"BÖYLE GELMIS BÖYLE GIDIYOR VE BUNU HERKES BILIYOR"

Türkiye 200 yildan beri Batililasma'ya çalismaktadir. Mustafa Kemal bu Batililasma'yi Çagdaslasma biçiminde ifade etmistir ki dogrusu da budur. Japonya, Asya'dadir ama uygar ülkedir. Keza, Israil de öyledir. Buna göre uygarlik yanliz Avrupa'da degildir.
Amerika Birlesik Devletleri'de uygardir. Türkiye uygarligin en ileri asamasi nerede ise onu inceleyip, onun bilgilerine ulasarak, ilerlemenin yolunu açacaktir. Bir yere saplanip kalmayacaktir.
Bugün itibariyle Türkiye'nin sorunu Avrupa ile bütünlesmek, onun içinde yer almaktir. 43 yildan beri ülkemiz Avrupa Birligi'nin içine girmeye çalismaktadir. Ancak Birligin istedigi seyleri yapmadigimiz, yapamadigimiz için esigin üstünde, kapinin önündeyiz. Bu tabii onur kirici bir durumdur. Halkimiz bu yüzden Avrupa Projesi'nden umudunu kesmistir. 200 yildan beri olmayan sey bundan sonra kaç yüz yilda olacaktir? Galiba Avrupa Birligi müzakereleri UCU AÇIK tutmakla bunu sonsuza kadar sürdürmeyi düsünmektedir. Belki de Türkiye'nin Avrupa Rüyasi hiç bir zaman gerçeklesmeyecektir. Zaten su an Avrupalilarin yüzde 60'i Türkiye'nin üyeligine karsidir. Bu yüzdenin giderek artmasi beklenebilir. Çünkü Türkiye kendi içinde sorunludur. Yolu açacak olan Atatürkçü Düsünce'den sapilmistir. Irtica Türkiye'nin beynine oturmustur. Siz bakmayin bugünkü iktidarin Avrupa Sevdasi'na. Bu zihniyet düne kadar Avrupa uygarligini tu kaka eden bir zihniyetti. Bugün Avrupa tarafindan görünmesi sasirticidir.
Insanlarimizin agizina sakiz yaptigi bir söz vardir. â?~Böyle Gelmis Böyle Gider' Bir toplum bozularak degisiyorsa böyle gider. Degisen fazla bir sey olmaz. Bu durumu bir Bilge Sair su dizelerde dile getiriyor.
"Herkes biliyor ki savas bitti.
Herkes biliyor ki iyi insanlar kaybetti.
Yoksullar yoksul, zenginler zengin kaldi.
Böyle gelmis böyle gidiyor ve bunu herkes biliyor."
Gerçegi bilmemiz, bu aci gerçegin ortaya çikardigi sorunlari çözmemiz için dogruyu söylememiz gerekir. Gerçi dogrular egrilerden kaybolmustur ama yine de dogruyu halka söylemek için bir mücadelemiz, kendimizle tutarliligimiz olmalidir. 1976 yilinda Kirklareli Belediye Baskanligina bagimsiz adaydim. Bir halk kahvesinde düsüncelerimi söyleyip oturacagim sirada peykede oturan yasli bir yurttas, "Hocam hocam senin anlattiklarin dogru ama sen kendi isine dön. Hocam bize Yamuk insanlar lazim. Çünkü biz kendimiz yamukuz. Bunun üzerine derhal adayliktan çekildim. Yapacak bir sey yoktu. Dogrulari görmek için halkin sagduyusundan gelen sese kulak vermek gerekir. Bugün halk "Böyle gelmis böyle gider" diyorsa degisen sey görmedigi içindir. Halkin akli gözlerindedir. Toplumsal Kirliligi halk yasiyor ve görüyorsa ona islerin iyi gittigini söyleyemez, anlatamazsiniz. Bugün halk ifade etmezse de biliyor ki hükümet borç aliyor, borç ve faiz ödüyorsa o hükümetin halki kazançta degil demektir. Daha dün açiklandi. Bir kisinin tek basina geçinebilmesi için ayligin 800 milyon, 4 kisilik aile için 2 milyar liranin üstünde bir gelir olmasi gerekir. Bu miktar para açlik ve yoksulluk sinirinda yasayanlar içindir. Sen simdi bu aci gerçegi yasayan insanlara Avrupa'yi, Batililasma'yi, Çagdaslasmayi anlatabilir misin? Hadi canim sende, kendimizi aldatmayalim. Yüzü Batiya, beyni Doguya dönük bir zihniyetin Avrupali görüntüsüne bu süpheci Halk inanmiyor.
Bugün halk ne demokrasinin içindedir ne de bazi tuzukurularin yasadigi hayatin içindedir. Halk bir takim seylerden ve hatta partilerden bile kopmustur. Halk çok eski yillardaki gibi bugün kendisine göre bir dünya yaratmistir. Yani içine kapanmistir. Ona yolu açacak, ufku gösterecek, yarinin çok seyler getirecegini söyleyecek karizmatik bir kurtarici beklenmektedir. Tabii bu noktaya gelmis, getirilmis bir halka Kurtarici sensin demek lazimdir. Yazimi Batili bir yazarin tümcesi ile bitirmek istiyorum
"Gerçekler eylemden her zaman daha çilgincadir."
nazifkaracam@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol