Merkezi Kirklareli'nin Demirköy ilçesinde olan, Istanbul ve tüm Trakya'dan baslayarak ülke genelinde yapilanmaya giden Dogal Yasami Koruma Vakfi (DAYKO) Edirne Temsilcisi Bülent Bacioglu oldu.
Basbakanlik Vakiflar Genel Müdürlügünden Mart 2011 de tescili gerçeklestirilen DAYKO vakfinin genel amaçlari arasinda; öncellikle dogal alan sayilan daglar, ormanlar, ovalar ile deniz ve kiyilarindaki alanlarda dogal yasamin eko sistem içindeki canli ve kültürel dokuyu korumak ve gelistirmek için katkida bulunmak bulunuyor. Olusa gelmis dogal ve tarihi mirasi her vatandasa, özellikle gençlige tanitmak ve sevdirmek için kültürel sportif ekonomik bilimsel ve insani yardim faaliyetlerinde bulunmak olarak belirten DAYKO'nun Edirne slogani ise: Doganin Sahibi Yok!
DAYKO Edirne Il Temsilcisi Bülent Bacioglu il temsilciligine getirilmesiyle ilgili yaptigi açiklamada sunlari söyledi: "Uzun yillardan beri dogal yasamin korunmasi ve dogada yasam konularinda çalismalarimiz oldu. Doga sporlari ile ugrasilarimda dogaya zarar vermeden uyumlu yasamanin çabasi içinde olmaya çalistim. Dogal Yasami Koruma Vakfi'nin basta Trakya ve Istranca Ormanlari olmak üzere dogal yasamin korunmasina, sürdürebilir kilinmasina yönelik çalismalarina destek olmak ve birlikte davranmak amaci ile bu görevi üstlenmis bulunmaktayim.
Çevremizde ve Dünyamizda günlük ve kisisel çikarlar ugruna doga, genel yasami etkileyecek derece tahribata ugruyor. Maalesef doganin korunmasina yönelik saglam politikalar olmadigi için maddi- manevi rant ve çikar sarmalinin elinde gelecek kusaklara bir sey birakmama hirsi ile heba ediliyor. Bu duruma baskalari ile kötü olmak istemeyen,ucu bir sekilde kendine dokunacagini hisseden, çogu egitimsiz günlük çikar ve menfaat sahibi çogu insan da sesiz kalmakta ve dogayi sahipsiz birakmaktadir. Çogunluk kendi villasina, yazligina, evine, isyerine, rant merkezine dokunmadigi sürece çevreci ve doga dostu olarak görünmektedir. Ülkemiz yillardir kiyi kanunun ihlal edildigi konutlara, isyerlerine peskes çekilmis, nehirleri kirletilmis, akarsulari ve dogasi satilarak tahrip edilmis, üç yani nükleer tehditi içinde yesil alansiz ve plansiz sehirlesmis durumdadir.
Ergene Nehri'nden, Istranca Ormanlari'ndaki tas ocaklarina, Saros Körfezi'nden Marmara Denizi'ne kirlilikle ve dogal yasamin yok olmasi ile karsi karsiyayiz. Insanoglu olarak Brezilya'daki Amazon Ormanlari'nin yok olmasinin Dünya için ne demek oldugunu anladigimizda, yani basimizdaki bir parktaki agacin yok olmasinin ne demek oldugunu anlayabiliriz. Doganin siniri yoktur, evrensel bir degerdir. Macaristan'da fabrika patladiginda çevre kirliliginin sikintisini Igneadali balikçi aninda hissedebiliyor, Çernobil'in etkisi maalesef hala silinemedi üzerimizden, ülkemizden. Insanlar günlük, kisisel çikarlari ve daha fazla para kazanma hirsiyla maalesef dogal yasama siddetle zarar veriyor. Halbuki Dünya uyumlu ve adil davranilmasi halinde herkese yüz binlerce yil yetecek kadar dogal rezervi insanliga sunmustur.Dogal yasamin ve korunmasi felsefesini yasantimizla özdeslestirmek, gelecek nesillere aktarmak amaci ile DAYKO çatisi altinda öncelikli Edirne ve Trakya olmak üzere elimizden gelen çalismalari yapacagimizi kamuoyuna saygilarimizla bildiririm."
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol