Baris; "Hasta haklari Devletin asli görevlerinin en basinda gelmektedir"

Cumhuriyet Halk Partisi Kirklareli Milletvekili Tansel Baris, 26 Ekim Dünya Hasta Haklari Günü dolayisiyla bir mesaj yayimlayarak günün önemine degindi.

Baris açiklamasinda sunlari kaydetti:

“Anayasamizin 65. maddesin de; ‘Devlet, herkesin hayatini, beden ve ruh sagligi içinde sürdürmesini saglamak için; insan ve madde gücünde tasarruf ve verimi artirarak, isbirligini gerçeklestirmek amaciyla saglik kuruluslarini tek elden planlayip hizmet vermesini düzenler.

Devlet, bu görevini kamu ve özel kesimlerdeki saglik ve sosyal kurumlarindan yararlanarak, onlari denetleyerek yerine getirir. Saglik hizmetlerinin yaygin bir sekilde yerine getirilmesi için kanunla genel saglik sigortasi kurulabilir.’ denilerek vatandaslarinin saglikla ilgili sorunlari güvence altina alinmistir.

Vatandaslarimizin saglikla, hastalikla ilgili haklari Anayasamizin 65. Maddesi ile güvence altina alinmis olmasina karsin, bu gün ülkemizde karsilastiklari manzaralara bakacak olursak, durumun hiç de iç açici olmadigini görürüz..

Hastalar, saglik hizmetlerine ulasmakta ve bu hizmetlerden yararlanmakta ne yazik ki kendilerine taninan yasal haklarin bir çogundan habersiz oldugundan, hasta haklarindan yararlanma konusunda birçok hasta hakki ihlalleri ile karsilasmaktadir. Hasta haklari Devletin asli görevlerinin en basta olanlardan biri olmasina karsin, saglik hizmetleri alanina ne yazik ki yeterli kaynak ve imkanlar ayrilmazken, gelir dagilimindaki adaletsizlik de saglik hizmetlerine ulasmadaki engellerin en basinda yer almaktadir. 1998 yilinda Hasta Haklari Yönetmeligi yayinlanmis olmasina ragmen ne yazik ki hastalara bu yönetmelige uygun tutum ve gereken özen gösterilmemektedir. 2002 yilindan beri yasadigimiz ekonomik kriz ve AKP iktidarinin yanlis ekonomik politikalari halkimizi daha da yoksullastirmistir. Bunun sonucu, yeteri ve dengeli beslenemedigi için halkimizin sagligi daha da kötüye gitmistir.

Bugün yasadigimiz olumsuz kosullarda, birakin hasta haklarinin varligindan bahsetmeyi, bu haklarin kullanilmasi dahi mümkün görülmemektedir. Devletin saglik alanindan gederek çekilmesi, mevcut olanlara da daha az kaynak ayrilmasi, yalniz hizmet sunumunda degil, denetleme açisindan da üzerine düsen görevleri yerine getirememektedir. Yetkililerin ‘hastalar rehin kalmayacak’ , ‘hastalara senet, çek imzalatilmayacak’ açiklamalari ne yazik ki gerçegi yansitmazken, ödenemeyen çek ve senetler hasta ve yakinlarini çaresizlik içerisinde birakmaktadir. Parasi olanin saglik hizmetlerinden yararlandigi, olmayanin süründügü bir dönemden geçerken, saglik sistemi de isin içinden çikilamayacak sorunlarla bogusmakta, tek çati altinda toplanan SSK, Bag-Kur ve Emekli Sandigi (Sosyal Güvenlik Kurumu) çökme noktasina gelmistir. Hastanelerimizin durumu ise içler acisidir. Saglam giden hasta olarak çikmakta, yeterli kaynak aktarilmamasi nedeni ile iflasin esigine gelmistir. Sonuç olarak birakin ‘Hasta Haklari’ndan bahsetmeyi, hasta olmanin nerede ise suç oldugu bir dönemden geçmekteyiz. Hasta Haklari Günü vesilesi ile sagligimizdan sorumlu olan yetkilileri bir kez daha uyarmak istiyorum. Halkimizin sagligi ile ilgili sorunlarin felç eden, hatali saglik politikalarinizi terk ediniz. Parasi olanin hasta haklarindan yararlanarak tedavi olabildigi, parasi olmayanin ölüme terk edildigi bu sistemden vazgeçiniz.