BOS ZAMANLARINIZDA NE IS YAPARSINIZ?

Günlük yasamda genellikle karsilasilan sorular nelerdir?
Aslinda soru da degildir bazilari. Hani "N'aber?" gibi. Veya, "Nasilsin?" bile çok gereksiz, ayaklari havada kalan bir soru degil midir?
"Eee! Daha nasilsin?"
"Eh, n'olsun?"
"Eeee! Daha daha ne'aber?"
"Nossun be!"
Hani, demis ya adam "Geçen sene ölen kisrak tayladi mi?"
Karsisindaki bön bön bakinca da, "Lâf olsun agalar. Bir sigara verin de yakalim!" demis.
"Sonra?"
"Eh iste! Noolsun!"
"Nabiyosun?"
"Nââbalim! Gidiyo iste."
Bir araba geçer yoldan. Gürültüsü bir zaman isgâl eder ortaligi.
Araba geçip gider.
Bizimki kaldigi yerden sürdürür muhabbeti akli sira "Eee! Nasi gidiyo bakalim?"
Uçsuz bucaksizdir, dipsiz kuyudur bu sorular, bu muhabbetler.
Derken, hafif bir degisime girer soru biçimi "Bos zamanlarinda ne yapiyorsun?"
Birden bire durup kalir.
Ve, birden bire durup kaldim duydugum soru karsisinda. Yanimdakine sorulmustu soru. Birden, refleksî olarak üzerine aldi beynim.
Sahi, ben bos zamanlarimda ne yapiyorum?
Örnegin, su an oturmusum bir seyler yaziyorum. Simdi benim bos zamanim midir?
Sahi sahi, bos zamanlarinizda sizler ne is yaparsiniz? Dikkat edin, bos zamanlarinizda haaa! Bos zamanlarinizda ne yaparsiniz?
"Bos zamanlarinda ne yapiyorsun?"
Birden, üstüme aldim soruyu. Ben. Bos zamanlarimda ne yaparim?
Bos zamanlarimda bos bos otururum. Iyi mi? Ellerimi baglar, bön bön otururum. Televizyon varsa karsimda, bön bön televizyon ekranina bakarim.
Iyice bos mu kaldim? Sirt üstü yatarim.
"Bos zamanlarimda kitap okurum!" diyor birisi.
Baska birisi, "Kitap okumak için özellikle zaman ayiririm!" diyor.
"Bos zamanlarimda televizyon izlerim!" Ne kadar dogru?
Özellikle ve kayitsiz kosulsuz, televizyonda bir açik oturumu izlemek veya çok önemsedigi bir takimin maçini izlemek için. Özellikle zaman ayiriyorsa insan. Bos zaman midir bu?
"Bos zamanlarimda hisim akraba ziyaretlerinde bulunurum. Sevdiklerimi ziyaret ederim.!"
Önemsedigi kisileri ziyaret etmek, bir insanin bos zamanlarinda yapmasi gereken, bosluk doldurmak için yapilan bir edim midir? Sevdiklerimizin halini hatirini sormak, onlarla yüz-be-yüz görüsmek için illâki tüm islerimizin bitmesini, hatta kahveye gitmek zamanimizdan bile feragat edemeden, mutlaka islerimizin tig teber tükenmesi mi gerekir?
"Bos zamanlarinda ne is yapiyorsun?"
"Burnumu çekiyorum!"
"Baska?"
"Tespih çekiyorum!"
"Baska?"
Bos zamanin türüne bagli.
Ama, adam bir de demez mi "Bos zamanlarimda kitap okuyorum!"
Ask olsun be! O bos adama da o yakisir zaten. Kitap okumak için tüm islerinin külliyen tükenmesini bekleyecek.
Hangi islerin?
"Abi, inan mektup yazmaya zaman bulamiyorum be!"
"Nasil oluyor?"
"Yani, inan, zaman olmuyor beee!"
"Peki, ne yapiyorsun bos zamanlarinda!"
"Yav! Bos zamanlarimda kahveye filan takiliyoruz iste. Bazen arkadaslar çagiriyor, birahaneye filan takiliyoruz. Bir de bizim bir arkadas var, onun bir bag evi var. Oraya takiliyoruz. Giderken sarap, raki filan aliyoruz. Bazen bir iki kasa bira atiyoruz bagaja. Çekiyoruz arabayi. Biraz gir gir samata. Biraz onu bunu çekistiriyoruz. Siyaset filan. Sendikal konular, sunlar bunlar. Bir de bakmissin zaman geçivermis. Zaman dedigin de nedir ki! Geçiveriyor anacigini sattigimini.
"Eee! Bos zamanlarinda ne yapiyorsun!"
"Bos zamanimda abi!.. Düsünüyorum!"

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol