Yazin gelmesiyle birlikte hava sicakliklarinin mevsim normallerinin üzerinde olmasi beraberinde birçok hastaligi da tetikliyor.
Asiri sicaklar çesitli saglik problemlerini de beraberinde getirmektedir. Sicaklik ve nem artisina bagli olarak vücut isisi artmakta ve metabolizma bu yeni duruma uyum saglamaya çalismaktadir. Normalde terleme ile vücut isisi dengede tutulmaya çalisilir.
Ancak asiri sicaklarda sadece terleyerek vücut isisi dengede tutulamaz. Yaslilar, bebekler ve kronik hastaligi olanlarda terleme mekanizmasi ile vücut isisinin dengede tutulmasi her zaman mümkün olmayabilir. Yine ortamdaki nem orani yüksekse terleme suretiyle vücut isisi yeterli düzeyde düsmeyebilir.
Ayrica sismanlik, herhangi bir hastaliga bagli yüksek ates, asiri sivi kaybi (dehidratasyon), kalp hastaligi, ruh ve sinir hastaligi, alkol ve uyusturucu madde kullanimi ile tedavi amaçli bazi ilaçlarin (tansiyon düsürücüler, idrar söktürücüler vb.) kullanimi da sicak havalarda terlemeyi etkileyen diger faktörlerdendir. Bu gibi durumlarda yükselen vücut isisi beyin ve diger hayati organlarda hasara yol açabilir.
Asiri sicaklardan en çok etkilenen gruplar:
-Dört yasindan küçük çocuklar,
-Yalniz yasayan 65 yas ve üzerindeki yaslilar,
-Bakima ihtiyaci olanlar,
-Hamileler,
-Asiri kilolular,
-Açik alanda çalisanlar,
-Kronik hastaligi (seker hastaligi, kalp-damar hastaliklari, beyin-damar hastaliklari, psikolojik hastaliklar, kronik solunum sistemi hastaliklari, karaciger hastaliklari, böbrek hastaliklari) olanlar
-Sürekli ilaç (özellikle tansiyon düsürücü, idrar söktürücü, depresyon ve uyku ilaçlari) kullanan kisiler,
-Sokak çocuklari ve evsizlerdir.
Özellikle kronik hastaligi bulunan ve yalniz yasayan yaslilar en çok risk tasiyan gruptur.
ASIRI SICAKLARDAN KORUNMA TEDBIRLERI
1. Genel Korunma
-Günün en sicak saatlerinde (10. 00-16. 00) mecbur kalinmadikça disari çikilmamalidir.
-Disarida bulunuldugunda açik renkli, hafif, bol ve siki dokunmus kumaslardan yapilan giysiler tercih edilmeli; genis kenarli ve hava delikleri olan sapka giyilmeli ve günesin zararli isinlarindan koruyan günes gözlügü kullanilmalidir.
-Disarida çalismasi gerekenler mümkün oldukça günes altinda korunmasiz kalmamaya, asiri hareketlerden kaçinmaya, sik sik tuz içeren sulu gidalar almaya dikkat etmelidirler.
-Günes isinlarinin dik geldigi saatlerde (10. 00-16. 00) denize girilmemeli ve güneslenilmemelidir. Bu saatlerin disinda denize girmek isteyenler günesten koruyucu krem (en az 15 koruma faktörlü) kullanmali, sapka ve gözlük gibi gerekli koruyucu önlemleri almali ve uzun süre kesintisiz güneslenmemelidir.
-Yogun fizik aktivite spor yapmak için sabah ve aksam saatleri tercih edilmeli, her bir saatlik spor için en az 2-4 bardak sivi alinmalidir. Agir fizik aktivitelerden kaçinilmalidir.
-Risk altindaki yetiskinler ve yaslilar, günde en az iki kez günes veya sicak çarpmasi yönünden izlenmelidir. Bebekler ise bu açidan daha sik izlenmelidir.
-Bebek, çocuk, engelliler ve hayvanlar kapali ve park etmis araçlarda kesinlikle birakilmamalidir. Araçlarin iç isilari, klima olsa dahi park edildikten çok kisa süre sonra yükselmektedir. Araç terk edilirken herkesin disari çiktigindan emin olunmalidir.
-Kapali alanlar iyi havalandirilmalidir.
-Günes gören pencereler perde vb. günesliklerle gölgelendirilmelidir.
-Vücut isisinin yükselmemesi için sik sik dus alinmali; bunun mümkün olmadigi durumlarda ayaklar, eller, yüz ve ense soguk suyla islatilmali veya silinmelidir.
-2. Beslenme ve Sivi Alimi
-Susuzluk hissi olmasa bile her gün en az 2- 2.5 litre (12-14 su bardagi) sivi tüketilmelidir.
-Kahvaltida az yagli peynirler, zeytin ve taze sebzeler bulunmali, kafein içeren içecekler yerine de süt, meyve suyu, ihlamur ve kusburnu gibi bitki çaylari tercih edilmelidir.
-Yagli besinlerin ve yagda kizartmalarin tüketiminden kaçinilmali; yemeklerde bitkisel sivi yaglar kullanilmalidir. Yemekleri pisirirken kizartma ve kavurma yerine haslama, izgara, kendi suyunda veya az suda pisirme gibi saglikli pisirme yöntemleri uygulanmalidir.
-Vücut direncini artirmak ve vücudun yeterli miktarda vitamin ve mineral almasini saglamak için bol miktarda sebze ve meyve tüketilmelidir.
-Terleme ile artan sivi ve mineral kaybinin önlenmesi için her zamankinden daha fazla miktarlarda sivi alinmalidir.
-Sivi aliminda su içmek esas olmakla beraber, su disi sivi aliminda kahve, çay ve gazli içecekler yerine süt, ayran ve meyve suyu gibi içecekler tercih edilmelidir. Eger doktor tarafindan sivi alimi kisitlanmis veya idrar söktürücü ilaç kullanilmasi söz konusu ise ilgili doktora basvurmak gerekir.
-Mide kramplarina neden olabilecegi için çok soguk ve buzlu içecekler tercih edilmemelidir.
-Kafein, alkol ve fazla miktarda seker içeren içecekler vücuttan daha fazla sivi kaybina yol açtigi için tüketilmemelidir.
-Disarida ve açikta satilan yiyeceklerin, tüketiminden kaçinilmali, çabuk bozulma riski olan besinler (et, yumurta, süt, balik vb.) açikta bekletilmemeli, besinlerin hazirlanmasi ve pisirilmesi asamalarinda hijyen kurallarina özen gösterilmelidir.
ASIRI SICAKLARIN SAÄzLIK ÜZERINE ETKILERI
Günes veya Sicak Çarpmasi: Asiri sicaga maruz kalma sonucu beden isisini ayarlayan terleme mekanizmasinin bozulmasina bagli olarak vücut isisinin düsürülememesi ile karakterize bir tablodur.
Vücut isisi 10-15 dakika içerisinde 40- 41°C üstüne çikabilir. Günes veya sicak çarpmasi acil olarak tedavi edilmezse kalici hasara veya ölüme neden olabilir. Bilinç kaybindan önce tedaviye baslanmasi durumunda iyilesme sansi oldukça yüksektir.
Kisinin atesi 39.4°C üzerindedir, deri kuru, kirmizi ve sicaktir, terleme yoktur, bulanti kusma, bas agrisi, bas dönmesi, göz çukurlarinin belirginlesmesi ve görme netliginin bozulmasi ile komaya kadar gidebilen suur bulanikligi veya kaybi vardir.
Ilk yardimda; kisi hemen serin ve hava akimi olan bir yere alinmali, siki giysileri gevsetilmeli, soguk su veya sogutucularla (vantilatör, klima vb.) sogutulmaya çalisilmali, kesinlikle içmesi için sivi verilmemeli ve en yakin saglik kurulusuna götürülmelidir. Gerekli durumlarda hava yolu açilmali ve suni solunum yapilmalidir.
Sicak Bitkinligi: Uzun süre asiri sicaga maruz kalma ve yeterli miktarda sivi almamaya bagli su ve mineral kaybiyla meydana gelir. Daha siklikla yaslilarda, yüksek tansiyonu olanlarda ve günes altinda çalisanlarda görülür. Asiri terleme, yorgunluk, halsizlik, bayilma hissi, nabiz hizlanmasi, ates yükselmesi belirtileriyle kendini gösterir. Deri soguk ve nemlidir, nabiz hizli ve zayiftir, solunum hizli ve yüzeysel, suur açiktir. Günes çarpmasinin daha hafif sekli olup hayati tehlike yoktur.
Ilkyardim; Uygun ve zamaninda yapilirsa genel durum hizla düzelir. Serin bir yerde istirahata alinan hastanin giysileri gevsetilip, sirt üstü yatirilarak bacaklari yükseltilir. Islak havlu veya bezle serinletilmeye çalisilir. Bol miktarda sivi verilir; özellikle de tuzlu ayran içirilir. Yaklasik 1 saat içerisinde kisinin genel durumu düzelmezse mutlaka saglik kurulusuna basvurulmasi gerekir.
Sicak kramplari: Asiri aktivite sonucunda terlemeye bagli olarak vücutta hizli bir su ve tuz kaybi meydana gelir. Düsük tuz seviyeleri kaslarda sicak kramplarina neden olabilir. Sicak kramplari ayni zamanda sicak bitkinliginin belirtilerinden birisidir. Genellikle karin, bacak ve kol kaslarinin fiziksel aktivite sirasinda agrili spazmlariyla meydana gelir.
Sicak kramplari için tibbi tedaviye gerek yoktur, kisinin yaptigi aktivite durdurulmali sakin ve serin bir yerde oturtulmalidir, meyve suyu veya mineralli içecekler içirilmelidir. Kramp meydana geldikten sonra en az birkaç saat fiziksel aktivitede bulunulmamali, bir saat içerisinde geçmezse en yakin saglik kurulusuna basvurulmalidir.
Günes Yaniklari: Deriye hasar verecegi için günes yaniklarindan kaçinilmalidir. Uzun süreli günes isigina maruz kalmakla meydana gelir. Deri kizarik, agrili ve asiri derecede sicaktir. Eger etkilenen kiside ates, bül (su toplanmasi) ve siddetli agri varsa veya 1 yasindan küçükse en yakin saglik kurulusuna basvurulmalidir. Günes yanigindan korunmak için günes isigina maruz kalmaktan kaçinilmali, günes yanigi olan yerler soguk su ile silinmeli, etkilenmis bölgelere nemlendirici tibbi losyon sürülmelidir. Yag, salça, yogurt ve dis macunu vb. maddeler kesinlikle sürülmemeli, büller patlatilmamalidir.
Sicak Döküntüsü (Isilik): Sicak ve nemli havalarda asiri terlemeye bagli olarak derinin tahrisidir. Her yasta görülmekle birlikte siklikla bebeklerde görülür. Küçük kizarikliklar seklindedir. Siklikla boyun, gögüs, dirsek iç yüzü gibi kivrim yerlerinde görülür. Kizarik bölgeler kuru tutulmali, daha serin ve daha az nemli ortam saglanmalidir.
Günesin Geç Dönem Etkileri: Günes isinlarinin saglik üzerine oldukça önemli olumlu etkileri mevcuttur. Uzun süre maruz kalindiginda olumsuz etkiler de ortaya çikabilir. Ciltte erken yaslanma, gözde katarakt gelisimi, deri kanseri ve günes lekelerinin ortaya çikmasi bu olumsuz etkilerindendir.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol