01-07 Ekim tarihleri arasında kutlanan “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” sebebiyle Kırklareli İl Müftülüğü tarafından “Bir Mektep Olarak Cami” konulu konferans düzenlendi. Bu yıl “Camiler ve Din Görevlileri Haftası”nda, toplumun dikkatini okumaya çekmek amacıyla “Cami ve Kitap” temasının seçildiği etkinlikler kapsamındaki konferansa, Kırklareli Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Selahattin Yıldırım konferansa konuşmacı olarak katıldı.
05 Ekim 2016 Çarşamba günü saat 14.00’te başlayan etkinliğe; Kırklareli Valisi Esengül Civelek başta olmak üzere, İl Müftüsü İsmail Bayrak, İl Özel İdare Genel Sekreteri Ziya Eser, AK Parti Kırklareli İl Başkanı Alper Çiler, İl Müftü Yardımcısı Adnan Zeki Bıyık, Eski Kırklareli Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Hasan Kiraz, SGK İl Müdür Tahsin Halcı ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Kırklareli Halk Eğitim Merkezi’nde gerçekleşen etkinlik; açılış konuşmasının ardından, Merkez Sungurbey Cami İmam Hatibi Ali Akın tarafından Kur’an-ı Kerim Tilaveti ile başladı.Akabinde, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” münasebetiyle hazırlanan sinevizyon gösterimi gerçekleşti.
“Camide kimsenin ayrıcalığı yoktur”
Gösterimin ardından Kırklareli İl Müftüsü İsmail Bayrak konuşma gerçekleştirdi. Dinleyicilere hoş geldiniz diyen Bayrak konuşmasına şunları kaydetti: “İnsanlığın varlığıyla beraber eş zamanlı olarak camii vardır, Beytullah vardır. Allah’ın emriyle Hz. Adem A.S., Beytullah’ı inşa etmiş ve insanlığın geleceğini onun etrafında inşa etmiştir. O günden bu güne camiiler yapılmış, Peygamber Efendimiz de müşriklerden kurtulduğunda Kuba Mescidi’ni inşa etmiş, Medine-i Münevvere’ye varır varmaz yeni bir medeniyetin inşası için öncelikle camii inşa etmiştir. Ama yanında medreseyi ihmal etmemiş; okulla, mekteple camiinin beraber olacağı mesajını vermiştir. Bu mesajı alan Emeviler, Abbasiler, Gazneliler, Selçuklular, Karahanlılar, Osmanlılar döneminde camii kütüphaneyle beraber, camii okulla medreseyle beraber, hamamla aşeviyle beraber bir külliye halinde inşa etmiş; camileri toplumun merkezi, odak noktası olarak inşa etmişlerdir. Bugün de aslında yapılacak olan camilerin, bu şekliyle imkanlar dahilinde bu anlayışla yapılması gerekmektedir. Çünkü cami bilginin, İslami bilimlerin merkezidir.
Camiyle beraber kütüphane mutlaka gereklidir. Bugün camilerimizde mütevazi de olsa her camimizde bir kütüphane bulunmaktadır. Özellikle bu haftanın teması olarak bu yıl camii ve kütüphane olarak belirlenmiş olması, insana caminin ve kitabın önemini bir kez daha hatırlatmak içindir. Umuyoruz ki cemaatimiz, özellikle gençlerimiz camiiyle buluşacak ve kitapla daha da haşır neşir olacaktır. Camiiler birliğimizin, beraberliğimizin, kardeşliğimizin de mekanıdır. Camide bir ve beraber oluruz. Kapıdan girerken her türlü statünüzü dışarıda bırakır geliriz. Camide yan yana, omuz omuza, diz dize oluruz. Camide kimsenin ayrıcalığı yoktur. Camiler ülkemizin de tapusudur. Bir yerde bir coğrafyada hangi mabetler varsa o mabetlerin temsilcisi olan insanları da onun bir parçasıdır. Camiiler Kabe-i Muazzama’nın da birer şubesidir. Camilerimiz özellikle 15 Temmuz’da da görüldüğü gibi hayatın orta noktasındadır. Sosyal hayatın merkezindedir. Camilerimizden okunan selalar ve ezanlar ile darbecilerin ürktüğünü korktuğunu bir kez görmüş oluyoruz. Bu vesileyle bütün şehitlerimize özellikle 15 Temmuz’daki şehit düşen kardeşlerimize, ülkemizi yok olmaktan, milletimizi bölünmekten, parçalanmaktan canı pahasına kurtarmış olan şehitlerimize yüce rabbimden rahmet diliyorum.”
“Camilerimiz sosyal hayatımızın merkezleridir”
İl Müftüsü’nün ardından kürsüye çıkan Kırklareli Valisi Esengül Civelek de bir konuşma gerçekleştirdi. Civelek konuşmasında şunları ifade etti: “Değerli çalışma arkadaşlarım, değerli katılımcılar, Camiiler ve Din Görevlileri Haftası’nın hayırlara vesile olması temennisiyle sizleri saygı ve sevgiyle selamlıyorum.
Camilerimiz hep birlikte ibadet ettiğimiz, rabbin huzurunda olduğumuz, rabbin adını andığımız, az önce değerli müftümüz ifade ettiği gibi rabbin huzurunda eşitlendiğimiz, aynı zamanda dini konularda aydınlandığımız, dini bilgileri öğrendiğimiz, geliştirdiğimiz kutsal mekanlarımızdır. Diğer yandan camilerimiz toplumsal dayanışmanın çok yoğun bir şekilde yaşandığı, kardeşlik, birlik, beraberlik, şefkat, merhamet, yardımlaşma duygularının geliştirildiği, gönül huzuru duyduğumuz, kişisel gelişimize toplumsal gelişimimize katkı sağlayan gerek dini hayatımız gerekse sosyal hayatımızın merkezleridir. Tarih boyunca camilerimiz sadece ibadet mekanı olarak değil aynı zamanda toplumumuzun eğitim ihtiyaçlarını karşılayan mekanlarımız olarak günümüze kadar gelmiştir. Bu sene Camiiler ve Din Görevlileri Haftası’nın teması olarak seçilen ‘Bir Mektep Olarak Camii’ konusu son derece anlamlıdır. Memnuniyet vericidir. Başta Sayın Müftüm olmak üzere değerli çalışma arkadaşlarına gerçekleştirdikleri başarılı çalışmalar için kutluyor, saygılar sevgiler sunuyorum.”
“Camilerimiz üç boyutlu mekanlardır”
Vali’nin ardından, konuşmacı olarak katılan Kırklareli Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Selahattin Yıldırım, katılımcılara konferans verdi. Yıldırım konuşması, şu ifadelerden oluştu: “Camilerimiz üç boyutlu mekânlardır. Camilerimizin üç önemli vazifesi vardır. Mihrabı mahrep, kürsüsü mektep, minberi devleti temsil eder. Camilerin asıl vazifesi mabet oluşudur. Peygamberimiz özellikle bu konuya vurgu yapmıştır. Efendimiz’den itibaren raşit halifeler döneminde Emeviler, Abbasiler, Selçuklular ve nihayet Osmanlılar döneminde camilerimizin minberleri hep devleti temsil etmiştir. İlk halife Hazreti Ebubekir, halife seçildiği zaman minberde hutbe okumuş, ilk konuşmasını ve yapacağı icraatı orada Müslümanlarla paylaşmıştır. Kâbe; Allah’ın evi, yeryüzündeki diğer mescitler Kabe’nin birer şubesidir. Dolayısıyla mescitler ibadethane olarak esas vazifesini icra ederken sadece mihrabını kullanmayı düşünmemeliyiz. Kürsüsünü bir mektep gibi kullanmalıyız. Efendimiz her alanda bizim numuneyi iktisademizdir. Allah Kuran’da, ‘Peygamberler’de sizin için en güzel numune vardır.’ demiştir. O çok yönlü bir peygamberdi. Mihrapta cemaatinin önünde imamdı. Kürsüde cemaatinin karşısında vaizdi. Minberde devleti temsil eden bir hatipti. Ailesinin başında bir aile reisi; ordusunun başında bir komutandı. Zengin Müslümanlar’ı fakir insanlara yardım etmeye teşvik eden sosyal faaliyetleri yürüten bir insandı.
Cenabı Hak, onun hakkında, ‘Biz seni ancak alemlere rahmet olarak gönderdik’ buyuruyor. Bir toplumun Allah’ın rahmetinden azami derecede istifade edebilmesi, çok yönlü olarak Peygamber Efendimiz’in temsil edilmesi ile mümkün olur. Bugün devletimizin başındaki insanlar, idare yönüyle Peygamber Efendimiz’i örmek alırlarsa; ordumuzun başındaki komutanlarımız o yönüyle Peygamber Efendimiz’i örnek alırlarsa; mihraptaki imamlarımız, kürsüdeki vaizlerimiz, minberdeki hatiplerimiz sosyal hayatta, zengini fakire yardıma teşvik eden sivil kuruluşlarımızın yöneticileri o yönüyle Peygamber Efendimiz’i örnek alırlarsa Allah’ın rahmeti o topluma tam anlamıyla gelmiş olur.”
Yapılan konuşmaların ardından etkinlik, plaket töreni ile son buldu.
“Bir Mektep Olarak Cami” konulu konferans büyük ilgi gördü
Geçtiğimiz Çarşamba günü, Kırklareli İl Müftülüğü tarafından “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” sebebiyle “Bir Mektep Olarak Cami” konulu konferans gerçekleştirildi. Kırklareli Valisi Esengül Civelek’in de katılım gösterdiği konferansta konuşan Prof. Dr. Selahattin Yıldırım; Peygamber Efendimiz’in çok yönlü bir peygamber olduğunu vurgulayarak, bir toplumun Allah’ın rahmetinden azami derecede istifade edebilmesinin, çok yönlü olarak Peygamber Efendimiz’in temsil edilmesi ile mümkün olabileceğini ifade etti
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol