BIR HALKIN GIYIMINI EFSANE YAPTILAR

Dünkü yazimda Maliye Bakani Unakitan'in "Sümerbanki Tarihten Silecegiz" sözünü ele alarak cumhuriyetin fabrikalasmada Sümerbank'in yerini ve önemini vurgulamis, Nazilli Bez Fabrikasinin da adini anmistim. Bugün bu konuyu biraz daha açmak, Sümerbank'in ve Sümerbank Fabrikalarinda dokunan basmalar içersinde NAZILLI BASMASI'nin köy ve kasaba kiz ve kadinlarindaki efsane ismi üzerinde durmak, bazi gerçeklere göndermeler yapmak istiyorum.
Maliye Bakani Kemal Unakitan'in temsil ettigi zihniyetin tarihten ismini sileceklerini söyledikleri Sümerbank'in CUMHURIYET HALKI'nin hizmetine ve ülkenin kalkinmasina koydugu fabrika sayisi 37'dir. Bu bankaya bagli 31 kurulus ve 455 satis magazasi vardir. Tabii bugün ortada ne Sümerbank vardir ne de fabrikalari ve satis magazalari. Unakitan zihniyeti bunlari tarihe gömmüstür. Tümü satilmis, kapanmis ve devletin elinden sahislarin eline geçmistir. Bu satislardan saglanan paralar da hortumcularin devlete taktiklari borçlarin ödenmesine tahsis edilmistir. Oysa bu fabrikalar yoksulluktan refaha yol almak isteyen Türk halkinin tasarruflari ile kurulmuslardir. Satistan elde edilen paralarin bir baska hizmet sekliyle halka dönmesi gerekirdi. Fakat halk 55 yildan beri OY için hatirlanan ve seçim zamaninda akla gelen bir kesim oldugu için, "Senin fabrikani ben satarim sana ne" düsüncesiyle kenarda tutulmustur.
Gazeteci Necmi Tanyolaç geçen yil "MARTILI KAHVE" adini tasiyan bir kitap yazmis ve kitabinda bir bölümü "BIR ZAMANLAR NAZILLI BASMA"sina ayirmistir. Orada fabrika hakkinda su bilgilere yer verilmistir. Bu bilgileri Tayfun Talipoglu'da NTV de dile getirmistir. Talipoglu "Bamteli" adli programinda "Sümerbank Nazilli Basma Fabrikasi yok artik. 1937 yilinda dogdu, 2001 yilinda sizlere ömür. Bogdular o yasayan devi.. Ikibin isçisi, günde 20-25 bin metre basma çikaran makineleriyle ve ülkedeki prestijiyle birlikte üretimine son verdiler. Nazilli Basma Fabrikasi, simdi bir müze gibi geziliyor. Fabrika 1937 yilinda Atatürk'ün emriyle kurulmustur, diye anlatmistir.
Nazilli Basma Fabrikasi Sümerbank kuruluslarindan önde gelen bir fabrika idi. Fabrika, Nazilli'yi dokudugu ve adini verdigi basma ile söhret etmistir. Fabrika üzerine halk türküler yakmistir."Nazilli Basmalari/Nazilli de dokunur/mektup yazma sevgilim/postanede okunur. "diye söylenmistir. Ögretmenler, ögrencileri bu fabrikalara götürür, Cumhuriyetin yaptiklari ve yarattiklari ile övünmeleri, gururlanmalari üzerinde dururlardi. Gerçekten de Cumhuriyet Türk halki için onur ve gurur yaratacak eserler yaratmis, hizmetler vermistir. Simdilerde Cumhuriyet tasfiye konusudur. Türkiye Cumhuriyeti Islam Cumhuriyeti'ne dönüstürülmeye çalisilmaktadir. O kadar ki Amerika bu Cumhuriyetin adini bile koymustur. Atatürk Cumhuriyeti, ILIMLI ISLAM CUMHURIYETI olacaktir. Böylece Islam Ülkelerine örnek olarak gösterilecektir. Unakitan Zihniyeti Amerika'nin uygun gördügü bu isme tepki göstermemistir, "TÜRKIYE CUMHURIYETI BIR ISLAM CUMHURIYETI OLAMAZ" dememislerdir.
Bu Cumhuriyet ve Atatürk ne yapmislardir ki unutturulmak ve sulandirilmak, eserleri ile tarihten silinmek istenmektedirler? Anlamak mümkün degildir. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Atatürk'ün resimlerine tahammül edemeyen bu zihniyet, birakin Cumhuriyetin kazanimlarini tasfiye etmeyi, Istiklal Savasi'nin adini bile degistirmislerdir. Basinin yazdigina göre bu yil ögrenciler okullarda Istiklal Savasi yerine Milli Mücadele Savasi okuyacaklardir.
"Sormak gerekir. TÜRKIYE NEREYE GÖTÜRÜLMEK ISTENIYOR? Özellestirme Hareketi'nin altindan ve arkasindan Cumhuriyet ve Atatürk'ü hatirlatan seylerin tasfiyesi uç veriyor. Sözgelimi Trakya halki artik ALPULLU SEKER FABRIKASI'ni hatirlamiyacaktir. Pinarhisar Çimento Fabrikasi çoktan yabancilarin eline geçmistir. Tarih bize bir gerçegi hatirlatiyor. Osmanli Devleti zamaninda ödenemiyen borçlar karsiligi limanlar, vapur isletmeleri, tekel idaresi, madenler, tramvaylar ve daha akla gelebilen birçok gelir kaynaklari yabancilara verilmistir. Cumhuriyet ilan edildiginde bunlar geri alinabilmistir. Ne diyelim, bu kötü gidisatin hedefini anlamaya çalisalim derim. Anlamakta birsey yapmak için gereklidir.
nazifkaracam@gazetetrakya.com