1908 HÜRRIYET BAYRAMI'NDAN 1923 CUMHURIYET BAYRAMI'NA

Bayramlari bayram yapan insanlar degil, olaylardir. Süphesiz OLAY dedigimiz zaman büyük boyutlu, genis zamanli bir DEÄzISIM'I içeren hareket anlasilmak gerekir. Okuyanlarin anlayacagi biçimiyle söylemek gerekirse Türk halki milletvekilli, meclisli ilk ülke idaresine (Mesrutiyet Idaresi'ne) 1976 yilinda kavusmustur. Fakat bu yönetim sekli uzun sürmemis, Osmanli- Rus Savasi (Pilevne Muharebeleri) bahane edilerek Padisah Abdülhamit tarafindan askiya alinmistir. Bu olayin, bu degisikligin bayrami, seyrani olmamistir.
Ancak 1908 yilinda Selanik'ten hareketle Istanbul üzerine yürüyen ve bundan dolayi HAREKET ORDUSU adini alan müdahale ile Padisah Ikinci Mesrutiyeti ilan etmek zorunda kalmis, bir takim yetkilerini o zamanki adi ile Meclis-i Mebusan'a yani Milletvekilleri Meclisi'ne devretmistir. Ikinci Mesrutiyetin ilani ile halka memlekete artik HÜRRIYET- ADALET- ESITLIK ve KARDESLIK geldigi, daha dogrusu gelecegi açiklanmistir. Bu nedenle de Ikinci Mesrutiyet 23 Temmuz 1908 tarihinden itibaren HÜRRIYET BAYRAMI olarak kutlanmaya baslanmistir.
Dogalki gerek Birinci Mesrutiyetin, gerekse Ikinci Mesrutiyetin ilani Türk toplum hayatinda, devlet yönetiminde önemli bir degisiklik, önemli bir reform olmustur. Bu reformu yani degisimi gerçeklestirenler ise JÖN TÜRKLER adini alan subay ve sivil bir kadro gerçeklestirmistir. Jön Türkler (YENI TÜRKLER) ayni zamanda Ittihat ve Terakki Partisi mensuplari olarak da tarihe geçmislerdir. Türk toplum hayatinda yenilesme, degisim bu parti ile ve onun iktidari zamaninda baslamistir. TÜRKÇÜLÜK HAREKETI Ittihat ve Terakkicilerle gündeme gelmistir.
Bu halk, hürriyetin ne oldugunu bilmeden, yasamadan tam 27 yil (1935'e kadar) HÜRRIYET BAYRAMI'ni kutlamistir. Hem de büyük bir cosku ile. Hatta ilk yillarda, 1923 yilinda ilan edilen CUMHURIYET'in bayrami bile Hürriyet Bayrami'nin gölgesinde mütevazi bir biçimde kutlanmistir. Mustafa Kemal, Cumhuriyet Bayrami'nin Hürriyet Bayrami'nin önüne geçmesi için halki zorlamamis, cumhuriyetin beraberinde getirdigi yenilikleri yasayarak, yasatarak halkin Cumhuriyeti benimsemesini beklemistir. Cumhuriyetin 10.cu yili (1933) Cumhuriyet Bayrami'nin kutlanmasinda, Hürriyet Bayrami'nin önüne geçmesinde önemli Dönüm Noktasi olmustur.
Burada hakli olarak su soru akla gelebilir. Mustafa Kemal nasil ki cumhuriyeti, cumhuriyete karsi olan arkadaslarina ragmen ilan etmisse, Hürriyet Bayrami'ni da kaldirarak, onun yerine, bastan itibaren Cumhuriyet Bayrami'ni koyabilirdi. Fakat bunu yapmamistir. Hürriyet Bayrami halka mal olmustur.
Ittihat ve Terakki Partisi Mensubu sivil ve asker kesimi bu bayrami kendi eserleri gibi görmüslerdir. Kaldiki halk bu bayramin sahipleri arasinda HALIFE DAMADI Enver Pasa'yi tanimistir. Ali Fuat Cebesoy, Rauf Orbay, Kazim Karabekir hem Ittihatçi, hem de Enverci idiler. Nitekim bu Enverci (Enver Pasacilar) Cumhuriyet ilan edildikten sonra Atatürk'ün yanindan ayrilmislar, Terakkiperver Cumhuriyet Partisi'ni kurmuslar, orada yer almislardir. Yani bir anlamda eski Ittihatçilar (Birlikçiler) Mustafa Kemal'in önderligini yaptigi, cumhuriyetin çatisi altina da topladigi ULUSALCILAR karsisinda birlesmislerdir. Bu mücadele bugün itibariyle de bir baska biçimde devam etmektedir.
1908 yilinda kutlamaya baslayan HÜRRIYET BAYRAMI 1935 yilinda Meclisin kabül ettigi, "ULUSAL BAYRAMLAR ve GENEL TATILLER HAKKINDAKI KANUN" ile son bulmustur. Cuma günü tatili Pazar gününe alinmistir. Daha sonra buna Cumartesi tatili eklenmistir.
Görülüyor ki halki Cumhuriyet'e alistirmak, onun bayrami ile cosup, onur ve gururlanmak kolay olmamistir. Bir Geçis Süreci yasanmistir. Bu süreçte halk Cumhuriyetin, hürriyeti de içerdigini anlamistir. Mustafa Kemal'in, Cumhuriyetin Onuncu Yildönümü konusmasi ve Onuncu Yil marsi halki daha da cumhuriyetçi kilmistir. Yeni bir cosku, yeni bir hedef yaratmistir.
Bugün cumhuriyet ne kadar anlasilmistir? Cumhuriyet, yüzde yüz bir Cumhuriyet Halki, Cumhuriyet Yurttaslar Toplulugu olusturmus mudur? Biz cumhuriyetin 75. yildönümünde verdigimiz bir konferansta söyledigimizi bugün de tekrar etmek zorundayiz. NE CUMHURIYETI ANLADIK, NE DE ATATÜRK'Ü ANLATABILDIK.
nazifkaracam@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol