Atatürk Suçlusun! Suçlu, Ayaga Kalk, Gör Halimizi!

(Dünün devami)
Tüm dünya uluslarinin mutluluk ve huzur içinde yasamasini istedigi, yurtta ve dünyada barisi isaret ettigi, kendi ulusu için dilediklerini, baska uluslar için de diledigi için ve de, 'insan mensup oldugu ulusun varligini ve mutlulugunu düsündügü kadar, bütün dünya uluslarinin huzur ve refahini düsünmeli ve kendi ulusunun mutluluguna ne kadar kiymet veriyorsa, bütün dünya uluslarinin mutluluguna hizmet etmeye elinden geldigi kadar çalismalidir. Bütün akilli adamlar takdir ederler ki, bu yolda çalismakla hiçbir sey kaybedilmez. Çünkü, dünya uluslarinin mutluluguna çalismak, diger bir yoldan kendi huzur ve mutlulugunu temine çalismak demektir. Dünyada ve dünya uluslari arasinda huzur, anlasma ve iyi geçim olmazsa, bir ulus kendi kendisi için ne yaparsa yapsin huzurdan yoksundur. Onun için ben, sevdiklerime, sunu tavsiye ederim
Uluslari yönetenler dogal olarak öncelikle kendi ulusunun varligi ve mutlulugunun gerçeklestiricisi olmak isterler. Fakat ayni zamanda bütün uluslar için ayni seyi istemek lâzimdir. Bunun için insanligin hepsini bir vücut ve bir ulusu, bunun bir organi saymak gerekir. Bir vücudun parmaginin ucundaki acidan diger bütün organlar etkilenir... iste bu düsünüs, insanlari, uluslari ve hükümetleri bencillikten kurtarir. Bencillik kisisel olsun, ulusal olsun, daima kötü olarak kabul edilmelidir." dedigi için ATATÜRK SUÇLUDUR!...
Bir ulusun namuslu ellerle yönetilmesinin temelinin okullarda ve egitimle atildigina, her türlü ulusal hizmet ve vazifelerin yapilmasinda saglanacak bilgilerin okulda ve egitim yoluyla mümkün olacagina inandigi ve "Okullar, genç beyinlere, insanliga hizmeti, ulus ve memlekete sevgiyi, serefi, bagimsizligi ögretir. Bagimsizlik tehlikeye düstügü zaman onu kurtarmak için takip edilmesi en uygun olan, en güvenli yolu belletir... Memleket ve ulusu kurtarmaya çalisanlarin ayni zamanda mesleklerinde birer namuslu uzman ve birer bilgin olmalari lâzimdir. Bunu saglayan okuldur. ilim ve fen tesebbüslerinin faaliyet merkezi okuldur. Ayrica Türk Devletinin Dinamik ideallerini Türk Gençliginin beyninde ve Türk Ulusu'nun bilincinde daima canli bir halde tutmak, üniversitelerimize ve yüksek okullarimiza düsen baslica vazifedir.
Türkiye'nin egitim ve ögretim politikasinin her derecesini, tam bir netlik ve hiçbir tereddüde yer vermeyen açiklik ile ifade etmek ve uygulamak lâzimdir. Bu politika tam anlamiyla ulusal bir nitelikte görülebilir." dedigi için ATATÜRK SUÇLUDUR!...
Ulusal egitimimizde temel ilkelerinden biri, egitimimizin ulusal olmasidir diyor Atatürk. Türk ulusal kültür düzeyini çagdas uygarlik düzeyinin üzerine çikarilmasinda, baslica amacinin millî egitimi her yönüyle ulusal niteliklere sahip kilmaktir. Türk Ulusu'na gidecegi yolu gösterirken dünyanin her türlü ilminden, buluslarindan, ilerlemelerinden istifade ile bunlari benimseyip kullanmali, ancak, asil temel kendi içimizden çikarilmalidir. Türk Ulusu'nu basariya götürecek güçte ve nitelikte olmasini öngördügü egitim sistemi, ulusal olmalidir. Egitim sisteminin ulusal nitelikte olmasi; Türk Devleti'nin dayandigi tam bagimsizlik ve ulusal egemenlik esaslarina, Türk benligine ve Türk Devleti'nin devlet hayati, fikir hayati ve ekonomik hayattaki bütün müesseseleri ile uyacagi ve uygulayacagi cumhuriyetçilik, milliyetçilik, halkçilik, devletçilik, lâiklik ve inkilâpçilik ilkelerini benimseyip uygulamasindan gelir. Gerçekte ulusal niteliklerin Türk gençliginin beyninde
ve Türk Ulusunun bilincinde daima canli tutularak uygulamalarini saglayacak ulusal egitim sistemidir. Egitim sisteminin bu ilkelerin tümünü birlikte ve birbirini kollayarak uygulamalarini saglayarak, Türk Ulusu'nun ihtiyaci olan fikren ve bedenen güçlü nesiller yetismesi, Türk Devletinin gelecegi için güvencesidir... diyerek bu yüce duygularin egitimin temel harci olarak isaret ettigi için ATATÜRK SUÇLUDUR!...
Devam Edecek......
mustafaermis@gazetetrakya.com