AHD'A VEFA

Ahdina sadik olmak onurun bir türüdür.

Ne konuda olursa olsun.

Kisisel ahdlarimiz da olmustur, kitlesel ahdlarimiz da.

Ne zaman ki sözümüzün arkasinda durmadik…

Hep bir biçim utanilasi durumlarin çemberine sikisip kalmisizdir.

Bir tür üzünçler yakamiza yapismistir.

Bazen elimizde olmamistir ahdimizin pesinde gidip gitmemek.

Yüregimiz zorlamistir.

Insanlik, büyük asklara tanik olmustur, gerek reel, gerek masalimsi.

Her masal, gerçeklerden yola çikarak, gerçeklerden esinlenerek olusmustur bir bakima.

Gerçeklerin çizgisinden birazcik tasinca masala dönüsmüstür.

Kazma ile dag yarmak, masalin özünde yatar.

Yillar yili aç susuz çöllerde bir yar pesinde dolasmak ta bir o kadar.

Ah ediste yanip tutusmak ancak masal evreninde açiklanabilir.

Ama sevgi gerçek.

Sevgiden de öte, büyük tutkular.

Vazgeçilseydi eger, Mecnun olmazdi.

Kazma kuvvetine dag delinir veya delinmez.

Ama bu söylem olmadan da Ferhat olmaz. Bu söyleme malzeme olunmadan da Ferhat olunmaz.

Öyleyse…

"Sana karsi bir arzu

Bir istek var içimde

Sana elimle degmek

Dokunmak istiyorum

Sana karsi doyumsuzluk

Bir açlik var içimde

Seni yüregimle sevmek

Sarilmak istiyorum

 

Yeminimi geri alsam

Nefsim isyan ediyor

Gönlümü sevdaya salsam

Sonsuzluga gidiyor

Düslerimin günahi ne

Hayalin yetmiyorsa

Gözlerimi geri alsam

Olmuyor

 

Seni bakisimla sevmek ahtim oldu dünyada

Gönlümdeki isyani bastirmak istiyorum

Ne hirsima bir engel ne gücüm var feryada

Nefsimdeki çigliklari susturmak istiyorum

 

Sözlerimle eger seni incitmissem kirmissam

Gözlerimle gözlerini bir an bile yormussam

Yüregimin günahi ne hislerim bitmiyorsa

Sözlerimi geri alsam

Olmuyor."

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol