“Bağa bak üzüm olsun, yemeye yüzün olsun”

Aslında birçok konuda önceden ne olabileceğini tahmin etmek çok da zor değildir. “, “At çalındıktan sonra ahırın kapısını kapamak” gibi birçok deyim ve atasözü aslında bugün Pazarcı esnafının yaşadığı sorunun en güzel örnekleri arasında yer alıyor. Eskiler, “9 ölç, bir biç”, “Dibi görünmeyen tastan su içme”, “İşini kış tut, yaz çıkarsa bahtına” cümleleri, aslında tedbirin ne kadar önemli olduğunu gözler önüne seriyor.
Bunun bir örneği de ilimiz Kırklareli’de yaşanıyor. Her yıl kış aylarında tekrar tekar gündeme gelen, bir türlü yapılmayan kapalı pazaryerinden bu yıl da mağdur kalan esnaf, ne yapacağını şaşırdı

İlkbahar, Sonbahar, Yaz derken güzel havaların etkisini gösterdiği aylar geride kaldı. Meteoroloji müdürlüklerinin yaptığı ikazlar, “DİKKAT” uyarılarının hiçbiri dikkate alınmayınca, olan yine esnafa oldu. Başladı başlayacak, yapıldı yapılacak derken geçen uzun yıllar ve bir türlü olmayan KAPALI PAZAR YERİ, esnafa yine ayak bağı oldu. Cumartesi günü etkisini gösteren şiddetli lodos, zor anların yaşanmasına sebebiyet verdi. Esnaf, “Bağa bak üzüm olsun, yemeye yüzün olsun” diye bir deyim vardır. Bu ne demek? Birşeyden olumlu sonuç alabilmek için, ilk önce yapılması gerekenleri yapmak, ihtiyaç duyulanları gidermek, eksik bir şey kalmamasını sağlamaktır. Sonrasında da karşılık beklersiniz. Bizler yıllardır kapalı pazaryeri bekliyoruz. Ne kadar zor şartlar altında iş yapmaya çalıştığımızı, uğradığımız zararı herkes görüyor. Hiçbir serzenişimiz dikkate alınmıyor. Şimdi bizler nasıl iş yapalım, nasıl kendimizi toparlayalım? Bunların hepsinin mantıklı bir cevabı olmalı” diyerek düşüncelerini dile getirirken, bu çilenin daha uzun süre bitmeyeceğinin de altını çiziyor.
“Olmayacağının farkındayız”
Kurulan tezgahlarda ekmek parası derdine düşen pazarcı esnafı, Gazetemiz Muhabirlerine yaptıkları açıklamalarda, bir kez daha durumun ciddiyetine dikkat çektiler. Esnaf, işlerin hep bir engele takıldığının altını çizerek; “Bir hafta yağmur, bir hafta çamur, bir hafta çalışma, bir hafta soğuklar derken halimiz ortada. Bunları binlerce kez dile getirmemize rağmen henüz bir sonuca varamadık. Yıllardır çok fazla bir şey değişmedi. Eksikliklerin giderilmemesi, bizim sürekli zarara uğramamıza sebep oluyor. Tezgahlarını açmayan arkadaşlar, evlerine bir hafta daha eli boş dönüyorlar. Bizler her ne kadar tezgah açsak da durum ortada. Semt Pazarları’na olan bu ilgisizlik, esnafın tek tek bitmesine sebep oluyor” ifadelerine yer verdiler.
“Hadi tedbir, hani çalışma?”
Bununla birlikte kapalı pazaryeri düşüncesini bir kez daha rafa kaldırmanın yanı sıra, her hafta tezgah açtıkları Pazar alanının da hiçbir tedbir alınmadan kışa aynı şekilde girdiğine vurgu yapan esnaflar, şu konulara dikkat çekiyor; “Geçtiğimiz yıl, ondan önceki yıl, ondan önceki yıl diye uzar gider bu mevzu… Evet, esnafın Kapalı Pazaryeri sorunu çözülmemiş olabilir ama en azından Çarşamba Pazarı’nın bulunduğu alan da iyileştirme çalışmaları yapılabilirdi. Esnaf, bu durumun günden güne Arap Saçına döndüğünün farkında fakat çok fazla bir şey yapamıyoruz. Yaz ayları geride kaldı. Bizler bu sıkıntıları geçtiğimiz yıl da yaşamamıştık. Pazaryeri yapılacak dendi, sıkıntılar sona erecek dendi. Hiçbiri gerçek olmadı. Hepsine tamam da en azından şu tezgahlarımızı açtığımız yerlerde biraz çalışma yapılabilirdi. Yollar düzeltilebilir, mazgallar yenilenebilir, biraz da olsa yaralarımız sarılabilirdi fakat olmadı. Bu bile bile ladesten başka bir şey değil. İnşallah büyük problemler yaşamadan, bu ayları da geride bırakırız fakat hiç kolay gözükmüyor. Tüm esnaf arkadaşlarımızı her kış olduğu gibi, bu kış da zor bir süreç bekliyor.”

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol