"Amacimiz grevli toplu sözlesmeli sendika yasasina ulasmak"

Geçtigimiz günlerde gazetemiz tesislerini ziyaret eden Kamu Sen-e bagli Türk Enerji Sen Avrasya Sube Baskani Mehmet Emin Güler Türk Enerji Sen olarak bir hak mücadelesi verdiklerini söyleyerek sbir hak mücadelesi verdiklerini dile getirdi.

Enerji-Sen Avrasya Subesi Yönetim Kurulu Üyesi Bayram Yilmaz, Çetin Okumus ve Enerji-Sen Kirklareli Is Yeri Temsilcisi Osman Engin ile birlikte gazetemize gerçeklestirdikleri ziyarette Türk Enerji Sen Avrasya Sube Baskani Mehmet Emin Güler  “Neticede bir hak mücadelesi veriyor. Bu da uzun süreli bir is. Bizler profesyonel sendikaci degiliz, maasli degiliz, hepimiz islerimizden izin alip dolasiyoruz. Amacimiz grevli toplu sözlesmeli sendika yasasina ulasmaktir. Insanlar çalistiginin karsiligini almak zorundadir. Bu noktada her is kolunda arkadaslarimiz çalismalarini yapiyorlar. Biliyorsunuz son günlerde saglikla ilgili eylemler yapiliyor. Bu yasa çiktiktan sonra vatandaslar bundan kötü bir sekilde etkileneceklerdir. Çalisirsak, dolasirsak, mücadele edersek kötüyü iyiye çikarmak mümkündür. Türkiye’de genç insanlarimizin issiz, yasli vatandaslarimizin ise bakimsiz olmasi bize yakismiyor. Ziyaret ettigim yerlerde gözlemledim, arakdaslar genelde çalisma yerlerinden sikayet ediyorlar. Tredas’ta büyük bir kadro sikintisi var. Ünvan yükseltme sinavlarinin yapilmamasinin sikintisini yasiyorlar. Ancak bunlarin yapilacaginin sözünü aldik. Bunun disinda yine bizim is kolumuz olan D.S.I’dee mühendis arkadaslar diger kurumdakilerin çok gerisindeler. Kurumlar arasindaki büyük dengesizlikler var. Bugünkü sartlarda toplu sözlesme olmamasi ortaya bu sorunlari çikariyor. Biz özellestirmeleri savunmuyoruz. Özellestirmelerden dolayi insanimizin, çalisanimizin ufku daralmaktadir. Bu ay sonu Ankara’da yapailacak olan genel idare kurullarinda üyelerin sorunlarinin dinlenmesi amaciyla bu ziyaretlerimizi gerçeklestiriyoruz. Çarsamba günü Tekirdag ilçesindeydik. Persembe günü Kirklareli Merkez ve ilçelerde bulunan is kollarimizi ziyaret ederek buralardaki is temsilcilerimiz ile görüstük.” dedi.

Türk Enerji-Sen Avrasya Subesi Baskani M. Emin Güler’in gazetemiz ziyareti sirasinda Tekel’in özellestirilmesiyle ilgili olarak ise sunlari söyledi.” Tarihi süreç içerisinde Türk Toplumu 1600-1605 yillari arasinda Ingiliz, Venedik ve Ispanyol gemici ve tacirleri tarafindan Istanbul yolu ile sigarayla tanismistir.

Tütün tarimi 1612 yillarindan itibaren Avrupa'dan getirilmis, Makedonya, Yenice, Kircelide üretimine baslanmistir. Osmanli da tütün gelirleri yol, köprü gibi önemli yatirimlara ayrilmistir. Daha sonralari günümüzde oldugu gibi asiri borçlanma nedeniyle 1881 yilinda Duyunu Umumi yenin kurulmasi ile tütün gelirlerini Fransiz reji sirketine 30 yil müddetle imtiyaz verilmistir. 14 Mayis 1882 Türkiye Cumhuriyetinin ilk yillarinda Gazi Mustafa Kemal Pasanin emri ile 13 Haziran 1923 tarihli reji sirketiyle sözlesme imzalamistir. 1924 yilinin ekim ayinda rejiye el konulacagi bildirildi. 28 Subat 1925 tarihinde sirket sermayesine karsilik gelen 40 milyon franka ödenerek, 1 Mart 1925 tarihinde sirkete el konulmustur. 1925 yillarda 40 milyon frank ödenmesi aklimiza nelerin ertelendigi, hangi hayati ve acil ihtiyaçtan vazgeçildigini simdi daha iyi anliyoruz. Çünkü o dönemde her seye ihtiyacimizin oldugu bir dönemdir. TC. Inhisarlar idaresi, tekel genel müdürlügü ve son olarak tütün, tütün mamulleri tuz ve alkol isletmeleri genel müdürlülügü adini almistir.

Tekelin reji idaresinden alinisinin 20.yilinda sigara paketleri üzerine dünü iinutma-bugünü iyi anlarsin diye yazilmasina ragmen dün unutulmustur.

Cumhuriyet tarihimizin köklü kuruluslarindan olup Türkiye ekonomisine önemli katkilarda bulunmustur. Lozan Baris Anlasmasi sonucu Osmanlidan kalan 107.000.000 YTL borcu TC. kabul etmis. Bu borcu 1954 yilina kadar büyük bir bölümünü Tekelin gelirleri ile ödemistir.

Bugün özellestirilmesi düsünülen tekelin 6 Sigara Fabrikasi 39 adet Pazarlama ve Dagitim Basmüdürlügü, 1 Ambalaj Fabrikasi 1 Tütün Isleme Fabrikasi olmak üzere 57 adet Yaprak Tütün Isletme Müdürlügü bulunmaktadir. Tekel 44 markanin üretim ve pazarlamasini yapmakta olup 2005 ve 2006 yillari itibariyle 35^0 milyon kilo tütün mamulü üretmis ve satmistir.

Tekel 2007 yilinda 145,658 üreticiden 34.155.000 kilo (2006 yili ürünü tütünü 147.824.292 YTL bedel karsiliginda satin almistir.) Bu haliyle mevcut üreticilerin % 67'sinin tütün alimini yapan tekel, 2006 yilinda 55.375.388 dolar karsiligi 50.401.338 kilo tütün ihraç etmistir. 2008 yili itibari ile 2320 memur, 13000 isçi personeli, 200000 tütün ekicisi, 1005 toptan satici, 125 bin civarinda tekel bayisi olmak üzere, en çok istihdam yaratan kamu kuruluslarinin basinda gelmektedir.

Stoklarda 350 milyon dolarlik mamul tütün ilave edilmis olup, toplam 1 milyar 275 milyon dolar tutmaktadir. Buna Adana, Ballica, Bitlis, Malatya ve Tokat sigara fabrikalarinin emlaklari hariç envanter kayitlarinda yer alan makine, teçhizat, yedek parça, hammadde, yari mamul stoklan ile sarf malzemesi nitelikli varliklar, isletme malzemeleri üretim faaliyetlerinde kullanilan tüketim malzemeleri, tasitlar, demirbaslar diger varliklar ile yatirim çerçevesinde alimi yapilmis olan makine ve teçhizat bu bedele dahil degildir. Görüldügü gibi bugün ardi ardina açiklama yapan alicilar 1,5 milyar dolar veririz demeleri daha önceki verilen fiyatin üzerinde cazip oldugu imaji yaratilmaya çalisilmaktadir.

Bize göre hiçbir zaman 1,5 milyar dolar tekelin degeri degildir. J.T.I firmasi 2006 da Ingiliz kökenli gallahar firmasini 14,7 milyar dolara satin aldi. Londra'daki ekonomik analistlerden stephan pope bu firmanin çok ucuza alindigini söylemistir. Karsilastirma yaparsak tekelin Pazar payi yillardir çesitli vergi kararlari ve baska yollarla asagilara çekilmeye çalisilmaktadir.Su anda 30 milyar sigaraya indi, bu rakam 2000 yillarda bile 70 milyar adet idi. Tekel kapasitesinin çogunu kullanamiyor, gallahar ise 2006 da 174 milyar adet sigara satmis, bu hesaplara göre tekelin en az 2,5-3 milyar dolar olmasi mi lazim?

Almanyanin tekelden küçük sigara üreticisi Reemtsama'yi Ingiliz imperial tobacco firmasi 6,2 milyar dolara almisti. Bu hesaplari yaparken 5-6 milyar dolara satilmasina raziyiz anlami çikmasin sakin.

Türk tütünü, kiraç topraklarda susuz ve gübresiz üretilen, fakir insanlarin umut ürünüdür. Türk tütünü Anadolu insaninin elinde sabirla islenerek, kazandigi nefaseti, kokusu ve harmanlari islah edici

Üretildigi kiraç ve yamaç arazilerde erozyona dahi engel olan tütünden vazgeçmek, son yillarda daha fazla sark tipi (Oriental) tütün üretmeye baslayan Çin, Hindistan, Kirgizistan, Kazakistan, Özbekistan, Iran, Gürcistan ve Ermenistan gibi ülkelere yakin gelecekte pazarin kaptirilmasi anlamina gelmektedir.

Tekel'in tütün alimlarindan da çekilmesi halinde özellikle Dogu ve Güneydoguda Anadolu bölgelerinde ayrilikçi teröre ekonomik terörde eklenince problemler daha da artacaktir.

Devletin sahte ve kaçak tütün mamulleri konusunda yasadigi vergi kaybinin yani sira Tekelin alkollü içkiler biriminin özellestirilmesi sonrasinda da yüksek oranda vergi kaybina ugradigi herkesin malumudur. Alkollü içkiler sektöründe halen yasanan kayit disiligin ve vergi kaybinin, tekelin sigara fabrikalarinin özellestirilmesi halinde tütün ve tütün mamulleri sektöründe de yasanacagi asikârdir.

Dünya Saglik örgütünün raporuna göre, en fazla sigara tiryakisinin bulundugu 10 ülke listesinde Türkiye 10. sirada Anayasamizin 56. maddesi toplum sagligi ve çevre konusunda 58. ci maddesi ise gençlerimizin sagligi ve gelecegine iliskin amir hükümler tasimaktadir. Örnegin Marlboro firmasinin piyasaya sürdügü yogun Marlboro adi altinda hedef bagimliligi artirmak için ve diger piyasalarda kaybettigi payini artirmak' 'amaciyla insanimizi kobay olarak kullanmaktadirlar. Bu anlamda tekelin özellestirilmesine karsi çikmak ve savunmak insanimizin sagligini ve gelecegini savunmakla es anlamlidir.Tütün fonunun tahsis edilis amacina uygun olarak ülke tütüncülügü emrine tahsisi ile AB'ne girene kadar devam ettirilmelidir. 4733 Sayili Kanun ülke tütüncülügünü Türk tütün üreticisini ve çalisanini gözeten bir anlayisla yeniden ele alinmalidir. TAPDK'nin sektörü ülkenin tütüncülügünün çikarlarini ve toplum sagligini önde tutarak düzenlemesi ve özelliklede denetleme fonksiyonunu etkinlestirmesi saglanmalidir. Sigara sirketlerinin yasaya aykiri pervasiz reklam, promosyon ve tanitim faaliyetlerine son verilmelidir.

Sigara fabrikalari özellestirilmemeli, politik etkilerden uzak ve özerk bir kurulus olarak yeniden yapilandirilmalidir.

Yukarida önerilerimiz ve Tekel'in degeri konusunda yaptigimiz açiklamalarla degerinin çok yüksek oldugu ortaya çikmistir.

Tekel'in gerçek degeri; Mustafa Kemal Atatürk'ün ve beraberindeki heyetin Erzurum kongresinden Sivas kongresine gitmesi için bir türlü temin edilemeyen ve o dönemdeki tütün idaresinin kasasindan borç alman paranin anlami kadardir. Sizce anlami kaç dolar ederse tekelin bedeli odur.

Tam bagimsizligin bedeli neyse tekelin degeri o dur.

TEKEL vatandir SATILAMAZ dedigimizde bize ima ile bakanlara 1 milyon 400 bin metre kare satilacak fabrikalarin topraklaridir. Bu yüzden vatandir. Ülkenin reel sektör kuruluslari; Tekeli, Sekeri, Enerji dagitim sirketleri Telekomünikasyon sirketleri, Limanlari, Otoyollari, çilginca satilmaktadir. Herhalde bunlar tarihe satanogullari olarak geçmek istiyorlar. O yüzden tam bagimsizligin bedelini hesaplamaya kimsenin kalkmamasi ve tekeli satmaktan vazgeçmelerini tavsiye ediyoruz. Her seye ragmen satilirsa yasal her yolu deneyerek yargidan bu satisin iptalini isteyecegiz.” dedi.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol