"BABAM AgLADI, ANAM AgLADI, BEN AgLADIM FATMA ÖLDÜ"

Cuma gecesi TV Kanallarindan birinin "HER EVDE BiR HABER VAR" Programini gözücü ile izlerken sunucu bir ANADOLU GERÇEgi'ni anlatiyordu. Kars yöresinden bir aile programda idi. Genç bir adam yaninda boy boy siralanmis çocuklar oldugu halde konusuyordu. Babamin 16 çocugu vardi diyor. Benim 6 çocugum var. Babama yardim etmek için çalismak zorundaydim.

Bu yüzden okula gidemedim. "Genç adam anlatmaya devam ediyordu
"Anam hastanede öldü. Babam ikinciye evlendi. Bu çocuklarin bir kismi ikinci ailesindendir. Bir gün de benim karim Fatma hastalandi. Onu anamin öldügü hastaneye götürdük. Anamin hastane masraflarini ödeyemedigimiz için babamin hastane borcu vardi. Babam, "Anan bu hastanede öldü. Fatma da orada ölcek." derdi. Anam agladi, babam agladi, ben agladim Fatma hastanede öldü.
Kamera genç adamin iki odali evini de gösterdi. Bir büyük oda, duvarda üst üste dizilmis yataklar. Burada yatiyorlarmis. ikinci oda da bir iki tane kesme sekeri çuvali görünüyordu. Meger seker, ekmek ve çay yemek olarak yedikleri imis."
Sunucu nasil geçindiklerini sordu. Genç adam, kisin borç alarak geçindiklerini, yaz olunca insaatlarda çalisarak borçlarini ödediklerini, her yilin böyle geçtigini söyledi. Babasi da insaatlarda çalisiyormus. O da öyle yasamis. Belli ki çocuklari da öyle yasayacaklar. Onlar da baska türlüsünü görmeden hayati bitirecekler. Ve su anlasiliyor ki Anadolu insani ipotek altinda, borç içersinde yasamaktadir. Gurbete bunun için çikmaktadir. Onlarin çogu da gurbette ölmektedir.
Bugün Trakya, Kirklareli, ülkenin diger ileri bölgeleri Anadolu'dan sürekli göç almaktadir. Bunlar, buralara çalismak için gelmekte ve sonra yerlesip kalmaktadirlar.
Anadolu'da tarla bereketinden daha çok yatak bereketi vardir. Çok çocuklu aileler, çok esli evlilikler ve topraksiz insanlar.. Anadolu da toprak çok yerde agalarin, asiret reislerinindir. Atatürk'ün israrla istegine, vasiyetine ragmen cumhuriyet hükümetleri Toprak Reformu yapmamislardir. Belki de yapamamislardir. Toprak Agaligi'ni, Asiret Reisligi'ni ortadan kaldiramamislardir. Ancak yapilmayan Toprak Reformu'nun bayrami yakin zamanlara kadar kutlanmistir. simdiki kusak bilmez ama biz çok Toprak Bayrami kutlamisizdir. Ecevit CHP'de iken " Bu düzen degismeli" derdi. "Toprak isleyenin, su kullananin" slogani onundur. Ancak iktidar oldugu zamanlarda bunlar onun aklina gelmemistir. 1960 Devrimcileri Dogudan 52 Toprak Agasi'ni Bati'ya sürgün ettigi halde sonraki iktidarlar bunlarin tekrar yerlerine gitmelerine izin vermislerdir. Siyasetçiler imamla Toprak Agasi, Asiret Reisi sütünde ikbal ve iktidar aramislardir. 1940'li yillarda CHP'nin Tarim Bakani Cavit Oral Adana'da bir toprak agasi idi. 1950 'de iktidara gelen Demokrat Parti Genel Baskani Adnan Menderes, Aydin'da Çakirbey Çiftligi'nin sahibi idi. Bu partinin önde gelenlerinden Emin Sazak Eskisehir'de bir Toprak Agasi olarak bilinirdi.
Bugün Trakya'da bile Toprak Agalari vardir. Topraksiz köylüler Yarici ve icarci olarak bunlarin yerlerini islemektedirler. Yani bir anlamda onlara çalismaktadirlar. Tabii bu baglamdaki gerçek Trakya'da Anadolu'daki kadar aci degildir. Ama sorun hep vardir ve aynidir.
"Her Evde Haber" oldugu gibi her yerde birbirine benzeyen sorunlar vardir. Türkiye Temel Sorunlari'nin basta gelenlerini dahi çözmüs degildir. Bu ülkede eski-yeni, ileri-geri beraberdir ve içiçedir. simdi Avrupa Birligi yeni sorunlar getirmektedir. Herkes ülkenin gerçeklerine hazir olmalidir. Gerçeklerden kaçanlarin sonu hüsrandir.
nazifkaracam@gazetetrakya.com