36 yıl önce ve şimdi, çok şey değişmiş

Kırklareli'de 36 yıl aradan sonra kutlanan, 1 Mayıs İşçi Bayramı; beklenen kalabalığı meydanlara çekemediği gibi, çalışma koşullarında ciddi anlamda iyileştirilme talebine, sendikal haklardan yararlanma arzusuna, kovulma ve işten çıkarılma endişesine sahip olan ASGERİ ücretli gerçek işçilerin 14 Milyonluk görüntüsünün üzerine, politik gündemi oturtarak belli siyasi partilerin ve odakların tekelinde kutlanılmaya başlandığını;  Dünya üzerinde işçi haklarının düzenlenmesi için, beklenen 1 işçi bayramı düşünüldüğünde, ne yazık ki gözler önüne serdi

Tüm dünyada, ekmeğini taştan çıkartan emekçilerin günü olarak kutlanan 1 MAYIS, keskin siyasi çekişmelerin kucağında yine yıllar önceki görüntüsünden uzak, sorunların ve işçi sıkıntılarının çözümünün sağlamayacak sivri kutuplaşmaların arasında kutlandı.
Türkiye genelinde 8 Milyon, dünya üzerinde 1 Milyara yaklaşan merdiven altı çalışanın, yine Ülkemizde 14 Milyon sendikal haklardan mahrum fabrika işçisinin gözünü diktiği, ve "Şu meydanlarda bas bas bağıran sendikalar  buralara da gelse, bizlerde işçilerin sosyal ve sendikal hakların yararlansak." Temennisi yine yerine getirilmedi.
Türkiye üzerinde sendikal haklarını elinde bulunduran, ve gelecek kaygısını, merdiven altı işçilerine ortanla rafa kaldırmış olan, Milyonlarca ayrıcalıklı işçi, ve bu işçilerin hak ve özgürlüklerini koruma altına alan, ama;  merdiven altı yada sendikal haklarına henüz kavuşturulamamış olan Milyonlarca fabrika işçisini, kovulma riskini bertaraf edip, meydanlara sokup bayramlarını yaşatamayan sendikalar, dillerine doladıklarını, siyasi türkülerle yine; Maaşını çekmeye gittiğinde ATM'de ASGARİ üçret gören, yoksulluk sınıfının altında yaşam mücadelesi veren gerçek işçi sınıfının sıkıntılarını görmezden geldi.
TAKSİM, GEZİ, 77 KUŞAĞI, KANLI MAYIS gibi, Cumhuriyet tarihimiz boyunca gerçek işçi sınıfının içlerinde bulunmadığı siyasi olayların üzerine oturtulmak istenilen;  Türkiye'de ilk kez 1923'te resmî olarak kutlanan,  2008 Nisan'ında, "Emek ve Dayanışma Günü" olarak kutlanması kabul edilen,  1 Mayıs İŞÇİ BAYRAMI, Türkiye genelinde çeşitli gösteriler ile kutlandı.
1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı, işçi ve emekçiler tarafından dünya çapında kutlanan, birlik, dayanışma ve haksızlıklarla mücadele günü 36 yıl aradan sonra Kırklareli'de kutlandı. Edirne, Malkara, Şarköy, Tekirdağ, Lüleburgaz, Babaeski'den gelen sendika temsilcileri ile birlikte yürüyüşlerine eski gar binasından başlayan kortejin son durağı, Cumhuriyet Meydanıydı.
KESK ve DİSK bünyesindeki sendikaların temsilcilerinin konuşmaları, söylenen şarkılar ile olaysız bir şekilde dağılan kalabalık, olması gereken sağduyu mesajını tüm ülkemize verdi.
Eğitim-SEN genel merkez yayın sekreteri Ali Paşa Şanlı, DİSK Genel İş Trakya Şube Başkanı Salim ve bir çok sendika temsilcisinin konuşmalarında, genellikle AK Parti iktidarı ve 12 yıllık süreçteki siyasi gelişmeler dile getirildi.
İşçilerin genel sıkıntılarının dillendirilmediği Kırklareli'deki 1 MAYIS'a ilgi ise, Tekirdağ - Edirne - Kırklareli illerinden gelen temsilciler düşünüldüğünde, Miting'e,  Kırklareli Belediyesinin dağıttığı kandil simidine gösterilen ilgiden daha az katılım olması akıllarda yer etti.
Kırklareli'de 36 yıl aradan sonra kutlanan 1 Mayıs İşçi Bayramında, sendika üyelerine seslenen sendika başkanları, sendika temsilcileri, ilk olarak "Sınıfların dayanışması" diyerek, CHP'li bazı belediye Başkanlarını sahneye davet etti.
"Sendikal haklarında mahrum, asgari ücretle çalışan, evlerinde 2 çocuk 1'de eşi 4 boğaza bakan, kovulma endişesinin iliklerinde, aç kalırım düşüncesini beyninden eksik etmeyen gerçek işçiler. Bugün sizin gününüz. Bugün, sizler için verdiğimiz karşılıksız mücadelenin meyvelerini topladığımız bir gün daha insanca şartlarda yaşayacaksınız." Şeklinde bir konuşmanın duyulmadığı meydanlarda, "AKP'nin faşizan uygulamaları sadece Taksim yasağı lie değil, her alanda doludizgin devam ediyor. Yerel seçimi İstiklal Savaşı'na benzeten hükümet, seçim sonrası saldırılarını artırdı. Bu saldırıların sonuncusu Ankara Büyükşehir Beleoiyesi'nde yaşandı. 14 kamu emekçisinin işine son verildi ve yüzlercesi sürgün edildi. Ülkemiz insanlarının geleceği; Başbakan'ın, Ankara Büyükşehir çalışanlarının iş güvencesi ise; İ.Melih Gökçek'in iki dudağı arasına sıkıştırılmak isteniyor. Kamu kurumları şirket gibi yönetiliyor ve kamu hizmetleri kâr-zarar hesabı üzerinden piyasaya peşkeş çekiliyor." GİBİ söylenenler, siyasi işaretlerle şekillendiği için, 36 sonra ilimize gelen bayrama ilgi Tekirdağ, Edirne ve Kırklareli'deki Belediye çalışanları ve sendikaların üyeleri çıkartıldığında,  HİÇ YOKTU.