Kendimizle basbasa kalmayi istedigimiz ne kadar çok zaman ve zeminler vardir degil mi?
En yakin, en candan bildigimiz birileri bile an olur çekilmezlesir.
En azindan gereksizlesir veya keske olmasaydi'lasir.
Kendimize siddetli gereksinim duydugumuz nice zamanlarimiz vardir. Kendimizle basbasa kalmak gereksinimini çilginca duyumsadigimiz…
Candan bildiklerimizin gereksizligi yaninda bazen onlardan gelen çekilmezlikler, çileler, tuz biberdir bazi anlarda ve durumlarda.
Iste o zaman yalnizca ve yalnizca kendimizle olmayi, kendimizle basbasa kalmayi delice, çilginca arzulamaktayizdir.
Insan, en geç, en zor kendine küser.
Insanin yine de ne pahasina olursa olsun, kendinden baska dostu olmayabilir yasamin büyük bir çogunlugunda ve hatta genelinde.
Öyle bir sey iste…
"Bugün aramayin beni
Bu gece de gelmeyin
Ben beni alirim karsima
Sonra cigerlerimi
Sonra beynimi
Sonra yüregimi
Sonra iste
Sonra her seyimi
Sonra her yerimi
Biz oluruz
Aramayin ne olursunuz
Ben ile ben
Biz bize
Diz dize otururuz
Unutun bizi bir zaman
Ben ile ben
Biz bize içeriz
Ben anlatir
Ben dinlerim
Biz bize oturur söylesiriz
Ben bana saygiliyimdir
Ben bir beni bilirim
Bir de kendimi
Hiç olmazsa arada bir
Kendime ederim kibir
Ben sarhos olursam kazara
Kendim çekerim kahrimi
Ben bana küfredersem
Olur'a
Kirmam kendi hatirimi
Ben beni kendimde bulurum
Aynalari vermeyin
Benim türküm bana yeter
Sam yeliyle besteler göndermeyin
Girmeyin gönül bahçeme bu gece
Çiçekleri dermeyin
Sizden güldeste isteyen yok
Hatirimi ayaklar altina sermeyin
Ben bu gece beni alacagim karsima
Biz olacagiz
Siz gelmeyin."
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol