29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda İlimizde de Herkes Tek Yürek Oldu

Törenler 28 Ekim Pazartesi günü saat 13:00’da Özgürlük ve Demokrasi Meydanında bulunan Atatürk Anıtı’na çelenk konulmasıyla başladı.
29 Ekim Salı, bu sabah gerçeklesen programda ise ilk olarak Kırklareli Valisi Uğur Turan 10.00’da  makamında devlet adına tebrikleri kabul etti. Daire amirleri, kurum ve kuruluş çalışanları, siyasi parti temsilcileri Vali Turan’ın bayramını tebrikledirler.
Buradan Özgürlük ve Demokrasi Meydanına törenlere geçildi. İlk olarak Vali Turan, Belediye Başkanı Bulut ve Garnizon Komutanı Köse öğrencilerin ve halkın bayramını kutladılar. Daha sonra saygı durusunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu.
Törenler, Vali Uğur Turan günün anlam ve önemini belirten konuşmasını yapmasıyla başladı. Turan konuşmasında şu cümlelere yer verdi:
Sayın Milletvekilim, Garnizon Komutanım, Belediye Başkanım, Değerli Protokol…
Saygıdeğer Kırklarelililer, Baş Tacımız Şehit ailelerimiz, Kıymetli Gazilerimiz, Kıymetli öğretmenler, Sevgili Öğrenciler, Kıymetli Gençler, çok değerli Jandarma Personelimiz, Polislerimiz ve Türk Silahlı Kuvvetleri Mensuplarımız, Kıymetli Mesai Arkadaşlarım ve Basınımızın Güzide Temsilcileri,
Bugün, tarihimizin en önemli dönüm noktalarından birini, Türkiye Cumhuriyetimizin kuruluşunun 101. yıl dönümünü büyük bir coşku ve gururla kutlamak için bir aradayız.
Öncelikle; Cumhuriyetimizin 101.yılı kutlama arifesinde geçtiğimiz günlerde TUSAŞ’ a yönelik yapılan hain ve kalleş saldırıyı kınıyor ve lanetliyorum.
Yapılan bu hain saldırıda şehit olan vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralı olan vatandaşlarımıza acil şifalar diliyorum.
Unutmasınlar ki, hiçbir darbe, hiçbir saldırı, dış ve iç mihraklarca masa başında yapılan gizli planlar, aziz milletimizi yıldıramayacak, Türkiye Cumhuriyetimizi ilelebet yaşatmaya engel olamayaktır. Bizim birliğimizi, dirliğimizi, beraberliğimizi bozamayacaklar. Bir asır değil bin asırlarca, ezanlarımız dinmeyecek, bayraklarımız inmeyecek.
Bu anlamlı günde; Cumhuriyetimizin 101. Yıl dönümünü kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve silah arkadaşları olmak üzere, Cumhuriyetimizin kurulmasında emeği geçen tüm kahramanlarımızı rahmet, minnet ve saygı ile anıyorum.
Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün “Benim En Büyük Eserim” dediği, milli egemenliğe dayanan, gücünü halktan alan, iktidarın millete ait olduğu bir rejim olan Cumhuriyetimiz, bağımsızlık mücadelesi ile elde edilen eşsiz bir zaferle kurulmuştur. Büyük Önderin “Türk Milletinin Karakter ve Adetlerine En Uygun Olan İdare Cumhuriyet İdaresidir” diyerek; 29 Ekim 1923’te ilan ettiği Cumhuriyet, Türk Milletine bırakılmış en büyük miras ve vazgeçilmez bir değerdir.
Cumhuriyet; bağımsızlık, hürriyet ve demokrasi yolunda atılmış en büyük adımdır. Cumhuriyet, milletin egemenliğini her türlü vesayetten kurtarıp, halkın kendi kendini yönetme iradesini ortaya koymasıdır. Bugün, bizlere düşen görev, atalarımızın bin bir fedakarlıkla kurduğu bu Cumhuriyeti daha da güçlendirerek, gelecek nesillere güvenle emanet etmektir.
Cumhuriyetimizin geleceği, birliğimizde ve beraberliğimizdedir. Hep birlikte çalışarak ülkemizi daha da güçlü kılmak, gelecek nesillere daha parlak bir Türkiye bırakmak en büyük sorumluluğumuzdur.
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ün önderliğinde Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesine çıkarma şiarıyla kuruluşundan bu yana bir asırda her alanda büyük atılımlar gerçekleştirdik. Ancak daha yapacak çok işimiz var. Cumhuriyetimizin ikinci asrında da Türkiye Yüz Yılı hedefimiz doğrultusunda eğitim, bilim, sanat, ekonomi, tarım, üretim ve sanayi gibi birçok alanda birlik ve beraberlik içerisinde, ülkemizi daha da ileri taşıyacak adımları atmaya devam edeceğiz.
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ün bizlere emanet ettiği “Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir” ilkesini rehber alarak, demokrasi ve hukuk devleti temelinde hareket edeceğiz. Cumhuriyet değerlerine olan bağlılığımızı her zaman diri tutacağız.
Cumhuriyet, yalnızca bir yönetim biçimi değildir; o aynı zamanda bir yaşam biçimidir. Cumhuriyet, insan hakları, özgürlükler ve toplumsal barışın teminatıdır. Bu değerleri koruyup geliştirmek, hepimizin ortak sorumluluğudur.
Sevgili gençler; bu miras sizlere emanettir. Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, Cumhuriyeti sizlere, yani gençlere emanet etmiştir. Cumhuriyetin koruyucusu sizlersiniz. ATATÜRK’ün, "Ey Türk Gençliği!" hitabıyla başlayan Gençliğe Hitabe ‘sinde, Cumhuriyetin karşılaşabileceği tehlikeleri ve gençlerin bu tehlikelere karşı alması gereken duruşu açıkça ifade etmiştir. Gençlerin ülkeyi ve Cumhuriyeti en zor anlarda dahi koruyacaklarına, ülkeyi çağdaş medeniyetler seviyesine çıkaracaklarına olan inancını her fırsatta dile getirmiştir. Sizlerin de bu inancı koruyarak, Cumhuriyetin değerlerine sahip çıkacağınıza olan güvenimiz tamdır.
Büyük Türk milletinin bekasının ve çağdaş dünyada hak ettiği yeri almasının yegâne biçimi Cumhuriyettir. Yaşadığımız sıkıntılı günlerden sonra kanla, irfanla kurduğumuz Cumhuriyet sayesindedir ki, bugün haklı olarak büyük bir millet ve devlet olmanın gururunu yaşıyoruz. Büyük bir medeniyetin mirasçısı olan devletimiz, kurulduğu günden bu yana hızla büyümüş ve özellikle son yıllarda kimsenin hayal dahi edemeyeceği dev projeleri hayata geçirmiştir. Devletimiz ve milletimiz işbirliği içinde dünyanın en güçlü ekonomisine ve ordusuna sahip ülkeler arasına girmeyi başarmıştır.
Elbette ki ulaşmamız gereken daha nice hedef,  yapmamız gereken daha nice büyük işler var. Sahip olduğumuz görev ve üzerinde yaşadığımız coğrafyanın politik ve stratejik önemi, karşımıza sürekli iç ve dış düşmanları çıkarmıştır, çıkarmaya da devam edecektir. Her ağacın kurdunun özünden olduğu gerçeğini iyi bilenler, bizi bize düşürmek için elinden geleni ardına koymamaktadır. Kirli oyunları boşa çıkaran feraset ve cesarete sahip bu millet, birlik ve beraberlik ruhu içerisinde, düşmanın hain girişimlerini daima bertaraf etmiştir.
 Cumhuriyetimize ve demokrasimize son olarak birçok dış düşmanın desteği ile 15 Temmuz gecesi Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından gerçekleştirilen hain darbe ve ülkeyi bölme girişimi, asil milletimizin devletine ve milli iradeye sahip çıkma kararlılığı sonucu geri püskürtülmüş ve bütün dünya ya önemli bir mesaj verilmiştir.
Bu hain girişimine karşı sessiz kalan sözde demokrasi havarisi ülkelerin, vatanımıza ve milletimize yönelik üst üste demokratik, ekonomik ve sosyal hayata ilişkin saldırılara maruz bırakılmasının ardında, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde Türkiye’nin “dünya beşten büyüktür” diyerek dış güçlere müdahale etmesine ve hem İslam coğrafyasının hem de dünya mazlumlarının temsilciliğine soyunmasına duyulan sonsuz öfke yatmaktadır.
Aziz milletimiz şan ve şerefle dolu tarihi boyunca olduğu gibi bugün de inandığı kutsal değerler uğruna Balkanlar'dan Kafkasya'ya, Asya'dan Afrika'ya, Türkistan'dan Filistin'e kadar nerede gözü yaşlı bir mazlum, mağdur ve ihtiyaç sahibi varsa yardımına koşarak elinden tutup kaldırmaya ve derdine derman olmaya devam edecektir.
Her yerde ve her ferdimizle devletimizin bekası, milletimizin refahı için çalışmaya, dünyanın gelişmiş ülkeleri ile her alanda yarışmaya, mazlumların yanında, zalimlerin ve vatan hainlerinin ise karşısında olmaya, her zamankinden daha fazla azimli ve kararlıyız. Bunun için gerekli olan güce, yeterli akla, birikime ve tecrübeye sahibiz.
Bu inançla; büyük kahraman, asker ve devlet adamı Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün yolunda yürümeye, milli ve manevi değerlerimize sahip çıkmaya devam edeceğiz. Onu, kahraman ecdadımızı, aziz şehit ve gazilerimizi milletimizin kalbinde ve gönlünde ebediyete kadar yaşatacak ve asla unutmayacağız.
Bu duygu ve düşüncelerle başta; Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve onun kahraman silah arkadaşları olmak üzere şanlı ecdadımızı, kanlarıyla bu toprakları vatan yapan aziz şehitlerimizi, kahraman gazilerimizi, rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyorum.
Aziz milletimin, Kırklarelili hemşerilerimin, yarınımız, umudumuz sevgili çocuklarımızın ve gençlerimizin Cumhuriyet Bayramı'nı içtenlikle kutluyor, sizleri en kalbi duygularla sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
Vali Turan’ın konuşmasının sonrasında Cumhuriyete yönelik şiirler okundu ve Halk Oyunları Ekibi tarafından folklor gösterileri yapıldı. Program resmi geçit töreniyle devam etti. Askeri bandonun profesyonel ritimleri eşliğinde sırasıyla öğrenciler, askeri birlikler ve sivil toplum örgütleri geçişlerini tamamladılar. Halkımızın büyük bir coşku ve alkışlar eşliğinde izlediği Cumhuriyet Bayramı kutlamaları gece saat 19:00’da Esnaf ve Sanatkarlar Düğün Salonunda gerçekleştirilen Cumhuriyet Bayramı Kabul töreni ile sonlandı.