Bağ Bozumu şenlikleri Kızılcıkdere'de devam etti

IV. Uluslararası Kırklareli Yayla Bolluk Bereket Hasat ve Bağ Bozumu Şenliği Cumartesi günü Kızılcıkdere köyünde gerçekleşen etkinliklerle sürdü. 13:00 ile 15:30 saatleri arasında "Bağ bozumu şenlikleri" adı altında bağcıların sorunlarını, üretimin nasıl kaliteli ve doğru şekilde yapılabilmesi konusunda bir panel düzenlendi.
Bağcılığın her detayının anlatıldığı panelde; Ziraat yüksek Mühendisi Ümit Eser, Ticaret Mühendisi Abdülkadir Bora, Kent konseyi başkanı Münür Saygın, ziraat yüksek mühendisi aynı zamanda Tekirdağ bağcılık araştırma istasyonu başkanı Mehmet Ali Kiraz katıldı. Panelde bağcılıkla uğraşan vatandaşın ilgisi gözlerden kaçmadı.

Panelden sonra hep beraber bağları gezmeyi de planlayan katılımcılar, üretici toprak işçisinin bu işten para kazanan vatandaşın yoğun soruları karşısında bu programı iptal etti.
"Bağ Bozumu şenlikleri" adı altında düzenlenen panelde genel sunumu ve gereken bilgilerin olduğu konuşmayı gerçekleştiren Ziraat Yüksek Mühendisi Ümit Eser ilk olarak üzüm üretiminde Türkiye'nin dünya ekonomisindeki yerinden bahsetti; "Fransa ve İtalya'nın gerisinde kalmış olmamız yıllardır bu üzüm yetiştiriciliğini babadan oğla kalan bir meslek olarak görmemizdir" diyen Eser, Türkiye de en çok üzüm yetiştiriciliğinin Manisa bölgesinde yapıldığını ve Manisa'da bulunan yetiştiricinin son on yıllık dönemde bu konuda yeterince bilgilendirildiğini bu bilgilendirmenin Trakyalı üreticiyle yeni tanıştığını söyledi.
Kırklareli genelinde üzüm işleme ile ilgili sadece bir tane yer olduğunu bunun Türkiye genelinde 40 tane olduğunu Trakya'da ise sadece 4 tane olduğunu kaydetti. Bunların az olması sebebiyle Kırklareli üreticisinin bağlarından topladığı hasadın büyük bir bölümünü halk pazarlarına çıkardığını, Kırklareli'nde bulunan hallere pazarladığını ve sofralık üzüm olarak kullandığını söyledi.
Kırklarelili Üzüm üreticisin en büyük sorularının başında üzümlerin işlenecek tesisleşmenin olmadığını kaydeden Eser konuşmasına şöyle devam etti;
"İtalya'da yapılan asma tarzı üzüm yetiştiriciliğinin tüm Avrupa tarafından benimsenmiş olması ve tüm Avrupa'ya üzüm yediriyor olmaları onların bu işi sizden daha iyi yaptıkları anlamına gelmez. Ama zamanında yaptıkları eğitici ve öğretici böyle panellerin oralarda yıllar önce yapılmış olması bunun en muhtemel nedenidir. Kızılcıkdere köyü olarak tüm Türkiye de bilinen Kızılcıkdere sucuğu gibi markalaşmış bir ürün daha yetiştirebilmeniz patentine, sahip olabilmeniz sadece bilinçli bir şekilde yapılan bağcılık ile mümkündür ve bu Kırklarelili üreticiyi daha da yukarıya taşıyacaktır. Papazkarası, çekirdeksiz üzümlerin dışında bu topraklara özgü Kızılcıkdere üzümü diyebileceğimiz bir üzüm bakıcılığının yapılması gerekir. Bu panellerle söyleşilerle hedeflediğimiz budur" dedi.
Panel'in sonunda konuşmanın yapıldığı kahvenin önünde hazırlanan sandviç ve meyve suları vatandaşa dağıtıldı. Kasalarla üzüm ve şişeler dolusu hardaliyenin tüketildiği panelde bağcılık ile ekmeğini kazanan vatandaş bilgilendirildi.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol