ATANMISLARLA SEÇILMISLER BASINLA IYI GEÇINIR

Osmanlilar matbaayi Avrupalilardan yaklasik 282 yil sonra almislar, fakat kâgidin ve kitabin, gazetenin kültür oldugunu anlayamamislardir. Avrupa 500 yilda on milyonun üstünde kitap basip insanlarin eline verirken Osmanlilar cumhuriyetin ilanina kadar ancak 25 bin kitap basmislardir. Kitap, gazete ve dergi hiçbir zaman halkin eline ulasmamistir. Çünkü Osmanli halki okutmamis halk okumayi bilmemistir.

Bütün bunlar Cumhuriyetin ilanindan ve Harf Devrimi’nden sonra olmus, Türk insani kitabi ve gazeteyi Cumhuriyet ile tanimistir.

Tarih yazar ki kaleleri, krallari Siyah Barut yikmistir. Zümre yönetimlerini, iktidar ve hükümetleri ise Beyaz Barut devirmistir. Beyaz Barut, kâgidin kendisidir. Beyaz kâgit üstünde kara yazi gazete olarak kullanildiginda atanmislarin ve seçilmislerin korkulu rüyasi olmustur. Gazete ve gazeteci bu yüzden demokrasilerde Dördüncü Kuvvet kabul edilmistir.

GAZETE, Italyanca bir isimdir. "Günlük haberleri bildirmek için yazilmis kâgit" demektir. Ancak gazete zaman içersinde bir bilgi ve kültür araci haline gelmis, kamoyu olusturan bir güç görünümüne dönüsmüstür. Bundan dolayi gazete demokratik rejimlerde kamu hizmeti gören, halk yararina hizmet veren organ halini almistir. Dünya ile birlikte halklar, insanlar, ülke ve beldeler gazetenin içine girmislerdir. Özellikle beldenin ve ülkenin atanmislarinin, seçilmislerinin yaptiklari hizmetler, yapamadiklari icraatlar basinin projektörleri altinda kalmislardir. Okuyucu gazetede kendi sorunlarini, beldenin, yörenin susunu busunu orada görmek ve okumak imkanini bulmustur. Böylece bir insanin dünyasi okudugu gazete kadar olmustur.

Gazetenin ve gazetecinin toplum hizmetinde önemli görevlerinden biri de halki aydinlatmaci olmasidir. Halkin hizmetine girmis insanlar bu aydinlatma, toplumu bilgilendirme aracinin, organinin çengelindedir. Kim ki "Ben gazete, gazeteci takmam" derse fena halde yanlis yapmis olur. Zira onlar Kamu hizmeti gördükleri, siyaset yaptiklari için mutlaka gazetenin ve gazetecinin takibi altindadirlar. Bu baglamda gazete ve gazeteci için seçilmisler ve atanmislar basta gelen konulardir. Onlarin icraatlari, onlarin söylemleri halki ilgilendiren seylerdir. Gazete ve gazeteci bu baglamda dogruya dogru egriye egri ilkesiyle hareket eder. Bu nedenle derler ki akilli idareci, akilci siyasetçi, partici basinla iyi geçinen insadir. Onun halka ulasmak için, kendini anlatmak hizmetleri konusunda halki bilgilendirmek için gazete ve gazeteciye ihtiyaci vardir. Kim yaptigi iyi seylerin halk tarafindan bilinmesini istemez ki…

Yillar önce bir romanda bir kasabada gazetecisinin mücadelesini okumustum. Gazeteciyi yazdiklarindan dolayi baski altina almaya çalisan kasaba yöneticileri, kasaba politikacilari, kasaba esrafi sonunda gazetenin beyaz sayfalarina düsmekten, gazetecinin kalemine dolanmaktan kurtulamamislar zor duruma düsmüslerdir.

Kalemini ve Beyaz Barut dedigimiz gazeteyi iyi kullanan gazeteci halk yararina olan mücadeleyi mutlaka kazanir. Çünkü o bir anlamda Halkin Sesi'dir. Buna Fransa'dan bir örnek verirler. Derler ki Napolyonu'un kilici ile yapamadigini ünlü romanci Balzac kalemi ile yapmistir. Bunu Paris'te Balzac'in heykelinin kaidesine yazmislardir. Benim 61 yili askin yazarlik ve gazetecilik hayatimda birçok idareci ve politikaci ile mücadelem olmustur. Bana kötülük yaptiklarini zannedenleri, bu anli sanli insanlari simdi ariyorum da hiçbirini ortalikta göremiyorum. Silinip gitmislerdir. Geride kalan Ak Kâgit Üstünde yazilanlardir. Halkin sesidir. Bu nedenle bir kez daha tekrar da yarar görüyorum. Gazete ve gazeteci öncelikle seçilmislerin, atanmislarin ve tabii halkin en büyük dostu ve destekçisidir. Tabii halk yararina oldugu sürece bu böyledir. Gazeteyi yalan haber, gazeteciyi çikar için kalem oynatmak bitirir. Basin hayatinda bir sey degilken ortaya birseymis gibi çikanlar sonunda iskambil kâgidi gibi yikilmislar, rezil olup gitmislerdir.

                                          nazifkaracam@gazetetrakya.com

 

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol