Cumhuriyet kurumlari ile tartisma ve elestiri noktasinda olan hükümet ve iktidar ülkeye yeni bir yöntemin konusulmasini gündeme getirmeye vesile olmustur. Bu yöntem iktidarin yanlislari üzerinde halkin konusup tartismasi, gerektiginde demokratik bir tepki koyarak, bundan vazgeçilmesini saglamaktir.
Bu yola gidilmesini Sayin Genel Kurmay Baskani Orgeneral Lütfi Özkök önermistir. Yani Genel Kurmay Baskani halka iktidarin yanlislari karsisinda ona "DUR" demesini bilin, bunu yapin demistir. Bu son derece demokratik bir yoldur ve bunu 1930'lu yillarda Mustafa Kemal çok partili hayata geçisle yapmak istemistir. Daha sonraki yillarda günlerden bir gün Florya Köskünde denizden çikip kiyida kum üzerinde otururken, denizde kendisini çilginca alkislayan gençleri görerek, gözleri dolmus, yaninda duran Salih Bozok'a dönerek, "Salih, bu millete iki seyi ögretmemiz gerekir. Biri yasama sevincini, ikincisi Hakkini aramasini."
Anadolu türkülerinde dert, hüzün, ve sikayet bulunan bir halkin, cumhuriyet ile birlikte YASAMA SEVINCI'ni elde etmesi, cumhuriyeti kuranlarin ülküsü olmustur. "Bu bayramlar sizin, gelecek sizin" diyen Mustafa Kemal, halkindan hayata baglilik istemis, Yasama Sevinci'ne sahip olmasini düsünmüstür. Bununla beraber hakki olan davada da sonuna kadar mücadele etmesini, direnmesini, hak hukuk çerçevesinde kalarak, tepki koymasini istemistir. Atatürk'ün söyledigini biraz daha açarsak Genel Kurmay Baskaninin, iktidarin yandaslari karsisinda halkin tepki koymasi ve bunu devam ettirmesi biçimindeki sözü Mustafa Kemal'in söylediginden baska bir sey degildir. Halk kendisine hizmet edenler yanlis yaptiginda bunu demokratik biçimde protesto etmeli, yanlis yoldan dönülmesi için sonuna kadar bunda direnmeli, israrli olmalidir. Bundan bir süre önce Fransa'da halkin ve ögrencilerin bir yasanin degistirilmesine koyduklari israrli tepki buna güzel bir örnek olusturmustur.
Basbakan, Genel Kurmay Baskaninin, hatta Mustafa Kemal'in söylediklerinin yanlis oldugunu, bunu söyleyen ve yapanlarin bir bedel ödeyeceklerini bilmeleri gerektigini söylemistir. Yani Basbakan halki tepki koymaya çagranlari, bunun yolunu göstermeye kalkisanlari üstü kapali tehdit etmistir. Bu bize yillar önce Ankara Valisi Nevzat Tandogan'in sosyalistlik yaptiklari için huzuruna getirilen gençlere söyledigini hatirlatti. Nevzat Tandogan gençlere nasihat verdikten sonra, "Size ne oluyor? Bu memlekete sosyalizm lazimsa onu biz yapariz. Onu biz getiririz. Siz neci oluyorsunuz?" demistir. Yaklasik bu sekilde meshur sözünü söylemistir.
Sayin Basbakan, Sayin Genel Kurmay Baskaninin halki tepki koymaya çagirmasinin, halka bunu ögretmesinin sakincali oldugunu söylemekle antidemokratik davranmistir. Elestiriye kapali oldugunu göstermistir.
Bir halk demokrasi ile yönetiliyorsa, seçtikleri kisiler de yanlis isler yapiyorlarsa onlara yanlis yaptiklarini söylemekteler, bunu türlü yollarla iktidara, hükümete anlatmaya çalismasindan daha dogal bir sey olamaz. Halk, bu "YANLIS"i baskalarinin söylemesini, baskalarinin baska yollarda bunu iktidara anlatmasini beklemenin dogru olmayacagini bizzat kendisi gösterecegi tepki ile ortaya koymalidir. Bu demokratik bir yol, demokratik bir haktir. Genel Kurmay baskani demokratik egitim ve demokratik kültür almamis, henüz bu yolda davranis göstermemis olan Türk halkina artik bunu yapin, askeri beklemeyin, bunu siz kendiniz bir takim yollarla iktidara, hükümete anlatiniz, yanlislarini düzeltmesini saglayiniz demek istemistir. Bunun ne bedeli olur ki.. Ama görülüyorki Sayin Basbakan demokrasiyi henüz içine sindirmis degildir. Bundan dolayi Cumhuriyet Kurumlari ile tartismaya, gazetecilerle mücadeleye, muhalefet ile çatismaya, üniversite ile uyusmazlaga girmistir. Basbakan yanlis yoldadir, yigini alttan yemektedir. Yani partisini eritmektedir. Sayin Demirel kendisini elestirmek için yürüyen halka "YOLLAR YÜRÜMEKLE ASINMAZ" demistir. Kitleler bunca yildan beri yürüyor, yollar mi asindi?
Sayin Basbakan Meclis duvarinda yazili egemenligin kayitsiz sartsiz milletin oldugunu, bunu meclisin temsil ettigini söylerken bir yanlisin içersindedir. Milletin Egemenligini meclis ile birlikte cumhuriyetin önde gelen en üst kurumlarinin temsil ettigini bilmezlikten gelmektedir. Halkin Sesi Hakkin Sesidir, o hak Meclis ile birlikte hükümette, Anayasa Mahkemesinde, Danistayda, sayistayda, Yökte, Mahkemelerde toplanmistir. Olay bu kadar basittir. SOLON, Insan ögrene ögrene ihtiyarlar, demis.
nazifkaracam@gazetetrakya.com
NE ARAMIŞTINIZ ?
ÇOK OKUNANLAR
-
100 Bin Tonun Üzerinde İnsani Yardım Gazze’ye Ulaştırıldı
10 Eki 2025 -
Kırklareli Milli Eğitim Müdürü Değişti
17 Eki 2025 -
Edirne'de bir tırda 68 kilo 650 gram kokain ele geçirildi
14 Eki 2025 -
Tava ciğeri meşhur Edirne diğer lezzetlerini de tanıtma çabasında
13 Eki 2025 -
Edirne'de yaşayan 65 yaşındaki master atlet sağlığını koşmaya borçlu
21 Eki 2025 -
Edirne Kitapseverleri “10. Edirne Kitap Günleri”nde Buluşuyor
10 Eki 2025
ÇOK YORUMLANANLAR
-
Atatürk’ü Anma Töreni Öncesi Siren Testi Yapılacak
04 Kas 2025 -
Trakya'da "Gazze İçin Sessiz Çığlık" etkinliği düzenlendi
06 Eki 2025 -
Dikkat! Valilik Uyardı!
06 Eki 2025 -
Köy meydanı bağ bozumuyla şenlendi
06 Eki 2025 -
Uluslararası cep telefonu firmasına sim kart çıkarıcı pim üretiyor
06 Eki 2025 -
Kırklareli'de Üniversite Öğrencilerine Müjde!
06 Eki 2025
Son Yorumlar
- Küçük insanlar kişileri, Normal insanlar olayları, Büyük insanlar fikirleri tartışırlar: gayet güzel komposizyon ödevim vardı çok yardımcı oldu sağolun...
- KIRKLARELİ'NİN SU KAYNAKLARI ÜZERİNE: https://plusone.google.com/_/+1/confirm?hl=en&url=https%3A%2F%2Fwww.gazetetrakya.com%2FHahttp://www....
- KIRKLARELİ'NİN SU KAYNAKLARI ÜZERİNE: https://plusone.google.com/_/+1/confirm?hl=en&url=https%3A%2F%2Fwww.gazetetrakya.com%2FHahttp://www....

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol