Öncellikle sunu belirtmek istiyorum. Altin ithalatina yilda 5 milyar dolar ödüyoruz.Bunun önüne geçilmesi için neden altin üretmeyelim.
Ha söyle de bir gerçek var.
Sayet altinin aranmasi, çikarilmasi ve islenmesi faaliyetlerinde yapilan bir hata varsa onu da bilinçli ve belgeli olarak halka sunmamiz gerekli.
Bu yapiliyor mu?
Hayir...
Neden hayir?...
Çünkü çevreci geçinenlerin elinde böyle bir bilgi ve belde yok. Çevreciler öyle bir yaklasimla peslerine insanlari takiyorlar ki sanki altin arama faaliyetlerinde sinyanür denen kimyasal madde sadece üretim esasinda kullaniliyor.
Bir baska bildigim sey de su;
Altinin üretimi esasinda kullanilacak sinyanürün çevre ve insan sagligi için orani arttiginda bu madenin kullanimina izin verilmez. Sondaj çalismalarinda ise alsa sinyanür kullanilmaz. Su ve kil kullanilir. Bazi durumlarda kilin kalitesini arttirmak için sellülozik özelligi olan jel kullanilmaktadir. Ancak jelin hiçbir sekilde insan sagligina olumsuz etkisi yoktur. Öyle ki gida sanayiinde bile özel olarak kullanimina müsade edilen jeller vardir.
Sinyanürlerle ilgili son bir bilgi vermek istiyorum. Halen Fransa, Isveç, Finlandiya, Italya, Bulgaristan, Romanya, Ispanya’da sinyanürleme yöntemi ile altin üretimi yapilmaktadir.
Peki bizde neler oluyor?
Neden altin aranmasina karsi çikiliyor?... Iste bunlar çok düsündürücü. 15 yildan beri Biga Yarim adasinda sürdürülen maden arama faaliyetlerine karsi çikilmadi, simdi ne oldu da çevreciler hortlamaya basladi.
DEVAMI YARIN gunduz_gorkemli@gmail.com
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol