ATA’nın huzuruna çıktılar

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları dün düzenlenen çelenk sunma töreni ile başladı.
Cumhuriyetimizin kuruluşunun 93’üncü yıldönümü sebebiyle saat 12.30’da ilimiz Demokrasi ve Özgürlük Meydanında düzenlenen törene; Kırklareli Valisi Esengül Civelek önderliğinde, Garnizon Komutanlığı, Belediye Başkanlığı, protokol mensupları, askeri erkan, öğrenciler, siyasiler ve vatandaşlar iştirak ettiler.
Kırklareli Valiliği, Garnizon Komutanlığı ve Belediye Başkanlığı’nın çelenk sunumunun sonrasında saygı duruşundan bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Ardından tören sona erdi. Saat 13.00’de ise CHP İl Başkanlığı resmi çelenk töreninin ardından, kendi çelenklerini de Ata’ya sundular. CHP İl Başkanlığı ile birlikte Vatan Partisi İl Başkanlığı, ÇYDD ve ADD İl temsilcilikleri de çelenk sunma törenine katıldılar. Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasının ardından yapılan ortak basın açıklamasında şunlar kaydedildi;
“Bugün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramının 93. yılını onurla kıvançla kutluyoruz. Bizlere bu bayramı kutlama onurunu yaşatan ebedi başkomutanımız Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere cumhuriyet sevdalısı bu özgürlük ve bağımsızlık davasın da emeği olan kahramanlarımızı saygı ve rahmet ile anıyoruz. Mustafa Kemal Atatürk 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıktığı gün itibariyle ülkenin kurtuluşunu için "tek bir egemenlik var, o da milli egemenliktir. Milletin egemenliğini, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır" ilkesiyle hareket etmiştir.
Ulusal kurtuluş savaşımız esnasında ülkenin bir çok ilinde kongreler düzenlemiş ve yurdun her tarafından gelen ulus temsilcileri ile 23 Nisan 1920 günü Ankara'da büyük millet meclisinde toplamıştır. Mustafa Kemal Atatürk en kötü durumda bile demokrasiden ve hukuktan kopmamıştır. Kurulan meclis, düşman kuvvetlerine karşı savaş veren halk ve düzenli ordular ile omuz omuza mücadele etmiştir. Ulusal kurtuluş savaşının zaferle sonuçlanmasının ardından TBMM 1 Kasım 1922'de saltanatı kaldırmıştır. Padişah yurdu terk etmiştir. 24 Temmuz 1923 günü İsviçre’nin Lozan şehrindeki Türkiye Büyük Millet Meclisi temsilcileri ile İngiltere, Fransa, İtalya, Japonya, Yunanistan, Romanya, Bulgaristan, Port ekiz, Belçika, SSCB ve Yugoslavya temsilcileri Lozan barış antlaşmasını imzalamıştır.
Bu antlaşma ile yeni bir devletin temelleri atılmış fakat devletin yönetim biçimi henüz belirlenmemiştir. Bu anlaşma ile tüm dünyanın egemen güçlerine karşı bir zafer kazanılmıştır. Tüm dünya bağımsızlığımızı ve özgürlüğümüz tanımıştır. Emperyalistlerin ülkemizi parçalama ve sömürgeye dönüştürme planları ebediyen son bulmuştur. Lozan zaferinden sonra Mustafa Kemal Atatürk, egemenliğin ulusa dayandığı bir sistem olan cumhuriyet yönetiminin ilanı için hazırlıklar yapmaya başlamıştır. Mustafa Kemal Atatürk 28 Ekim akşamı yakın arkadaşlarını Çankaya'da yemeğe çağırmış ve "Yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz" demiştir.
29 Ekim günü Türkiye Büyük Millet Meclisi önergeyi kabul etmiştir. Böylece Türkiye Devleti'nin yeni yönetimi biçimi cumhuriyet, yeni ismi “Türkiye Cumhuriyeti Devleti" olarak belirlenmiştir. Mustafa Kemal Atatürk, kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk Cumhurbaşkanı olmuştur. Kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti laik çağdaş demokratik bir hukuk devletidir. Cumhuriyet tarihimizin en büyük terör saldırılarına uğradığımız, üzücü felâketler geçirdiğimiz bu dönemde ulusumuz öğrenmiştir ki, vatanın bağımsızlığını korumak, orada mutlu ve özgür yaşayabilmek için kesinlikle milli egemenliğine sahip çıkmak ve cumhuriyet bayrağı altında bütün vatandaşlarımızı toplamak gerekir. Atatürk gençliği dimdik ayaktadır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Gençlerimize emanet edilen cumhuriyeti ebediyen korumaya ant içtik. Hiç bir güç bizi bu yoldan ayıramaz. Cumhuriyetimize de, atamıza da sahip çıkacağız.”