ATATÜRK VE KURTULUS BAYRAMLARI

Bugün Atatürk'ün ölümünün 69.uncu, Kirklareli'nin düsmandan geri alinisinin yani kurtulusunun 85. nci yildönümleridir. ACI ve bayram bir arada. Bu da Kirklareli'nin bir sanssizligidir. Mevla öyle yazmis. Günün yarisi Atatürk'ü anmaya, yarisi da bayrami yasamaya ayrilmistir. Tabii Atatürk'e ayrilan yarim günün ancak iki saati onu anlatmaya, geri kalan zaman ise merasime aittir. Oysa Atatürk'ün ölümünün ilk yillarinda Büyük Kurtarici'yi anmak, anlatmak ve anlamak için günboyu toplantilar yapilir, ilgili ve yetkili kisilerin konusmalari dinlenir ve bazan da bu toplantilar gecelere sarkardi. Demek ki artik Atatürk için söyleyeceklerimiz bitmek üzeredir.
Bana göre Atatürk bugün üzerinde emanetçi gibi yasadigimiz, imkanlarini çarçur ettigimiz, zamaninin büyük bölümünü bosa geçirdigimiz YENI TÜRKIYE'yi yaratmada üç asamada mümkün kilmistir. Asamanin birisi Kurulus (milli mücadele kongreleri, örgütlenme, savas için hazirlanma), ikincisi KURTULUS (Anadolu'da savaslar ve zaferin kazanilmasi, ülkenin düsmandan arindirilmasi), Üçüncü asama ise DEVRIM SÜRECI'dir. Bütün bu süreçlerde Mustafa Kemal Pasa "hadiselerin yarattigi kisi olarak degil, hadiseleri yaratan kisi olarak ortaya çikmistir. "Ünlü Türk tarih bilgini eski Disisleri Bakanlarindan rahmetli Prof. Dr. Fuat Köprülü'nün dedigi gibi, Atatürk KURTULUS'ta, KURTULUS'ta olaylarin yarattigi kisi olarak degil, hadiseleri yaratan bir bas gibi "hareket etmistir. Matematiksel bir esas içinde olaylari izleyip kendi hedeflerine yönlendirmis ve sonuçlandirmistir. Dünyada bu tür bir taktik ve strateji ile vatan kurtaran, devlet kuran, devrim yapan, halkinin yönünü, yörüngesini degistiren bir baska lider, bir baska önder ve kahraman yoktur. Kaldi ki Mustafa Kemal bu Evrensel Olay'i Islami bir cografya bölgesinde, Islami bir kültür zemininde, Islam'a inanci yüksek dozda olan bir halkla yapmistir. Bunu ne dünyada ve ne de Islam aleminde yapan, yapabilecek olan çikmistir. Iste ATATÜRK budur. Selanik'te dogup Anitkabir'e yolcu edilen Mustafa Kemal ile bugünkü Türkiye'yi azili iç ve dis düsmanlarin elinden alip bize veren, bizim varligimizi dünyaya kabul ettiren ATATÜRK baskadir. Süphesiz Tanri'nin bir güzel maksadi olmasaydi Atatürk'ü bize göndermezdi. Tabii bu mistik bir düsünce ama Atatürk'ü da baska türlü de anlatmak mümkün degildir. Bu BÜYÜK ÖNDER'i rahmetle, minnetle, özlemle, sonsuz bir Vefa ile aniyoruz ve O'nu çok özlüyoruz.
1918'de Mondros Mütearekesi sonrasi Halife Padisah ve hükümeti aciz duruma düstükten sonra 1920'ye kadar ülkede bir bosluk ve büyük ölçüde otorite zaafi yasanmistir. Bu durumu gören halk ve yöresel önderler arayis içersine düsmüsler, kongreler yoluyla örgütlenme yönüne gitmislerdir. Bu süreçte dördü Trakya'da olmak üzere Türkiye'de 28 kongre yapilmistir. Trakya'da yapilan Birinci Edirne Kongresi 1919'da, Ikinci Edirne, Lüleburgaz ve Üçüncü Edirne Büyük Kongreleri 1920 yilinda yapilmislardir. Bu süreçte bütün bu kongreler ve örgütler Mustafa Kemal Önderliginde Anadolu ve Trakya Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti adi altinda toplanmislardir. Böylece halk vatani kurtarma, düsmanla mücadele ve savasmada birlesmistir. Halkin bir araya gelmesi ile düzenli ordu kurulmus, ordunun ihtiyaçlarinin karsilanmasi cihetine gidilmis, ülke içinde çikan 20'nin üstünde isyan bastirilmis, Halife Ordusu bozguna ugratilmis, Birinci, Ikinci Inönü, Sakarya, Afyon ve Dumlupinar Savaslari ile baslayan Büyük Taaruz 1922 Eylülü'nün basinda Yunan Ordusu'nun kesin yenilgisi ve vatanin kurtulusu ile son bulmustur. Bundan sonra yapilan Mudanya Ateskes Anlasmasi, Silah Birakismasi sonunda düsman Anadolu'dan gitmis, Trakya'nin bosaltilmasi, geri alinmasi bir takvim dahilinde gerçeklestirilmistir. Bir aya yakin bir zamandan beri Trakya'da yasanan, Kurtulus Bayrami olarak kutlanan Olay bütün bu mücadelenin sonunda elde edilen BÜYÜK KURTULUS'un, VATAN SAHIBI olmanin sevinç ve coskusudur. Zaferin, kurtulusun Halk tarafindan paylasilmasidir. Kirklarelililer'e KURTULUS kutlu olsun. Bize bir vatan birakanlarin ruhu sad olsun. Bayramlar, anma günleri ayni zamanda onlara VEFA BORCU'muzu ödememiz içindir. Bunu da unutmamak gerekir.
nazifkaracam@gazetetrakya.com