AKLI GÖZÜNDE, GÖZÜ TV'DE OLAN SEYIRCI TOPLUM

Ünlü bir yazar Cumhuriyetin her persembe günü verdigi Kitap Eki'nde söylüyordu "Kitap çok, okuyan yok" diyordu. Kitap okuyan niye yok? Çünkü insanlarimiz kitap bilgisine, kitaba, beyin açligina ihtiyaç duymuyorlar.
Bilgilenme sözlü ve görsel yollardan yapilmaktadir. Bu tür insanlardan yeryüzünde olusmus toplumlar vardir. Türk toplumu da bu tür bir toplumdur. "Akli gözünde, Gözü TV'de Olan Seyirci bir Toplum"uz. Yanlis bilmiyorsam Avrupa Birligi içinde en fazla TV seyreden toplum bizim toplumdur. Ortalama günde 3.5-4 saat televizyon basinda geçmektedir. Arastirmalar böyle bir sonuç ortaya koyuyor.
Osmanli toplumu okumuyordu. Halk okuma yazma bilmiyordu. Okuma yazma bilen azdi. Kitap çok az basiliyordu. Kitapevleri, kütüphaneler, okullar yoktu. Olsa bile parmakla sayilacak kadar azdi. Halk Kur'an'dan baska kitap bilmiyordu. Ona bagliydi. Cumhuriyet iste böyle bir toplum devralmisti. Nüfusumuz o yillarda 11-12 milyondu, halkin %92'si okuma yazma bilmiyordu. Ancak cumhuriyetin ilani üzerinden 83 yil geçtigi, nüfusumuz 70 milyon oldugu, Yazi Devrimi yapildigi halde insanlarimizin okuma yazmasinda fazla bir ilerleme olmamistir. 2002 yilinda bir yazar Türkiye'de 200 bin kitap okuyan kisi oldugunu söylüyordu. Bugün bu sayi diyelimki 400 veya 500 bin oldu, ne yazar. Avrupa ülkeleri ekmek yer gibi kitap tüketirken (okurken) bizim gibi koskoca bir ülkede 500 bin, birmilyon okuyucu çok mudur?
Bugün dünya kitap okuyor, internet sayfalarindan gözünü kaldirmiyor. Çünkü insanlar biliyorlarki bilgilenmeden, kültürlesmeden, egitim almadan bir yere varmak, ayakta kalmak mümkün degildir. "Ömür Boyu Egitim, Ömür Boyu Kitap" çagimizin slogani budur. Bu noktaya ne zaman geliriz? Her halde kolay kolay bu noktaya gelemeyiz. Zira TV insanlarimizi teslim almistir. Bir oyalanti içersindeyiz. TV basinda geçirdigimiz 3-4 saat içersinde ögrendigimiz çok sey degildir.
Milli Egitim yeni kusaklari kitap okumaya alistirmak için ne gibi çalismalar yapmaktadir bilmiyorum. Saniyorum ögrenciler ders kitaplari disinda kitap okumamaktadirlar. Belkide okumak için zaman bulamamaktadirlar. Kütüphanelere gelen ögrenciler kitap okumaya degil, vazife yapmaya geldiklerini söylemektedirler.
sunu söylemek istiyorum. Tarih boyunca insanlar okumuslardir. Kil tabakalarina, Papürüs yapraklarina, magara duvarlarina, agaç gövdelerine yazmislar ve insanlarin okumalarini saglamislardir. Yazinin bulunmasi, kâgidin kullanima girmesi, matbaanin icadi okumayi, yazmayi büyük ölçüde kolaylastirmis ve gelistirmistir. islâm'in Peygamberi HZ. Muhammed Kur'an'da daha söze baslarken "Okuyun" demistir. Yani Tanri Müslümanlara okumayi buyurmustur. Fakat gelin görün ki yeryüzünde okumayan kesim müslümanlardir. Okumadiklari bizden bellidir, geriliklerinden anlasilmaktadir. Bu baglamda ingilizler derlerki, "Okuyanin çok okumayanin söyleyecegi hiç yok." Mesele budur.
Artik dünyada toplumlari tanimanin, tanimlamanin sekli degisti. Cahil Toplum (Bilgisiz Toplum) ve Bilgi Toplumu gibi nitelendirmeler yapilmaktadir. Bilgi Toplumu toplumun en gelismis seklidir. Yani bir anlamda Kitap Okuyan Toplum demektir. Tabii burada "Bilenle bilmiyen hiç bir olur mu" diye sormak lazimdir.
Bir insanin gücü, bir toplumun kuvveti zenginliginde degildir. Okudugu kitaplarda, edindigi bilgilerde, kazandigi kültürlerdedir. Güçlü ve saglikli toplum egitime, kitaba, okumaya ihtiyaç duyan toplumdur.
Bir yerde okumustum. Bin yilda Arapça'ya çevrilen kitaplarin toplami ispanya'da bir yilda ispanyolca'ya çevrilen kitaplarin sayisindan daha azdir. Araplarin yabanci ülkelerden okuduklari kitap sayisi 330 dolayindadir. Demek ki Araplar kendileri disindaki uluslari okumamakta, onlarin dünya görüslerini, hayat anlayislarini ögrenme ihtiyaci duymamaktadirlar. Böyle bir topluma, Dünyaya Kapali Toplum denir. Bir toplum, bir halk gözlerini dünyaya kaparsa onun sonu felakettir.
nazifkaracam@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol