ATATÜRK'ÜN ÖLÜM YILDÖNÜMÜNDE ANKARA'DA BIR KRAL

Bugün Islami Seriat Kurallari'nin en kati biçimde uygulandigi yer Suudi Arabistan'dir. Suudiler bütün bir ülkeye ve ülkenin gelir kaynaklarina sahip bir sülaledir. Suudi Arabistan bir anlamda bir Sülale Devleti'dir. Tipki Osmanogullari gibi.. Simdi bu ülkenin krali, mülkün sahibi Atatürk'ün ölüm yildönümünde Çankaya'da krallarin ötesinde bir tantana ve iltifatla karsilanip agirlanmistir. Ve de kendisine Türkiye Cumhuriyeti Devlet Nisani verilmistir. Niye verilmistir? Onu da kamuoyu anlamis degildir. Çünkü Devlet Nisa'nin hangi sartlarda verilecegi hükme baglanmistir.
Araplar, Osmanli Müslümanlari için Kevm-i Necip (Soylu Irk)'tir. 1517'den 1920'ye kadar yaklasik 500 yil Osmanli'nin yönetiminde kalmislardir. Osmanli Ortadogu'ya hakim iken Ortadogu'da savas, kargasa yoktu. Osmanli'nin otaritesi asayisi saglamaya yetiyordu. Hatta bugün bazi yazar ve tarihçiler Ortadogu'yu anlatirlarken Osmanli'nin Otoritesi'ne ihtiyaç duyulduguna isaret etmektedirler.
Bir Ortadogu uzmani olan gazeteci yazar Peter Mansfield yazdigi "Osmanli Sonrasi Türkiye ve Arap Dünyasi" adli kitabinda Araplar'da son yüzyilda olusan kin ve nefretin temelinde Türk Kültürü'nün ve Türkçe'nin Araplari etkiler duruma gelmis olmasinin yattigini söylerler. Zaman içersinde Osmanli yönetimine karsi tutum ve davranislarini sertlestiren Araplar Birinci Dünya Savasi'nda Ingilizlerle anlasarak Osmanli Ordusu'nu arkadan vurmuslardir. Bu isbirligi HILAL ile HAÇ'in Beraberligi seklinde tarihe geçmistir. Osmanli Devletinin Ortadogu'da yikilmasi sartlarini hazirlamistir.
Osmanli'nin yönetiminden mi, Türklerin müslümanligi zorla kabul etmelerinden mi bilinmez Araplar'da ve özellikle Vahabiler'de (Suudiler'de) belirgin bir Türk düsmanligi vardir. Bunu birçok yazarla birlikte ünlü toplum bilimci rahmetli Prof. Dr. Niyazi Berkez de "ARAP DÜNYASINDA/ Islamiyet, Milliyetçilik, Sosyalizm" adini tasiyan kitabinda vurgular. Ancak zaman içersinde Ingilizler'de aradiklarini bulamayan, güçlü devletler kurma sansini yitiren Araplar, Türkiye Cumhuriyeti Devleti kuruluncaya kadar Osmanli'nin otoritesini arar duruma gelmislerdir. Çünkü Ingiliz ve Fransizlar Arap devletlerini parçalara bölerek, yeni küçük Gecekondu Devletçikler yaratarak yönetmislerdir. Yani Araplari parçalayarak yönetip sömürmüslerdir.
Çannakkale Savasi'na kadar Osmanli'nin yaninda olan Araplar, Mustafa Kemal'in Laik Cumhuriyeti kurmasindan sonra açikça tavir almislardir. Ürdün Krali Abdullah'tan baskasi Atatürk zamaninda Türkiye'ye gelmemistir. Seksenbes yillik cumhuriyet döneminde de Ankara'ya bir iki Arap Kralindan baskasi ziyarette bulunmamistir. Anitkabir'e giden olmamistir. Örnegin birkaç gün önce Ankara'da olan Suudi Kral da Anitkabir'e gitmemistir. Onlar için Istanbul hâlâ Halifeligin Merkezi'dir. Mesela Sudan da Cuma Hutbeleri bugün dahi Padisah Abdülhamit adina okunmaktadir.
Araplar'da Türk ve Atatürk düsmanliginin baslica nedeni Atatürk'ün Türkiye'yi laik bir devlet yapmis olmasidir. Bunun zaman içerisinde kendi toplumlarini da etkileyecek bir süreç oldugunu düsünmüs olmalaridir. Atatürk de zaten yeni Türkiye'nin Araplar'dan ögrenecegi hiçbir sey olmadigini söylemistir. Bu nedenle halkin ve ülkenin yönünü Bati'ya çevirmistir.
Özetle demek gerekirse Arap yöneticiler, asiret reisleri, Emirler, Krallar Atatürkçülügün basarisindan, Avrupa Müslümanligindan korkmaktadirlar. Birgün kendi içlerinden de Atatürk'e benzer birinin çikabilecegi korkusunu yasamaktadirlar. Türkiye'yi Avrupa Müslümanligi'nin merkezi olarak görmektedirler ve bu nedenle de Türkiye'ye sempati duymuyorlar. 1950'de Demokrat Parti Iktidari, daha sonra Ecevit-Erbakan, Erbakan-Tansu Çiller Koalisyon Hükümetleri Türkiye'yi Araplar'a yaklastirmak istemislerse de bu Türkiye'de bir takim olumsuz gelismelere neden olmustur. Bu iktidarin da Araplar'a yaklasimi, Araplarla içli disli olmasi tartisma konusudur. Amerika'nin Türkiye'yi Ilimli Islam Ülkesi olarak nitelendirmesi bu nedenle tepki almis, bu politikanin Türkiye'yi nereye götürmek istedigi soru isareti yaratmistir.
Yeri ve zamani gelmisken söyleyelim. Suudi Krali Türkiye'ye 9 uçak ile gelmistir. Dokuz uçakta mutlaka haremi ve hazinesi vardir. Asya Krallari, Osmanli Sultanlari bir yere, bir sefere giderken hazineyi ve haremi beraberlerinde götürürlerdi.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol