Zaman su gibi akip gidiyor. 1968’den bu yana tam kirk yil geçmis.
O yillarda Istanbul’da Fatih Malta’da Murat Talebe yurdunda kaliyorduk. Karsimizda Fatih Camii. Hemen onun yaninda Vakiflar Talebe yurdu vardi.
Beyazit’tan, Veznecilerden geçmek için yürek isterdi.
Sag Sol çatismalari öyle bir hal almisti ki kaldigimiz yurdu da basarlar diye gözlerimize uyku girmiyordu.
Üniversiteliler taslarla, sopalarla, silahlarla acimasizcasina birbirine saldiriyordular. Sokaklardaki, insanlar, esnaflar tedirgindi.
Polis ne tarafa kosacagini seçemez olmustu. Deniz Gezmis Istanbul Üniversitesi’nin damina çikarak bayrak açiyordu.
Yandaslari onu hiç yanliz birakmiyorlardi. Ona lider gözüyle bakiyorlardi. O yillarda nice genç öldü gitti. Üniversite tahsilinden vazgeçenlerin sayisi hayli kabarikti.
O cefakar anam, birak su okulu dön memleketine. Yoksa sen de serseri bir kursunla öleceksin diye aglardi telefonda.
O gün bu gün 68’li yillar hep anilir. Hatta bizlere 68 kusagi derler.
Ölüm korkusunu her saniye yasadigim ve gençligime damga vuran yillar.
Anlatmaya kalksam sayfalar yetmez.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol