AİLE HAYVANCILIĞI VE MEYVECİLİK DESTEKLENSİN NOTLARI

Birkaç gün önce Kırklareli Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birlik Başkanı Ali Dermenci'ye uğradım. Ali Dermenci'nin misafirleri arasında Kırklareli Milletvekili Selahattin Minsolmaz da vardı.
ALİ DERMENCİ'ye: "Hayvancılığın son durumunu konuşalım" dedim.
Ali Dermenci: "Hizmet için varız çok yoğunuz " dedi. Bir dergiyi birlikte karıştırırken Ali Dermenci'nin bir demecini okudum. "Yılda iki kez hayvanlarımızın tırnak bakımını yaptırmalıyız. Şuan bir tam otomatik tırnak makinemiz ve iki uzmandan oluşan bir ekibimiz var. İlerleyen zamanlarda arttıracağız." Hayvanların tırnak bakımı, tırnaklarının kesimi hayvan sağlığı ve süt verimi açısından önemliymiş. KURTSAN'ın süt sağma makineleri araç ve gereçleri birliğe girişte sergileniyordu. Suluk, krema makinesi, yem- tahıl ezme makinesi, salça makinesi, hayvan kaşıma aleti. Tarım markette hayvan bakanların hizmetindeydi.
Anaç ineğe, buzağı üretilen süte devletimiz destek veriyor. Kırklareli Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği'nin üç bin üyesi var. Babaeski Yeni Mahalle köyünden Cüneyt Yasak'a "Sizin köy meyve cennetidir" dedim.
CÜNEYT YASAK: "Köyümüzde meyve birliği var. Kayısı, şeftali, deveci armudu, badem, kiraz, japon eriği bahçeleri var. 60 dekar elma bahçem var. Elma dördüncü yılında ürün veriyor. Çeşitli türde, kalitede elmalarımız var. Golden gibi" dedi.
"Bordo bulamacını meyve ağaçlarına attınız mı?"
CÜNEYT YASAK: "Bordo bulamacını yılda iki kez meyve ağaçlarına atıyoruz. Aralık ve Mart aylarında atılması gerekir" dedi. Kırklareli Milletvekili arkadaşımız eski çalışkan öğrencim Selahattin Minsolmaz'a "Her şey Kırklareli içindir. Her köylü ailesine beş on anaç inek hibe verilirse köylü kalkınabilir" dedim. Aile hayvancılığı yaşasın…
Kırklareli eskiden meyve cennetiymiş. Bağlık, bahçelikti. Çocukluğumda Şeytan Dere, Büyük Dere, Asilbeyli Dere civarında bağlar, bahçeler vardı. Asilbeyli'ye giderken tren yollarında meyvelikler, bağlar vardı. Bağcılık, hardaliye üretiminde başarılı çalışmalar yapan arkadaşlarımız vardı. Kutbay Benli, Rahman Özkaynak gibi arkadaşlarımızın hardaliyeleri nefistir. Kırklareli Tarım Festivali bu yıl Ahmetçe köyünde yapıldı. Kırkkilise (Kırklareli) şarapları, hardaliyesi, tahin helvası, bozası, koyun- inek peyniri, koyun kaşarı, yoğurdumuz nefistir. Edirne'nin tarihi dokusunu gezenler Kırklareli'yi de gelip görsünler. İstasyonda demli çayımızı, kahvemizi içsinler. Istıranca eteklerinde şirin bir kentsin Can Kırklareli'm…
Kofçaz Ahmatlar'dan bir köylüyle Mehmet Emin Doğu'nun zahire dükkanında sohbetten notlar: MEHMET EMİN DOĞU'ya "Arpa ve buğday bugün için kaç paradır?"
MEHMET EMİN DOĞU: "Arpa, doksan kuruş olup Eskişehir'den getiriyoruz. Buğday da doksan- doksan beş kuruştur?" dedi.
AHMATLAR'DAN KÖYLÜ VATANDAŞ: " Kofçaz'ın on altı köyü var. Altısı orman köyüdür. On köyünde çiftlik, hayvancılık yapılır. Hayvancılık çekirdekten olur. Kırklareli Toprak Mahsulleri Ofisi'ndeki silolardan buğday satın alan bazı Trakya un fabrikaları var. Nakliyecilere ekmek çıkıyor. Meradaki buğday siloları açılıyor" dedi. Çarşamba pazarında çerezlik ayçiçeği satan arkadaşa "Eski ayçiçeği tohumlarımız vardı. Karpuzun tohumunu kurutup ekiyordunuz. Kanser vakaları GDO'lu tohumlar genleriyle oynanmış ürünlerden dolayı çok arttı" dedim çerezlik ayçiçeği tohumunu Bulgaristan'dan getirttim. Tohum organik dedi. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'mız, Sağlık Bakanlığı'mız birlikte hareket etsinler. Kanserden ölen arkadaşlarımız var. Çok değerli arkadaşımız YAVUZ MANDIRACI'yı kaybettik. Sevginin yeşerdiği bir dünya umudumuzdur. Vahşi Kapitalizm küresel olarak insanlığın umutlarını söndürmesin! Yaşamda iyilik, kardeşlik dostluk olsun…