İlimizin en küçük ilçesi Kofçaz'ın en uzak ve en küçük köylerinden Ahlatlı'da bir yandan yağmur-şükür duası yapılıp eller 'hayırlı rahmet' için Sema'ya açılır, gönüller Hak'ka yönelirken bir yandan da uykularını kaçırtan sel korkusu yüzünden devlete; 'ne olur artık yapılsın şu köprü' dilekleri vardı. Gerçi yöneticiler artık inandırıcı bir biçimde köprünün sözünü aldık diyor ama ama vatandaş hâlâ karamsar, tedirgin. Nasıl olmasınlar ki; daha yeni iki hafta önce yüzleşmişler sel gerçeğiyle. Herhangi bir kayıp vermemişler ama aşırı yağışla coşan dereden geçemeyen hayvanları için bir başka tehlikeyi göze alarak, küçük baş hayvanların sürüklenip telef olmaması için traktörlerini dere içine dizerek oluşturdukları sistemden yararlanmışlar. Oysa bir çok sellerde araçların nasıl da oyuncak gibi sürüklendiğini onlar da bilir ya, iş başa düşünce...
Geçmişte kendi imkanlarıyla yaptıkları, şimdi bir tarafı neredeyse suya değecek kadar eğilip yan yatmış ağaç (hikayelerdeki Deli Dumrul köprüsü gibi geçenin de geçmeyenin pişman olduğu) köprüden zor şartlarda insanlar tehlikeye rağmen geçiyorlar ama hayvanlar için durum farklı. Çok uzun yıllardır sağlam bir köprü istekleri var, daha önce de yerel basın aracılığıyla gündeme getirilmiş, bir takım sözler de alınmış ancak... Muhtar artık sorunun çözüleceğine inanıyor ve kendilerine gösterdikleri ilgiden dolayı İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ziya Eser ve İl Genel Meclisi üyesi Adnan Öz'e teşekkür ediyor ancak vatandaş açısından durum farklı. 'Sözde köprü'yü fotoğraflamak için dereye doğru inerken bir vatandaş arkamızdan sesleniyor: -Gazeteci; köprüyü güzelce yaz ama gazeteyi bana da yolla... Biz de sözü verdik.
Serhat boyunda sessiz sakin bir köyümüz Ahlatlı. Geçmişin malum şartları gereği çok büyük bir çoğunluğu terketmiş köylerini. Her ne kadar son seçimde ülke geneline paralel aday rekoru ve bir miktar seçim kırgınlığı yaşansa da genel anlamda belki de yörenin en ağırbaşlı vatandaşları yaşar köyde. Genç ve dinamik muhtar Hilmi Dönmez genç yaşına rağmen, ara verdiği bir dönemden sonra bu yıl üst üste ikincisi olmak üzere üçüncü dönem muhtarlığa tercih edilmiş. Geçmişin verdiği bilgi ve tecrübeye çalışma azmini de ekleyerek dargınlıklara kırgınlıklara aldırmaksızın zaten hepsi bir avuç olan köylüsüyle, köyüne hizmet aşkıyla yola devam ediyor. Hizmet niyetiyle yola çıkınca kul, ne para bahane olmuş ne pul, sonuç: Pırıl pırıl bir okul. Adeta millî yaramız, ayıbımızdır yıkılan köy okulları. Hilmi muhtar çeşitli adlarla yürüttüğü kampanyalarla; 'Ahlatlı için bir tuğla da sen koy' diyerek çıktığı hizmet yolunda gerek köy içinden gerekse gurbetteki köylülerinden ve yardımsever gönüllü dostlarından maddi manevi büyük destek görmüş. Elbirliği ile yaptıkları hizmetlerin en anlamlısı; bir çok yerde yıkılan, yıkılmaya yüz tutan okulların aksine, her yerini elden geçirerek pırıl pırıl hale getirdikleri, yağmur duası için gelen misafirlere yemek ikramını içinde yaptıkları ve önünde gururla poz verdikleri okul binası olmuş. Onlara kalsa köprü de yaparlar ancak; o kadarcık hizmeti de devletten alalım diyorlar.
Bizim de gördüğümüz bir şikayetleri de; köy meydanının yarısının döşendiği parke taşının bitiş yerinde dolgu maddesinin yağmurun da etkisiyle aşınmasıyla yaklaşık otuz santimetre yüksekliğinde araç geçişini engelleyecek şekilde bir set oluşması. Bizden iletmemizi istedikleri bir önemli istekleri de cep telefonlarını kullanabilmeleri için yapılan sistemin bir an önce devreye sokulması. Elçiye zeval olmazmış, bizden söylemesi.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol