BAĞCILARIN ÜZÜMÜ PAZARLAMA SORUNU VAR

Bağcı Mehmet AKTAŞ'la 27.09.2012 günü bağcılığın sorunlarını konuştuk. MEHMET AKTAŞ: "Üzüm Üreticileri Pazarını Kurup üzüm üreticilerini oraya toplamaya zorluyorlar. Orası gözlerden uzak bir yerdir. Bir kenarda. Biz zor şartlar altında üzüm üretiyoruz. Bu bizim geçim kaynağımızdır. Çok kenar köşede üzüm satmak zordur. Kırklareli Belediyesi üzüm ve meyve üreticilerine çarşı içinde yerler göstermesi gerekir. Kırklareli Belediyesi'nin amblemi üzüm salkımıdır. Bağcılara üzüm üreticilerine Belediyemiz sahip çıkmalıdır. Her şeyden önce emeğe, üreticiye saygılı olmalıyız. Bağlara meyve bahçelerine akıllı su saati konacakmış. Bu hareket üreticinin içinde yaşadığı ekonomik sorunları bilmemektir. Bağında bahçesinde su tüketen üreticinin kullandığı suyu peşin ödeme şansı hiç yoktur. Üretici ürününü çarşı pazarda satacak ki su parasını karşılasın. Bu söylediklerimi gazeteci olarak köşenizde yayınlarsanız çok sevinirim. Işın tedavisi gördüm" dedi. Yaşamın ışıltılı günlerinde bağcıların sorunlarını yazmak gazeteciğin, boynumuzun borcudur. Eski bağcılık canlanırken, Bağ Bozumu Şenliği'nde yarınlarımızı konuşurken bağcıların dertleri var. Belediyemiz, Üzüm Üreticileri Birliği bağcıların sorunlarına hoşgörüyle yaklaşmalıdır. Yaşamak yarına umutla bakmaktır. "Umut fakirin ekmeğidir" derler.
Doğalgaz zamlarının, elektrik zamlarının kapımızda olduğunu akşam haberlerinde dinledik. Emekliler, üreticiler, işsiz gençler, üniversiteli öğrenciler, eski üniversite mezunları, sigorta ve Bağ-Kur emeklileri efkarlıdır. Yaşamın her günü ekonomik zorluklarla doludur. Lüleburgazlı Şair Bektaş Yavuz, Bağcı Mehmet Aktaş konuşurken yanımıza gelerek muhabbete katıldı.
ŞAİR BEKTAŞ YAVUZ: "Lüleburgaz'ın Hamzabey köyü doğumluyum. Kırk yıldır şiirle uğraşırım. Köyümüzde eskiden müthiş bir bağcılık vardı. Sonraki yıllarda doğal afetlerle bağlar bakımsız kaldı. Telef oldu. Yenileri ekilmedi. Bağcı Mehmet Aktaş'ın bağcılıkla ilgili açıklamalarına katılıyorum. Lüleburgaz'da Belediyede zabıta müdürüydüm. Emekli oldum. Akıllı Su Saati Uygulama Projesi bana ters geldi. Bağcılara destek olunmalıdır. Su fiyatları çok ucuz olmalıdır" dedi.
Bağcılıktan, meyvecilikten geçinmeye çalışanlar var. Şimdi bağ bozumu günleridir. Hardaliye, pekmez yapılıp piyasaya sunacak. Üreticilerin ekonomik, pazarlama sorunları var…”
30 Eylül 2012 günü Ahmet Cevdet Paşa Parkı'nda eski pehlivanlardan MURAT HERSEKLİ ile eski pehlivan arkadaşı Burhan Gürkan eski güreş günlerini konuştular. Yaman Hotel'in sahibi Ramazan Yaman'ın torunu Murat Dağlı'da Burhan Gürkan'la beraber Murat Hersekli'yi ziyaret ettiler. Murat Hersekli eski başbakanlardan rahmetli Adnan Menderes, Celal Bayar'la ilgili anılarını anlattı. Cemal Gürsel'in bir güreş meraklısı olduğunu anlatırken muhteşem güreş günlerinin coşkusunu yaşar gibi olduk.
MURAT HERSEKLİ: "1928'İN BEŞİNCİ AYINDA Kırklareli'nde doğdum. Yugoslavya'dan annemin karnında altı aylıkken Senitsa'dan geldik. Dört oğlum, iki kızım var. Çetin-Hasan-Hüseyin ikiz evlatlarım ve Metin Hersekli. Kızlarım: Sevgi-Sevinç Hersekli. Baban zahirecilik yaparken çok eskiden Havsa pazarına giderdik. Yaşavo Kanetti eski zahireci sağ mıdır? Kocahıdır İlkokulu'nda aynı sırada oturmuştuk. Görürsen selam söyle" dedi. Eski zahirecilerden Patron Salih Pey'le de aynı gün sohbet ettik. "Beni de yazmayı unutma Selahattin Demiraco kardeşim. Seni çok severiz" dedi.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol