladi. Konuya iliskin bir degerlendirme yaparak imza altina alinan mutabakat metnini açiklayan CHP Parti Meclis Üyesi ve Kirklareli Milletvekili Turgut Dibek, yemin etmeyerek tutuklu milletvekillerin ve diger partilerin tutuklu milletvekillerinin halktan aldiklari oylari hiçe sayan anlayisa karsi bir demokrasi, özgürlük ve insan haklari mücadelesi baslattiklarini söyledi.
"Egemenlik kayitsiz sartsiz milletindir" ilkesiyle hareket eden CHP'li milletvekilleri olarak tutuklu milletvekillerinin uluslararasi sözlesmelerin önerdigi sekilde Meclise gelmelerinin önündeki engellerin kaldirilmasini istediklerini kaydeden Dibek, süreci özetleyerek;
"Bu çerçevede tutuklu milletvekillerimizin ve diger partilerin tutuklu milletvekillerinin halktan aldiklari oylari hiçe sayan anlayisa karsi bir demokrasi, özgürlük ve insan haklari mücadelesi baslattik. Bu süreçte Genel Baskanimiz ve tüm arkadaslarimizla birlikte hep ayni seyi söyledik: 'Tutuklu vekillere yemin etme yolunu açacak bir irade olusursa yemin edecegiz dedik'.
Bu çerçevede Meclis Baskani Baskanliginda iki parti yetkililerinin görüsmesi planlandi. Genel Baskanimiz içinde benim de oldugum üç kisilik bir heyeti bu görüsme için yetkilendirdi. Yapilan görüsmeler çerçevesinde bir mutabakat metni imzalandi. Vazgeçilmezlerimizi bu uzlasi metnine koydurduk. Dogru tepki verdik. Mutabakat metninde tutuklu vekillerin Meclise girmelerinin yolunu açtik. Metinin ikinci paragrafinda yer alan 'tüm milletvekillerinin TBMM'de olmasi gerektigi' vurgusu bizim için birinci vazgeçilmez unsurdu. Bu husus metinde yer aldi. Metnin besinci paragrafinda yer alan 'Anayasa ve diger mevzuatin hukukun üstünlügü çerçevesinde ve özgürlükleri genisletici bir anlayisla yorumlanmasi ve uygulanmasi gerektigi' vurgusuydu. Bu önemli açiklamayi da metne koydurduk. Ve metni AKP'den iki grup baskan vekili ve bir genel baskan yardimcisi bizimle birlikte imzaladi.
Amacimiz kesinlikle tutuklu vekilleri dokunulmazlik zirhina kavusturmak degildir. Biz yargilanmasinlar demiyoruz. Bunlar için af çiksin da demiyoruz. Istedigimiz Anayasamizin, yasalarin ve imzalamis oldugumuz uluslararasi sözlesmelerin geregi olarak tutuklu vekillerin halkimizdan almis olduklari vekâlet görevini yerine getirmeleri için yemin edip göreve baslamasidir" dedi.
Mutabakat metni
AK Parti Grup Baskan Vekili ve Giresun Milletvekili Nurettin Canikli, AK Parti Grup Baskan Vekili Ahmet Aydin, AK Parti Genel Baskan Yardimcisi Haluk Ipek, CHP Grup Baskan Vekili ve Istanbul Milletvekili Akif Hamzaçebi, CHP Parti Meclis Üyesi ve Kirklareli Milletvekili Turgut Dibek, CHP Istanbul Milletvekili Prof. Dr. Aydin Ayaydin imzali mutabakat metni söyle;
"Türkiye Büyük Millet Meclisi, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran, Kurtulus Savasi'ni yöneten ve olaganüstü kosullarda dahi toplanarak bugün yasadiklarimizla kiyaslanamayacak çok daha büyük sorunlarin üstesinden gelen bir Meclis'tir.
Halkin egemenligi ve Milletin iradesi, seçilmis ve vekâlet verilmis Milletvekilleri araciligi ile Türkiye Büyük Millet Meclis'inde hayata geçirilir.
Bu çerçevede tüm Siyasi Partilerin ve Milletvekillerinin, Milletimizin kendilerine verdigi bu onurlu görevi yerine getirmeleri için Türkiye Büyük Millet Meclisinde olmalari gerektigine inaniyoruz.
12 Haziran seçimleri sonrasinda bazi Milletvekillerin yemin etmeyerek yasama faaliyetlerine katilmamalari eksikliktir. Son seçimlerle birlikte % 95 seviyelerinde yüksek bir temsil oranini yansitan Türkiye Büyük Millet Meclisi, Milletimizin yeni bir Anayasa yapilmasi talebi ile birlestirilerek degerlendirildiginde, tüm siyasi partiler için uygun bir uzlasma zemini olusturmaktadir. Ortaya çikan bu tarihi firsat, toplumsal sözlesme tanimina uygun bir Anayasa yapilmasi hedefi için kullanilmalidir.
Siyaset kurumu için sorunlarin gündeme getirilecegi, tartisilacagi, degerlendirilecegi ve çözüm bulunacagi yegâne ortam Türkiye Büyük Millet Meclisidir. Siyasi partiler sorunlarin çözümü için Türkiye Büyük Millet Meclisi zemininde olmalidir.
Bu inançla, Anayasa dahil tüm mevzuatin, hukukun üstünlügü çerçevesinde ve kuvvetler ayriligi ilkesi dikkate alinarak, özgürlükleri genisletici bir anlayisla yorumlanmasi ve uygulanmasi gerektigine inaniyoruz.
Sonuç olarak, Meclisin açilisindan bugüne kadar, Yasama Faaliyetlerine katilmamis olan milletvekillerinin yemin ederek Meclis çalismalarina istirak etmelerini ve katki saglamalarini arzu ediyoruz."
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol