ADD; "Üniversiteler hiçbir zaman gericiligin yuvasi haline getirilemeyecektir"

Atatürkçü Düsünce Dernegi Kirklareli Subesi, Derneklerinin Genel Merkezi tarafindan yapilan bir basin açiklamasini gazetemiz araciligi ile kamuoyuyla paylasti. Halifeligin kaldirilis tarihi olan 3 Mart 1924ün önemi hakkinda, ADD Kirklareli Subesi sunlari kaydetti; "3 Mart 1924, laik Türkiye Cumhuriyetinin kurulmasindaki süreçte siyasal ve toplumsal yasamimizin en önemli günüdür.
Çikarilan Devrim Yasalariyla hilafet, evkaf-seriye vekâleti ve seriye mahkemeleri kaldirilmis, egitim birligi ilkesi yasama geçirilmistir. Büyük dönüsümler ve çagdaslasma bu devrim yasalariyla gerçeklestirilmistir.
Bugün bu yasalarin kabul edilmesinin 84. yilinda, bu yasalarin anlamini bir kez daha vurgulamak zorundayiz. Cumhuriyet yasalarinin amaci, Türk toplumunu "din-devleti" anlayisindan kurtararak laik, demokratik ve tam bagimsiz bir "ulus devlet" bilincine kavusturmaktir. Çagdas bir ülke olmanin geregi olan aydinlanma felsefesini, toplumun tüm bireylerine ulastirmak laik ve demokratik bir ulusun en önemli amacidir. Bu amaçla, bireylerinin özgürlüklerini sinirlandiran, kadin erkek esitligini bozan, çagdas yurttas bilincini körelten ve sömürge toplumu yaratan her türlü anlayis ve bu amaçla yapilan yasal düzenlemeler kabul edilemez. Türban, ardinda birçok gerçegin saklandigi emperyalizmin oyuncagi, laiklik karsiti siyasi bir simge ve araçtir.
Vicdanlarda yasanmasi gereken dinin, Türk toplumunun inanç anlayisina ters bir biçimde dayatilan, Amerikan güdümlü Ilimli Islam siyaset anlayisinin ürünü türbana indirgenmesi hiçbir biçimde kabul edilemez. Iç politikasini Amerikan emperyalizminin istekleri ve çikarlari ugruna ve bundan kazanç saglayacak sekilde "bagimli" olarak yürüten hükümetin, Amerikanin Büyük Ortadogu Projesi kapsaminda Türkiyeyi sürükledigi tehlikeler açiktir. ABDye bagimli bir "dinci devlet" ve bölünmüs "etnikçi bir federe devlet" anlayisi Mustafa Kemal Atatürkün çizdigi haritalara ters ve düsmandir.
Ekonomisini IMFye, dilini Ingilizcenin boyunduruguna, mecliste çikarilacak en küçük yasalari ABnin reform paketlerine birakmis bir ülke, tüm bunlarla birlikte dinini yasama seklini de Amerikan güdümlü dinci bir siyasi partinin anlayisina birakilmaya zorlanmaktadir. Ülkenin, "ülke onurunu zedeleme özgürlügüne", "sosyal haklari yok etme özgürlügüne" ve "üniversiteleri parali hale getirme özgürlügüne" ihtiyaci yoktur.
Bir ülkede tüm bilimsel ve ilerici arastirmalarin yapildigi ve düsüncelerin üretildigi bilim yuvalarina dinin özgürce yasanmasi gereken bir yer olarak bakilmamalidir. Atatürkçü kusaklar yetistirmek zorunda olan üniversiteler hiçbir zaman gericiligin yuvasi haline getirilmeyecektir. Toplumsal anlayisimiz ve tarihimiz içinde laiklik ilkesinin, ülkemizde Atatürkçü yaklasimlarla ve çagdas anlayista hazirlanmis ve yorumlanmis yasalarca korunmasi zorunludur. Gerçek demokrasi, insan haklari ve özgürlükleri ancak bu sekilde anlasilabilir ve anlasilmalidir.
Gündem türbanla mesgul edilirken meclisten geçirilen Vakiflar Yasasi ile Türkiye Cumhuriyetinin kurulus antlasmasi olan Lozan delinmektedir. Ayrica disimizle tirnagimizla ve alin terimizle kurdugumuz Tekel bir Amerikan firmasina satilarak özellestirilmistir. Tersanelerde gerçeklesen ölümler ve kaçak yapilanma sonucu sehir içlerinde olusan "ölüm yuvalari" karsisinda hiçbir sey yapmayanlar, türbani bir hasat olarak görüp anayasamizin en önemli maddelerini çigneyerek dini siyasete alet etmektedirler.
Atatürkçü siyaset çizgisinden uzaklasilarak, dini siyasete alet eden iktidarlarca gereginden fazla imam hatip okulu açilmis, buralarda imam ya da hatip olamayacak kizlarin da okumasi saglanmis ve egitim ögretim birligi amansizca delinmistir. Ileriki asamada katsayi degisikligi ile imam hatip kökenli ögrenciler, alanlari disinda tercihler yaparak doktor, hâkim veya mühendis olabileceklerdir. Bu asla kabul edilemez bir anlayistir.
Türk gençligi emperyalist güçlerin ve onun yerli isbirlikçilerinin bölme, parçalama, toplumsal çatisma yaratma oyunlarina izin vermeyecektir. Atatürkün Gençlige Hitabede belirttigi kosullarin birer birer gerçeklestiginin farkinda olan Türk gençligi, bugün ülkemizin bagimsizligini ve devrim kanunlarini korumak üzere bir araya gelmistir. Tüm Türk gençligini bu amaçlarla bir araya gelmeye, birlik olmaya davet ediyoruz. Atatürkün bize emanet ettigi laik, demokratik ve sosyal hukuk devletini bagimsizlik temelinde sonsuza dek savunacagimizi, bu amaçla bütün haklarimizi kullanacagimizi kamuoyuna saygiyla duyuruyoruz."

Paylaş

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol