BIRAK

Bir bahardayiz yeniden.

Hatta yarisini geçtik baharin.

Geride biraktik yarisini.

Geride kalanin büyük bölümünü sicaklarla savasarak yasamak durumunda kaliriz her halde.

Simdi asik olmak vardi anasini satayim.

Bir sürü hengâmenin arasinda nasil olacaksa.

Bir sürü hengâmeden kolay yoldan siyirmanin biricik yolu da belki öyle bir kaçis araligi bulmakti.

Hani, "Ben her bahar asik olurum!" diyor ya sarkinin biri.

Nasil olacaksa!

"Nasilsin?" diye soruyorlar.

"Kisisel saglik yerinde ama toplumun basi agriyor," diyorum.

Kisisel saglik, bir miktar kolesterol, bir miktar da seker riskinin disinda…

Vaz geçersek eger kiytirik gicirtilardan…

Toplumsal bas agrilarina bu seferlik girmeden…

Yoksa, her gün televizyon kanallarinda bikana dek, aksirincaya, tiksirincaya dek dinledigimiz, izledigimiz, gazetelerden ö' gelene kadar okudugumuz o sevimsizlikler, o çikmazlarimiz, toplumsal girdabimiz…

 

"Yönüne kararsizsan

Akip giden zaman içinde

Birak

Yorma yollarini

Diri umutlarini bir daha yokla

Gönlüne dolan çilgin arzulari

Basinda esen deli rüzgârlara birak."

 

Yillar önce, ögrencilik yillarinda yazdigim bir siir ilisti gözüme.

Devran degismiyor demek ki.

O zaman "A" iktidari vardi, bugün "AA" iktidari. "B" degil yani. "AA"…

Söyle yazmisim 1975 sonlarinda:

 "Toplumun her kesiminde

Bastilar geçtiler bizi

Hasat mevsimidir deyip

Tirpanla biçtiler bizi

 

Yalani yalana katti

Vatani gâvura satti

Iste her sey böyle batti

Huzura çektiler bizi

 

Yas akittik gözümüzden

Can dogradik özümüzden

Terler döktük yüzümüzden

Baloda içtiler bizi

 

Yeter artik be hey namert

Berrakiye verdigin dert

Bir gün sözüm olacak sert

Görmeden geçtiler bizi."