"Allah'in suyuna parami verilir, nasil olsa devletin"

Kirklareli Il Genel Meclisi, Haziran ayinin son toplantisini yapti. Agustos ayina kadar tatile giren Meclis, çiftçiyi kizdiracak gibi görünen Tarimsal Hizmetler Komisyonu'nun raporunu ele aldi. Tavsiye karari niteligi tasiyan ve üreticinin fotografini çeken komisyon raporunda, tarim arazilerinin sulanmasinda kullanilan baraj sularinin kullanim durumu ve bu konuda karsilasilan sorunlar ile çözüm önerileri hakkinda bilgilere ve tespitlere yer verildi. Raporun Sonuç ve Öneriler bölümünde yer alan, "Çiftçimiz suyu kullanmada duyarsiz, sulamayi ögrenmek ve suyu kullanmakta istekli degil" , "…Çiftçimiz yasli. Tarimsal sulama yogun emek ve bilgi gerektirdigi için üreticimiz sulamaya ilgili degil" , "Kooperatifler sulama ücreti toplamada çok sikintili. Üretici "Allah'in suyuna parami verilir, nasil olsa devletin" zihniyeti ile ücretini ödemede duyarsiz davraniyor" ve "Su bilinçsizce asiri çekiliyor, asiri su topragi yikiyor, çoraklastiriyor. Suyun yüzde 50'si israf oluyor" ifadeleri tepki çekecek gibi.

Kirklareli Il Genel Meclisi, Valilik binasi Atatürk Toplanti Salonu'nda Behçet Åzen Baskanliginda toplandi. 2 oturumdan olusan 5'nci birlesim yoklamanin yapilmasinin ardindan 4'ncü birlesime ait tutanak özetinin okunmasi ve kabul edilmesi ile devam etti. Gündemin 3'ncü maddesinde Tarimsal Hizmetler Komisyonu Baskani Rabia Çakmakci tarafindan okunan tarim arazilerinin sulanmasinda kullanilan baraj sularinin kullanim durumu ve bu konuda karsilasilan sorunlar ile çözüm önerileri hakkinda hazirlanan rapor ele alindi. 

Çakmakci, okudugu Tarimsal Hizmetler Komisyon raporunun ilk bölümünde Il genelinde toplam tarim arazisinin yüzde 17'sinin sulanabilir durumda oldugunu sulanabilen bu arazilerinde yüzde 36'sinin sulandigini belirterek arazilerin sulanmasinda ilin kuzeyinde yerüstü sularindan, güneyinde ise yeralti sularindan yaralanildigini kaydetti.

Il genelindeki önemli ve bilinen tüm su kaynaklari hakkinda bilgi aktaran Çakmakci, insa halindeki barajlar ve projelendirilen sulama tesisleri hakkinda da açiklamalarda bulunarak 

Kirklareli'nin su haritasi hakkinda ayrintili bilgilere yer verdi. 

Sonuç ve Öneriler bölümünde ise çarpici tespitlere yer verilen raporda Çakmakci, 17 madde halinde siralanan sulamada yasanan sorunlar ve olumsuzluklar hakkinda su bilgileri aktardi;

"1- Sonuç itibariyle; 25-30 yildan beri modern sulama faaliyetleri içinde bulunan ilimizde 3 tane baraj, irili ufakli gölet ve su sondaji kuyulari ile, sulanabilecek kabiliyetteki arazilerimizin yüzde 36'si sulanabilmekte.

2- Çiftçimiz suyu kullanmada duyarsiz, sulamayi ögrenmek ve suyu kullanmakta istekli degil. Egitim sanayilesme ve kentlesme olgulariyla genç nüfus sanayiye, kentlere kaymis oldugundan, çiftçimiz yasli. Tarimsal sulama yogun emek ve bilgi gerektirdigi için üreticimiz sulamaya ilgili degil.

3- Sulanabilir tarim arazilerinin yüzde 60'ma bugday yüzde 30'una ayçiçegi ekiliyor, bugday ve ayçiçegine mevsim yagislari yeterli oldugu için sulama geregi duyulmuyor. Misir, ayçiçegi, sebze, meyve, yonca, çeltik,  pancar, kavak gibi ürünler sulaniyor.

4- Sulama sistemlerimizin yüzde 90'i eski ve açik sistem. Açik sistemler kanal sistemi oldugundan doga ve insan tahribatina çok açik, mevcut sistemlerimiz kirik dökük her mevsim bakim ve onarim gerektiriyor. Kanallarin ve kanal boylarindaki yollarin onarimi çok emekli ve masrafli.

5- DSI yatirimini bitirdigi sulama sistemlerinin isletme ve sorumlulugunu üreticilerin olusturdugu kooperatiflere, kooperatifin kurulmadigi yerlerde muhtar ve belediyelere devrediyor. Isletme, bakim ve onarim kooperatif ve muhtarliklarin üzerine devredilmis. Kooperatifler sulanan ürünün türüne göre dönüm basina yillik birim fiyatlari belirleyip uyguluyor. Son yilin uygulanan fiyatlari; ayçiçegi 15, misir,17 lira, sebze 18 lira, çeltik 25 lira, kavak 35 lira. Her kooperatif kendi birim fiyatini belirleyebiliyor.

6- Kooperatifler sulama ücreti toplamada çok sikintili. Üretici "Allah'in suyuna parami verilir, nasil olsa devletin" zihniyeti ile ücretini ödemede duyarsiz davraniyor. Üreticinin yüzde 40 gibi bir kismi da üye olmadan suyu kullaniyor ve ücret ödemiyor.

7- Kanal sisteminde su kullanimini denetlemek imkânsiz, üretici suyu kendi istegine göre istedigi gibi kullanip yönlendirebiliyor. Çiftçi suyu kanaldan halk arasinda deveboynu denilen sifonlari kullanarak bazense kanali kirarak aliyor. Su bilinçsizce asiri çekiliyor, asiri su topragi yikiyor, çoraklastiriyor. Suyun yüzde 50'si israf oluyor.

8- Kirklareli Baraji Sulama Kooperatifi çok büyük çikmaza girmis. Kooperatif üyelerden su ücretlerini toplayamiyor, üyeler ile kooperatif icra durumuna düsmüs. Kooperatifin bir trilyon liranin üzerinde üyelerden alacagi var. Üyeler borçlarini ödemiyor. Mahkeme sureci uzuyor. Kanallarin ve kanal yollarinin onarilmasi gerekiyor kooperatifin makinesi ve parasi olmadigi için onarim yapamiyor. Kanallarin onarimi bakimi yapilmaz ise bir yil sonra kullanilamaz duruma düsecek. Kooperatif makine satin almak için iki bankaya kredi basvurusu yapmis. Il Özel Idaresinden makine talep ediyor. Il Özel Idaresi kira parasi istiyor ve is yogunlugunu gerekçe gösterip makine vermeye sicak bakmiyor.

9- Kayali Baraji Sulama kooperatifi su parsi toplamada daha az sorunlar yasiyor. Dozer, kepçe, iki kamyon, binek araci olarak kullanilan iki pikaplari ve kendi mülkleri olan idari binari mevcut.

10- Daha küçük tarimsal sulamalarda maddi sorunlar yüzünden büyük sikintilar yasiyor. Bazi sulama kooperatifleri kapanma karari almis.

11- Elektrik faturalari çok yüksek oldugundan, Lüleburgaz Türkgeldi çiftligin deki kuyularin disindaki su sondaji kuyularinin tümü atil durumdadir, trafolari ve pompalan çalinmistir.

12- Son yillarda uygulanan boru sebekeli kapali devre sulama sistemlerimiz basarili olmustur. Bu isletmelerde sorunlar aza inmis, çiftçi daha kolay sulama yapabilmekte.

13- Tarimda su kullanilmasi ürün çesidini artirmaktadir.

14- Son yillarda besi hayvanciliginin gelismesi, yem girdilerinin yüksek olmasi çiftçimizi sulamaya tesvik ediyor, tarimsal sulamaya ivme kazandirmiyor.

15- Daha küçük arazilerde meyve ve sebze tarimi yapan çiftçilerimiz sulamada bilgili ve basarili. Refah seviyesini yükseltmis örnek köylerimiz var.

17- Sulama yatirimlari çok emekli ve masrafli yatirimlar, Kirklareli sulamalarinda sistemlerden, üreticilerden kaynaklanan sorunlarin yaninda ikliminde çok elverisli olmamasi nedeni ile hedeflenen sulama verimine ulasilamamistir. Tarimsal sulamalardaki verim yüzde 20'lerde seyretmektedir."

Sulama envanteri çikarilmali, kurumlar arasi saglikli bilgi akisi saglanmali

Hazirlanan raporun son bölümünde ise sorunlarin çözümüne yönelik önerilerde bulunuldugunu belirten Çakmakci, raporda yeralan önerileri söyle açikladi;

"1- Tarimsal sulamalarimizin bugünkü en acil sorunu Sulama Kooperatiflerinin üreticilerden su ücretlerini toplayamamasi, Devlet isletmelerden elini çekmis isletme sorumlulugu sulama kooperatiflerine verilmis. Kooperatifler üyelerden su ücretlerini toplayamadigi için isletme girdilerini, bakim ve onarim masraflarini karsilayamiyor. Tarimsal Destekleme dosyalarina konulmak üzere Sulama Kooperatiflerinden borcu yoktur belgesi alma zorunlulugu getirilmesi bu sorunu çözecektir, kooperatif yöneticileri bu belge zorunlulugunun ilde valilik makaminca çözülecegi düsüncesinde. Bu konunun ilgili makamlarca acilen degerlendirilmesi.

2- Eski ve açik sulama sistemleri doga sartlarindan ve kullanim hatalarindan dolayi çok sorun yasadigi için, eski sistemlerin yenilenip kapali borulu sebeke sistemine dönüstürülmesi.

3- Bilgi kargasasini önlemek için; sulama envanteri yapilarak kurumlar arasi saglikli bilgi akisi saglanmali.

4- Il Özel Idaresinin esgüdümü ile ilgili kurum temsilcileri ve üreticilerden olusacak bir tarim üst kurulu olusturulmali."

Ürün yelpazesi degismeli kapali sulamaya geçilmeli

Çakmakci'nin ardindan rapora iliskin olarak söz alan Hüseyin Taskin, Plan Bütçe Komisyonu'nun sulamanin önümüzdeki yil daha aktif hale getirilmesi için bütçeden bir miktar kaynagi ayirmasini önerdi. Nedim Orcan ise, Tarimsal Hizmetler Komisyonu Baskani Rabia Çakmakci'nin bir sözünün kendisini "kederlendirdigi" belirterek, Çakmakci'nin "çiftçimiz yasli ve sulama yapmak istemiyor" ifadesinin kendisini üzdügünü ancak çiftçilik konusunda gençlerin ne düsündügünün arastirilip arastirilmadigini sordu. Bunun üzerine Çakmakci, gençlerin köyde kalmak istemedigini bunun toplumsal bir sorun oldugunu belirtti. Çakmakci, "Genç kizlar köyde kalmak istemiyor. Bazi köylerde senelerdir çocuk dogmuyor" dedi.

Saadettin Kizmaz da, mevcut tesislerin çalismazken yenileri için para harcanmasinin düsünülmesi gereken bir durum oldugunu, sulu tarimin köylerde yapilmasinin saglanmasi gerektigini dile getirdi. Aydin Karakoç ta, acil olarak "su yönetim birligi" kurulmasi gerektigini söyledi. Meclis Baskani Behçet Åzen ise topragi iyilestirmeden yapilacak sulamanin verimin düsmesine neden oldugunu kaydetti. Åzen, "Damlama sulamaya geçilmeli. Ürün yelpazesi degismeli. Kapali sulamaya geçilmeli. Bunlar olmadan sorunlari çözmek zor" diye konustu.

Åzen, hazirlanan raporun tavsiye karari niteliginde oldugunu, Kayali ve Kirklareli barajlarinda kapali sulama sistemine geçilmesi için girisimlerde bulunulmasi gerektigini vurgulayarak bu gündem maddesi hakkindaki görüsmeyi sonlandirdi. 

Il Genel Meclisi Toplantisi, Hayvancilik Et ve Süt Ürünleri Komisyonu'nun hazirladigi raporun okunarak kabul edilmesini içeren 4'ncü gündem maddesinin ardindan verilen 5 dakikalik ara ile devam etti. 

Verilen ara öncesi okunan 5'nci gündem maddesi olan Il Özel Idaresi ile memur sendikalari arasinda sosyal denge sözlesmesi imzalanmasi konusunda 14 üyenin verdigi yazili önerge ara sonrasi yapilan konusmalarin akabinde geçen ay verildigi sekli ile Meclis üyeleri tarafindan kabul edildi. Gündemin, Hamitabat hudutlarinda bulunan hayvan ahirlarinin çevreye verdigi zarar konusunda verilen yazili önergeye iliskin 6'nci maddesi Çevre Komisyonu'na havale edildi. Il Özel Idaresi hizmet kadrolarinin 2012 yilina hazirlik amaciyla incelenmesine iliskin verilen sözlü önerge ise Plan ve Bütçe Komisyonu'na havale edildi.

Dilek ve Temenniler bölümü ile sona eren Il Genel Meclisi Haziran ayi son toplantisi gelecek birlesim tarihi olarak 1 Agustos 2011 saat 11.00 olarak belirlenmesi ile son buldu.  

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol